Çalışma hayatında daha fazla yer almaya başlayan Kadınların, bu günlerde geldiği noktayı ortaya koyabilmek için “Kadın” konusunun ele alınması gerektiğini düşündüm ve bu haftaki yazımı “Womenomics” konusuna ayırmak istedim.  

Womenomics kavramı, kadın ile ekonomiyi birleştiren bir kavram olarak 2009'larda yayınlanan “Womenomics: Write Your Own Rules for Success Hardcover – June 2, 2009 by Claire Shipman and Katty Kay” isimli kitapla, popüler olmuş bir ifade. Kitap, günümüzde çok çalışan kadınların her zamankinden daha fazla profesyonel ve kişisel seçenekler sunan yeni ekonomik eğilimleri hakkında bilgiler veriyor.

Womenomics kavramı, Amerika'da ortaya çıkmış ve orada popülerlik kazanmış olmasına karşın,  Japonya da bu konuda oldukça ileri seviyelere ulaşmıştır. Mesela Emma Chanlett-Avery ve Rebecca M. Nelson tarafından 2014 yılında yayınlanan ““Womenomics” in Japan: In Brief (https://www.fas.org/sgp/crs/row/R43668.pdf)” isimli çalışma ile Mitsue Kurihara tarafından 2016 yılında “Womenomics 2.0: The potential of female entrepreneurs in Japan (http://www.brookings.edu/~/media/events/2016/02/08-womenomics-female-entrepreneurs-japan/kurihara-presentation-for-website.pdf)” isimli çalışmalar, bu kavramın Japonya da çok konuşulan konular arasında yer aldığını göstermektedir. 

Emma Chanlett-Avery ve Rebecca M. Nelson tarafından yapılan çalışmada, Womenomics ile ilgili olarak hükümete bir takım öneriler getirmişlerdir. Bu önerileri şu şekilde sıralayabiliriz;

  • İşgücüne kadınların katılımı ve ilerlemesi için yeni hedefler oluşturulması,
  • Anaokulu ve okul sonrası bakım imkanlarını arttırmak,
  • Daha fazla kadını desteklemek için özel sektörü teşvik etmek ve kadınların ilerlemesi için veri sağlamak,
  • Kamuda kadınların çalışması için destek ve teşvik sağlamak,
  • Artan çocuk bakımı hizmetleri için yararlı izinler geliştirmek,
  • Vergi ve sosyal güvenlik sistemini gözden geçirmek,
  • Özel ekonomik bölgelerde yabancı bakıcıya izin vermek,

Mitsue Kurihara tarafından yapılan çalışma ise daha çok kadın girişimciliği üzerine yoğunlaşmış durumda. Sunum metninin “Kadın Girişimciler İçin Zorluklar” başlığı altında şu bilgilere yer vermektedir. Kadın girişimcilerin, öz girişim (start up) ve yönetim yeteneklerine, ağlara ve fona ihtiyaç duyduklarını ve bununla ilgili olarak; artan fon ihtiyacı, satış rotaları ve pazarlar için mesafeye, yetersiz iş deneyimi ve yönetim bilgisi, kişisel değişim için ağ oluşturmada ve benzer pozisyonlarda insanlarla tanışmak için daha az fırsat, iş-yaşam dengesi: ev hanımlığı ve aile sorumlulukları için ağır yükler gibi konuların sorun oluşturduğunu vurgulamaktadır. Bu sorunların giderildiğinde, kadının kapasitesinin de gelişeceğini söylemektedir.

15-16 Ekim 2016 tarihinde gerçekleştirilen G20 (Group of Twenty) zirvesinin, W20 (Women Twenty) başlığı altında bu konu gündeme gelmiş ve W20 sekretaryası bu konu ile ilgili, 11 politika önceliği tespit etmiştir. Önerilen bu politikalar şunlardır; küresel iyileşmenin ve potansiyelin geliştirilmesi kapsamında; kadınların ekonomik yönden güçlendirilmesi ile eğitim, çalışma ve girişimcilik arasındaki bağa işaret edilmesi, iş yerlerindeki ayrımcılığa son verilmesi, hakların sağlamlaştırılması ve eşit olanakların hazırlanması, kadınların finansal varlıklara erişiminin temini, kadınlarda müteşebbislik ruhunun geliştirilmesi, kamu ve özel sektörde liderlik pozisyonunda çalışan kadın sayısının artırılması ile kadının ekonomik, sosyal ve siyasi bağlantılarının güçlendirilmesi şeklinde sıralanabilir. Ayrıca direncin yükseltilmesi kapsamında; sosyal hizmet altyapı mekanizmalarının (çocuk, yaşlı, hasta ve maluller) geliştirilmesi yoluyla iş-hayat dengesinin kurulması, yeterli sosyal korumanın temini, çalışma şartlarının iyileştirilmesi gibi konular dile getirilirken sürdürülebilirliğin desteklenmesi kapsamında; sürdürülebilir tüketim kalıplarının oluşturulması ve yeşil büyümede kadının liderlik rolünün teşvik edilmesi, taşrada yaşayan kadınlara verilecek özel önemle zirai ve besin güvenliği politikalarının oluşturulması söz konusu politika öncelikleri arasında yer almıştır (http://www.analistdergisi.com/sayi/2015/11/neden-w20-g20-nin-en-yeni-sosyal-ortagini-ciddiye-almak-icin-uc-sebep).

Dijital teknolojik gelişmelerin yaşandığı iş yaşamında ve yeni şekillenen ekonomik konjonktürde; kadın çalışma hayatı için yapılan düzenlemeler ile kadın çalışma verimliliğinin artırılması hedeflenmektedir. Yalnız bunun yanında, güçlü aile bağlarının tesisi, çocukların yetişmesi ve güçlü sosyal bağların kuvvetliliği konuları hatırdan çıkarılmamalıdır.

Womenomics kavramı, günümüz anlayışının bir tezahürü olsa da Kadın kavramının içini doldurmada eksik kaldığı, Kadın'ı daha geniş bir perspektiften değerlendirmenin daha sağlam adımlar olduğu muhakkaktır.

 

Y. Doç. Dr. Bülent Darıcı

[email protected]