15 Temmuz Cuma akşamı gerçekleştirilen darbe girişiminin yankıları sürüyor. 15 Temmuz akşamından bu yana Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın  'Meydanlara çıkın' çağrısı ile sokaklara, meydanlara akın eden milyonlar demokrasi nöbetlerini sürdürüyor. 

Birçok üst düzey rütbeli asker yakalanarak gözaltına alınırken, Milli Eğitim Bakanlığı başta olmak üzere hemen hemen tüm kamu kurum ve kuruluşlarında da geniş çaplı bir soruşturma başlatılmış durumda. Birçok kamu personeli açığa alınırken, soruşturma kapsamında gözaltı sürecinde her gecen gün sayı artıyor. 

Bunun yanında 20 Temmuz çarşamba günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın öncülüğünde toplanan Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısından 3 aylık olağanüstü hal kararı çıktı. OHAL'in vatandaşların yaşamlarına herhangi bir kısıtlama getirmeyeceğini dile getiren Erdoğan, toplantının ardından video konferans sistemi ile Mevlana Meydanı'na bağlanarak Konyalılara seslendi. Erdoğan ikinci bir emre kadar da meydanların boş kalmamasını istedi. Halkın kenetlenmesi ile 81 ilde bu nöbetler devam edecek. 

Ülkenin içerisinde bulunduğu bu dönemde çağımızın en önemli iletişim mecrası olan sosyal medyada da birçok içerik ve resim paylaşımı yapılıyor, tepkiler, duygular ve düşünceler dile getiriliyor. Ancak bu paylaşımlar yapılırken birçok bilgi kirliliği de oluşuyor. Özellikle halkı provoke etmek isteyenler bu etkin gücü çok fazla kullanıyor. Vatandaşlarımızın bu konuda bilinçli olmaları, akılcı ve sağduyulu bir anlayışıyla ile olaylara bakmaları, provokasyonlara gelmemeleri önemli. Zaten bu tür insanların asıl amacı milleti galeyana getirip, karışıklık çıkarmak. 

Gel gelelim darbe girişimine kalkışan üst düzey rütbeli askerler olmak üzere girişimde bulunanlara verilecek cezaya. Türkiye'nin birçok yerinde meydanları dolduran halkın isteği idam. Ancak bilindiği üzere anayasamızda idam cezası bulunmuyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, halkın isteğini, taleplerini gündemimize alacağız derken, ne tür bir cezanın verileceği merakla bekleniyor. Öyle bir ceza verilmeli ki bu işe bundan sonra kalkışmayı düşüneceklere vatana ihanet edeceklere ibret olmalı. 

15 Temmuz Cuma akşamı ile başlayan süreçte birçok vatandaşımız, polisimiz ve girişime karşı olan askerlerimiz hayatını kaybetti. Demokrasi şehitleri bu ülkeye ihanet edenlere inat, kendilerini siper ederken Hakk'a yürüdüler. Tankların ezdiği, bombaların üzerlerine düştüğü, silahların taradığı bu vatanın evlatlarının hakkını ne yapsak ödeyemeyiz. Sanırım onlar için yapacağımız en iyi ve doğru şey bu vatanı koruyan, vatanına sahip çıkan, ihanet etmeyen bireyler olmak. Elimizden gelenin en iyisi de bu olmalı. Çok şükür ki her zaman olduğu gibi bir şeyi, Millet olmayı çok iyi başarıyoruz. Bizi dağılmaktan kurtaran en önemli ve yegane unsur da bu. 

Bakalım önümüzdeki süreçte neler olacak, 3 aylık OHAL sürecinde neler yapılacak, bekleyip göreceğiz. Umarım bundan sonra her şey milletimiz için en hayırlı şekilde tecelli eder.