SOMA'YI KOMAYA ÇEVİRMEK İSTEYENLER
Bir haftaya yakın bir süredir, Soma'daki 301 maden işçisinin ölümüyle sonuçlanan maden kazasının şokunu yaşıyoruz. Acımız gerçekten çok büyük. Sadece ölenlerin evine ateş düşmedi, bütün bir milletin yüreğine ateş düştü.
Ne var ki yetkili olsun olmasın, bilen ya da bilmeyen herkes, ağzı olan herkes konuşuyor. Acılar unutulmuş, ölenlerin yakınlarının gözyaşları unutulmuş, daha ölenler madenin koyu derinliklerinden çıkarılmamışken herkes konuşuyor.
Bir suçlu, bir günah keçisi aranmaya başlanmış. Belli bir kesim Hükümeti ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef tahtasına oturtmuş, ha bire saldırıyor, sövüyor ve hakaretler ediyor.
Sosyal Medya'da, gazete ve televizyonlarda ağır eleştiriler yapılıyor.Çok ilginçtir ki kimse, özel bir maden şirketi olan Soma Madencilik'in sahibinden Alp Gürkan'dan söz etmiyor.TÜSİAD ,CHP üyesi ve Mason olduğu söylenen Alp Gürkan'ı kimse sorgulamıyor.
Yıllar öncesinde yaşadığımız deprem felaketinde Veli Göçer'in üzerine yürüyenler, Alp Gürkan'a neredeyse manşetlerinde yer bile vermiyorlar.
Öylesine ilginç ve de korkunç, mesajlar, twittler atılıyor ki. Öylesine kin ve nefret dolu yorumlar yapılıyor ki, insanın yüreği daha çok yanıyor adeta dudağı uçukluyor.
Ölenlere ve yaralılara yardıma koşacakları yerde, kurtarma araçlarını, ilk yardım araçlarını tekmeliyorlar. Sokakları, caddeleri, işyerlerini yakıp yıkıyorlar.
Ölüler üzerinden siyasî rant elde etmeye çalışan bu ölü sevici alçaklar, “Bunların ölümü normal, çünkü bunlar para karşılığında AKP'nin İzmir ve Manisa mitinglerine katıldılar, bunlar bu ölüme müstehak” diye TV ekranlarında halkın yüzüne karşı konuşabiliyorlar.
Yılmaz Özdil ve O'nun gibiler, adeta şeytanın avukatlığını ve sözcülüğünü yapıyor, acılara karşı sabırlı ve onurlu bir yaklaşım gösteren asîl vatan çocuklarını birbirine düşürmeye çalışıyor. Hikâye bu ya;
Günlerden bir gün şeytanın yolu bir köye düşmüş.
Keyfi yerinde olan şeytan sırtını bir ağaca dayamış ve buzağısı kazığa bağlı olan ineğini sağan genç bir kadını uzaktan izlemiş.
Şeytan kadını epeyce izledikten sonra yerinden kalkıp kazığa bağlı buzağının ipini biraz gevşetmiş.
Buzağı bu, az ötede annesinin sütünün kovaya sağılmasını aç karnına izlemeye daha fazla dayanamamış debelenmiş ve boynundaki ip çözülmüş.
Koşarak annesini emmeye giden buzağı, süt kovasını devirmiş.
Sağdığı süt ziyan olunca sinirlenen genç kadın, eline geçirdiği odunu
buzağıya vurunca yavru yere yığılmış.
Yavrusuna saldırılan inek , kayıtsız kalamayıp bir tekmede kadını yere serip öldürmüş.
Uzaktan geçmekte olan kadının kayınpederi, ineğin ´gelinini öldürdüğünü görüp ineği tüfekle vurmuş.
Silah sesini duyan koca, karısını yerde cansız yatar babasını da elinde tüfekle görünce silahını çekip babasını öldürmüş.
Kısa bir süre sonra gerçeği öğrenen genç adam, bu kadar acıya dayanamayıp intihar etmiş.
Bütün bu olayları bir kenardan izleyen şeytan;
"Bu felaketi de bana yüklerler, Buzağının ipini gevşetmekten başka, ben ne yaptım şimdi? " demiş.
Evet, Yılmaz Özdil ve yandaşları da toplumun kardeşlik bağlarını çözmeye, bu azîz milleti birbirine düşürmeye, insanların çektiği acılardan mutluluk elde etmeye çalışıyor.
 Kafalarına kuş pislese bunun sebebini Hükümet'ten ve Başbakan'dan bilmeye devam ediyorlar. Mekke müşriklerinin başı sıkışınca, Kâbe'deki Hübel ve Lât'lara koştukları gibi, Soma'ya yardıma değil. Taksim'e yakmaya ve yıkmaya koşuyorlar.
Ne diyelim, Allah akıl, fikir ve temiz bir vicdan versin.
                                           TEBRİK VE TAKDİR
Önceki günlerde, Soma'ya kadar gidip, olayları ve olanları yerinde görerek inceleyen, izlenimlerini, duygularını, acılarını bizlerle ve okuyucularıyla paylaşan, Cumartesi günü gazetemizin yazar kadrosunu  yemekli bir toplantıda bir araya getirererek, yazarlarımızın ve gazetemizde çalışanların birbirini tanımasını ve tanışmasını sağlayan Mustafa Arslan'ı tebrik ve takdir ediyorum.
Teşekkürler Konya Yenigün. Teşekkürler Mustafa Arslan.  
                                      HEM NALINA HEM MIHINA
ÇAPULCU HANDE
Çapulcu Hande diye birisi Sosyal Medya'da, Twitter'da “ Zamanlaması olmadı. Keşke Ağustos'ta Cumhurbaşkanlık seçimlerinden önce olsaydı.  Tayyip ne şok yardı” diye twett atmış.
Sevgili Çapulcu Hande, üzüldüğün şeye bak. Ağustos'a daha çok vakit var kızım. Bir daha yaparsınız.

                                                   GÜNÜN SÖZÜ
“Beni bırakın, Mahmud'u çıkarın. O'nun karısı hamile” diyen yiğitler var oldukça, bu milletin önünde kimse duramaz ve kimse bölemez.
                                                                                         Bedirhan Gökçe
                                                                                                                                           


KAMİL BİRCAN