Def-i Hacet, Allah'ın insanlara verdiği en önemli nimetlerden bir tanesidir. Yani insanın yediklerini ve içtiklerini bedeninden atabilmesi, sonunda rahatlaması kadar güzel bir şey yoktur.
Bunu okuyan okuyucularım bıyık altından gülüp, tebessüm edebilirler. Hadi canım sende diyebilirler. Ama bunu azıcık bir kabızlık halinde bile çok iyi anlayabilirler.
Allah kimsenin başına vermesin. Polatlı'da öğretmenlik yaptığım yıllarda yaşça bizden büyük bir Hüseyin ağabeyimiz vardı. Kolon kanseri teşhisiyle uzun bir tedavi görüp şifa bulmuştu. Kendisine hastalık ve tedavi süreciyle ilgili soru sorulunca, en çok def-i hacet yapmayı ve gaz çıkarmayı özlediğini söylemişti de hayretler içinde kalmıştık.
Bu yüzden medenî toplumlarda def-i hacet yapılacak mekânların, yani tuvaletlerin inşası çok önemlidir. İnsanlar, hayvanlardan ayrı özelliklere sahip varlıklardır. İnsanı hayvandan ayıran en büyük özellik edeptir.
İnsanlar olur olmaz her yere, özellikler insanların gelip geçtiği yol üzerine, ağaç altlarına, akan sulara, hayvan yuvalarına, deliklerine, açık alanlara ulu orta def-i hacet yapamazlar.
İnsanlar kendi evlerine, evlerinin bahçelerine yapmış oldukları, kapalı alanlara, tuvaletlere giderler ve işlerini görürler. Tuvaletin biçimi, mimari yapısı, tuvalet taşının kıbleye bakıp bakmadığı, temizliği çok önemlidir.
Tuvaletlerin, hele umuma açık tuvaletlerin temizliği, ihtiyaç olan yerlerde bulunması, temiz kullanılması temiz tutulması medenî olmanın bir göstergesidir.
Belediyeler, Vakıflar insana ve insanlığa hizmet için vardır. Büyük şehirlerde, küçük şehirlerde fark etmez, insanların bulunduğu, yaşadığı her alanda tuvalet ihtiyacı, hem erkeklere hem kadınlara hizmet etmesi açısından mutlaka karşılanmalıdır.
Büyükşehir Belediyemiz, ilçe Belediyelerimiz Konya'mızın merkez ve merkezin dışında pek çok yerine modern, temiz ve bakımlı hatta ücretsiz tuvaletler yapmışlardır. Allah kendilerinden razı olsun.
İnsanımız buraların kıymetini bilmese de, temiz kullanmayıp kirletse de, tuvalet kapılarına bazı ahlâk düşkünü, seviyesiz ve karaktersiz insanlar kötü yazılar, çirkin mesajlar yazsa da umumi tuvalet kullanmayı, temiz tutmayı bir gün öğreneceklerdir.
Bütün bunları yazmamın en büyük sebebi, Sahip Ata Camii'ne acilen, özellikle bayanlar için umumi bir tuvaletin yapılmasıdır.
Sahip Ata Camii, bir Kültür Mirası, bir ibadet mekânı olarak restore edildikten, yanındaki müze hizmete girdikten sonra adeta ziyaretçi akınına uğramıştır. Yerli yabancı, kadın erkek pek çok ziyaretçi hem Camiyi hem de Müzeyi ziyaret etmektedir.
Arkeoloji ve Etnografya müzelerinin ve Sırçalı Medrese'nin de yakınlığı da ziyaretçi sayısının artmasına sebep olmaktadır. Bu çok sevindirici bir durumdur.
Ne var ki buraya gelen ziyaretçiler, özellikle bayan ziyaretçiler ihtiyaçlarını giderecek bir tuvalet bulamamaktadır ve çok muzdarip olmaktadır.
Geçen günlerde Bir arkadaşım kendisini Konya dışında gelen ziyaret gelen bir arkadaşını ailesiyle buraya getirdiğinde kız çocukları ve eşi için tuvalet arayıp bulamadığını ve misafirine karşı çok mahcup olduğunu bana yana yakıla anlatmıştı.
Hatta bazı kadın ziyaretçilerin Larende Caddesi'ndeki esnafın dükkânlarına girerek ihtiyaçlarını giderdiklerini orada bulunan bir esnaf kardeşimden dinlemiştim.
Cami'nin doğusundaki tuvaletin hem küçük hem de erkeklere ait olması, ihtiyaca cevap verememesi sebebiyle tuvalet ihtiyacı olan kadınlar, genç kızlar ve kız çocukları, ihtiyaç halinde çok zor anlar yaşamaktadırlar.
Camii Cemaati, Camii görevlisi hocalarımız, çevrede bulunan esnaf Camii Bahçesi'ndeki abdest alma alanının Tuvalet yeri yapmak için çok uygun olduğunu ve isteklerini Başta Büyükşehir Belediyesi, Vakıflar Konya Bölge Müdürlüğü olmak üzere her yere ilettiklerini, ama olumlu bir cevap alamadıklarını bana da söylemişlerdir.
Sahip Ata Camii'ni ziyarete ve ibadete gelen bayan kardeşlerimiz tuvalet ihtiyaçları nedeniyle gerçekten zor durumdadır.
Yetkililer bu sorunu kolayca çözebilir. Esnaf da yardımcı olabilir. Ve ihtiyaçlarını rahatlıkla giderip, abdestini alıp Camiyi ziyaret eden, namaz kılan bayan kardeşlerimizin de hayır duasını alabilirler.
Un var, yağ var, şeker var. Helva yapacak bir Helvacı lazım.
Ne dersiniz çok mu zor?
Bu konuya bir kere daha devam edeceğim.
TEBRİK VE KUTLAMA
Çok sevdiğim, arkadaşım iş adamı Ömer Karadağ'ın oğlu Osman Karadağ ile yine Konya'mızın tanıdığı kardeşim, MEHİR Vakfı Başkanı Mustafa Özdemir'in kızı Zeynep Özdemir, dün yapılan güzel bir düğünle dünya evine girip, evlenmişlerdir.
Her iki gencimizi kutlar, iki cihan saadeti dilerim.
Gençlerimizin yaptığı bu evlilik hem kendilerine, hem ailelerine, hem de ülkemize hayırlar getirsin. Bereket getirsin, Salih ve Saliha bir nesil getirsin. Mutluluk ve huzur getirsin.
GÜNÜN SÖZÜ
GÜZEL AHLÂKLI, GENİŞ YÜREKLİ VE DERYA GÖNÜLLÜ OL.
İmam-ı Azâm Ebu Hanife
