İlk önce Sultanahmet meydanındaki patlamada hayatını kaybedenlere Allah'tan Rahmet yakınlarına başsağlığı, yaralılara da acil şifalar dileyerek yazıma başlamak istiyorum.

Üzerinde yaşadığımız coğrafya asırlardır çeşitli badireler atlatarak bugünlere geldi.

Ancak son zamanlarda bitmek bilmeyen bir bela olan terör belasından kurtulamadık.

Acılar ülkesi olduk çıktık.

Sokakta yürürken, toplu bir yerde gezerken tedirgin olur hale geldik.

Sadece Türkiye değil etrafımızda ateş çemberi adeta.

Suriye'de, Irak'ta ve Filistin'de yaşanan zulüm, akan kan durmak bilmiyor.

Analar oğullarının askerden dönüşlerini beklerken ölüp ölüp dirilir oldu.

Ülkemizde Kürt sorunu, Daeş derken ölümlere alıştırılır olduk.

Birde birbirimizi ötekileştirme sorunu var ki, en vahimi de bu.

Hemen hemen her şeyi politize edip, birlik olmak yerine sen böylesin, o öyle bu böyle gibi birbirimizi ayrıştırmak.

İşte işleri kaosa ve çıkmaza sürükleyen tam da bu.

Ortak bir paydada buluşamamak çözümsüzlüğü ortaya çıkıyor.

Müslüman birliği neredeyse yok gibi. Tarihte de zaten hiç oldu mu diye sormak lazım?

Bana dokunmayan yılan bin yaşasın modunda bir Müslüman birliğinden bir şeyler ummak zaten boş bir çaba.

Her türlü oyuna, dolaba rağmen Şükür ki ülkemiz Müslümanların sözcülüğünü yapıyor.

Hoş Müslüman bir ülkede namaz kılınamayan Üniversitelerimiz de var?

Diyeceğim odur ki Türk Milleti güçlü bir millettir, acısını yaşayıp ayağa kalkmayı her zaman bilmiştir.

Ve her zamanda ayağa kalkacak alçaklara karşı gereken karşılığı verecektir.

Terörü destekleyen ve terörden medet umanlara ise söylenecek bir söz bulamıyorum.

Bir şeyler yazarsam harflerim, kelimelerim israf olabilir.

Daha huzurlu bir TÜRKİYE ve DÜNYA dileğiyle!