Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanlığı tramvay durak isimlerini değiştirmiş. Uygulamaya bugün başlanacakmış.

Konya Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Planlama ve Raylı Sistem Dairesi, tramvay istasyon isimlerinden bazılarının belirgin bir tanımlama içermemesi ve özel şirket isimleri olması dolayısıyla değiştirirken Alaaddin - Selçuk Üniversitesi Raylı Sistem Hattı'nda değişen istasyon isimlerini şöyle belirlemiş:

“ 1-Köprü-Buzlukbaşı Köprüsü                          2-Buzluk Başı-Fırat

3-Okul-Piri Reis                                                     4-SU Deposu-Japon Parkı

5-Türmak Lisesi-Elmalılı Hamdi                          6-İl Özel İdare-Eyüp Sultan

7-Sanayi - Eski Sanayi” olmuş.

Büyükşehir Belediyesi tarafından yapımı tamamlanarak hizmete sunulan Alaaddin - Adliye Raylı Sistem Hattı'nın durak isimleri ise, şu şekilde belirlenmiş:

1-Zafer                                                                    2-Alaaddin

3-Hükümet                                                             4-Mevlana

5-Mevlana Kültür Merkezi                                   6-Fetih Caddesi

7-Spor ve Kongre Merkezi                                    8-Karşehir Caddesi

9-Adliye  

Bu durak isimleri Konya'mıza ve Konyalılara hayırlı olsun. Ama iş, sadece durak isimlerini değiştirmekle bitmiyor. O durakların temizliğinden, korunaklı, bilgilendirici oluşundan tutun toplu ulaşımla ilgili pek çok görevimizin olduğunu unutmamamızı gerektiriyor.

Huzurlu bir yolculuk, sessiz, gürültüsüz, düzenli, zamanında gelip gidilebilen bir yolculuk gerekiyor.

Otobüslere bakıyorsunuz, yepyeni gözüküyor ama içine binince öyle bir gürültü var ki şaşırıp kalıyorsunuz. Balatalardan ses geliyor, motordan ses geliyor, otobüs kendi kendine duruyor, sanki şaha kalkıyor, yolcular sarsılıyor. Otobüs Şoförüyle konuşuyorsunuz. 

O da en az otobüs kadar dertli. “Bakmıyorlar abi” diyor. “ Devlet malı deniz, yemeyen domuz” sözü akla geliyor. “Ben bunu yazayım istersen” diyorum. Kaptan şoför “Aman hocam yazma, ekmeğimle oynama” diye yalvarıyor. Korkuyor.

Tramvaylar da modern ve güzel görünüşlü ama onlardan da sağa ve sola dönüşlerde öyle bir ses geliyor ki, sanki bir savaş kağnısı zannedebilirsiniz. Zaman zaman bu konuları yazıyor, bizi yönetenleri tramvay, otobüs, dolmuş gibi toplu taşıma araçlarıyla, bir iki durak da olsa yolculuk yapmaya davet ediyoruz.

Ama ne okuyan var, ne gören, ne de ilgilenen. Ama benim bir okuyucum var ki, her yazımı okuduktan sonra hem beğenilerini, hem de eleştirilerini gönderiyor. Eksiklerimi tamamlıyor, yanlışlarımı düzeltiyor. Allah razı olsun, yazdıkları bana güç veriyor, aşk veriyor, şevk veriyor. Tam bir kalem ustası, Hüseyin İncili kardeşim, kaleminden inciler dökülüyor.

Geçenlerde benzer konuda yazdıklarıma düşüncelerini göndermiş, bazı ağır ifadelerini değiştirerek, sert cümlelerini yumuşatarak, biraz da kısaltarak aşağıya alıyorum ve ilgililere ithaf ediyorum.

“MEDENİYET EĞİTİMİ'ni slogan afişleri asmak sanan belediyecilerden daha fazlasını beklemek abesle iştigal.

Konya Belediye Başkanlığında Tahir Akyürek göreve geldiği günlerde tramvaylarda şuna benzer bir ifade vardı (Muhtemelen hâlâ vardır.) :

Bu araç etkili bir fren sistemine sahiptir, kaza halinde yolcunun kendisi sorumludur.

Patronum o seçimde Belediye Meclisine girmişti. Benden de projeler, teklifler istiyordu. Önerilerimden biri şu oldu:

Tramvaylardaki bu yazıları derhal kaldırın. Yerine şöyle bir şey yazın:

Bu araç etkili bir fren sistemine sahiptir. Lütfen dikkatli olun. Siz bizim için değerlisiniz!

Belediyeciler teklifime gülmüşler...

Şoförler müteahhidin elemanı. Yani kiralık işçi. Bugün varlar, yarın yoklar. Bu insanların iş tatmini olur mu?

Müteahhidin elemanı dediysem lafın gelişi. Müteahhit kimin çalıştığını bilmez. Elemanları parti teşkilatı alır. Bordroları belediye elemanları düzenler; hatta müteahhidin faturasını bile belediyeciler keser. Tabii ki müteahhidin kârı, bu yardımcılarla bölüşür.

Tramvaylarda o yazıyı ararken, bir de iç dizaynına baksana.

Kaç kişi oturabilir; kaç kişi ayakta, planlanmış?

Bir tramvay için 300 (ÜÇ YÜZ) civarında ayakta yolcu düşünmüşler. Yer kazanmak için de koltukları insanlar, yüz yüze, diz dize oturacak şekilde yapmışlar.

Halil Ürün zamanında kızlar/kadınlar için ayrı/müstakil seferler düşünen insanlar da bunlardı.”

Tramvaydaki o saçma yazı var mı yok mu gidip bakamadım. İnşallah yoktur. Söylemek istediğim, durak isimlerini değiştirmekle iş bitmiyor. Vatandaşa hizmet gerekiyor hizmet. Güvenli, sağlıklı, huzur veren araçlar, mütebessim, kibar kaptanlar, plânlı, programlı, düzenli, zamanında geliş gidişli seferler, bilgilendirici pırıl pırıl duraklar gerekiyor. Çok mu zor?

Hayırlı ve bereketli cumalar. Selâm ve dua.

 

                                                  GÜNÜN SÖZÜ

İNSANLARIN EFENDİSİ, ONLARA HİZMET EDENDİR.

                                                                                       Hz. Muhammed (s.a.v)

 

KAMİL BİRCAN  05.02.2016