Birleşmiş Milletler Binyıl Kalkınma Hedeflerinden

Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine

Günümüzün en çok kullanılan kelimelerinden birisi hiç şüphesiz, sürdürülebilir kalkınmadır. Tarih sahnesine 1950 lerden sonra çıkmasına rağmen popülerliğini 1970 lerden sonra kazanmaya başlamıştır. Birleşmiş Milletler ise 2000 li yıllarda Millenium Development Goals olarak bilinen Binyıl Kalkınma Hedefleri ile söz konusu mesele için amaçlar ve alt hedefler belirlemek suretiyle konunun bilinirliğini artırmıştır.

2000 yılında belirlenen Binyıl Kalkınma Hedefleri şunlardır;

1. Aşırı yoksulluk ve açlığın ortadan kaldırılması,

2. Evrensel ilköğretimin gerçekleştirilmesi,

3. Kadın-erkek eşitliğinin sağlanması ve kadınların konumunun güçlendirilmesi,

4. Çocuk ölümlerinin azaltılması,

5. Anne sağlığının iyileştirilmesi,

6. HIV/AIDS, sıtma ve öteki hastalıklarla mücadele edilmesi,

7. Çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması,

8. Kalkınma için küresel bir ortaklık geliştirilmesi (http://www.un.org.tr/includes/files/Binyil02.pdf),

Yukarıda alınan 8 amaç için 18 alt hedef belirlenerek tüm dünya için kalkınma ölçümü yapılmış ve hedefler tutturulmaya çalışılmıştır.

25 Eylül 2015 yılında New York'da Birleşmiş Milletler, Binyıl Kalkınma Hedeflerinin devamı niteliğinde, 2030 yılına kadar gerçekleştirilecek olan, Sustainable Development Goals (SDGs), or Global Goals, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri veya aynı anlamda Küresel Hedefleri ortaya koydu. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri; 17 Hedef ve 169 Amaç içermektedir. Bu Hedefler şunlardır;

1. Yoksulluğu, dünyanın her neresinde olursa olsun sona erdirmek,

2. Açlığı bitirmek, gıda güvenliğini sağlamak, beslenme imkânlarını geliştirmek ve sürdürülebilir tarımı desteklemek,

3. İnsanların sağlıklı bir yaşam sürmelerini ve herkesin her yaşta refahını sağlamak, bebek ölümlerini azaltmak,

4. Kız ve erkek çocuklara eşit ve kaliteli eğitim sağlamak ve herkese yaşam boyu eğitim imkânı tanımak,

5. Cinsiyet eşitliğini sağlamak, kadın şiddetine son vermek ve kadın ve kız çocuklarının toplumsal konumlarını güçlendirmek,

6. Hijyenik ve sağlıklı suya ulaşımı sağlamak,

7. Güvenilir, sürdürülebilir ve modern enerji sağlamak,

8. Ekonomik kalkınmayı sağlamak, bunun üretici istihdamı ve insan onuruna yakışır bir şekilde yapılmasını güvence altına almak,

9. Dayanıklı altyapı inşa etmek, sürdürülebilir ve kapsayıcı sanayileşmeyi ve yeni buluşları teşvik etmek,

10. Ülkelerin içinde ve aralarındaki eşitsizlikleri azaltmak,

11. Kentlerde halka kaliteli ucuz toplu ulaşım ve konut sağlamak,

12. Sürdürülebilir tüketimi ve üretimi sağlamak, gıda israfına son vermek,

13. İklim değişikliği ve etkileri ile mücadele için acil olarak adım atmak,

14. Okyanusları, denizleri ve deniz kaynaklarını sürdürülebilir kalkınma için korumak ve sürdürülebilir şekilde kullanmak,

15. Karasal ekosistemleri korumak, restore etmek ve sürdürülebilir kullanımını sağlamak, ormanların sürdürülebilir kullanımını sağlamak, çölleşme ile mücadele etmek, toprakların verimlilik kaybını durdurmak,

 16. Sürdürülebilir kalkınma için barışçı ve herkesi kucaklayan çözümler için toplumları teşvik etmek, herkesin adalete erişimini sağlamak, her seviyede etkin, hesap verebilir ve kucaklayıcı kurumlar inşa etmek,

17. Sürdürülebilir kalkınma için küresel ortaklığın uygulama araçlarını güçlendirmek ve küresel ortaklığı yeniden canlandırmak (http://www.tr.undp.org/content/turkey/en/home/post-2015/sdg-overview/),

Sürdürülebilir Kalkınma, 2030 yılına kadar ulaşılması planlanan hedeflere baktığımızda, Binyıl Hedeflerinde bulunan anne sağlığı ve hastalıklar ile ilgili maddelerin yeni kalkınma hedeflerinde yer almadığı bunun yanında çevresel sürdürülebilirlik hedefinin kapsamının genişletilerek 17 hedefe tamamlanması dikkat çekici bir gelişme olarak görülebilir.

Bu anlamda aklımıza birçok soru işareti takılıyor, acaba 2000 yılında açıklanan hedeflere tam olarak ulaşılamadı mı? Eğer ulaşıldıysa neden eski hedefler yeni hedefler içerisinde yer almaktadır? BM küresel içerikli hedefler belirleyerek küresel insanlığı motive etmek için uğraş verme sanatı içinde gerçeklerle yüzleşmekten çekiniyor olabilir mi?

Çevresel sorunların sebepleri, erken sanayileşen ülkeler iken fatura neden tüm dünyaya kesiliyor? Tüm ülkeleri vicdan baskısına almak gelecek nesiller için kurtarıcı olmayabilir. Gerçekçi olmak gerçekleri görmekten daha iyi olabilir.

Y. Doç. Dr. Bülent Darıcı

[email protected]