2023 yılının birinci ayında 70 li yıllardan itibaren dava arkadaşlığı yaptığımız dostlarımızla bir araya gelerek sosyal medya hareketi başlatmıştık. Bizler bu arkadaşlarımızla önce 73 yılında kurulan Milli Selamet Partisi’nin gençlik kollarında daha sonra da aynı doğrultuda faaliyet yapan Akıncılar teşkilatlarında çalışmalar yapmıştık. Bundan dolayı da grubumuza “73 Selamet Kuşağı Akıncıları” adını vermiştik. Grup olarak ilk faaliyetimiz 2023 yılının Mart ayı içinde, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a destek verdiğimizi açıkladığımız basın toplantısı olmuştu. Bu açıklama ülke çapında dalga dalga yayıldı ve ulusal basında “Erbakan Hocanın yol arkadaşları Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında”  şeklinde haber bültenlerinde yer aldı. 

Doğruların destekçisi, yanlışların da uyarıcısı olan hareketimiz daha sonra gündeme ilişkin faaliyetlerine devam etti. Son olarak da Gazze konusunda çok sayıda ilde  “7’den 77’ye Gazze için biz de varız” sloganı ile Filistin’e destek imza kampanyası gerçekleştirdi.

Şimdi de yerel seçimlere yaklaşıldığı bir dönemdeyiz. Bu sebeple seçimlere inançlı kadroların beraberce ittifak halinde girmelerinden yanayız. Bilhassa Ak Parti ile Yeniden Refah Partisi arasında geçen yıl kurulan ittifakın devam etmesini arzuluyoruz. Ancak geçtiğimiz günlerde Sayın Fatih Erbakan ittifakın gerçekleşmediğini açıklayınca ülkemizin geleceğini ilgilendiren hayati bir konuda sessiz kalmamak için bir değerlendirme yaptık ve basın açıklaması yapma kararı aldık. Aldığımız karara göre açıklamamız her iki partiye eşit mesafede olmalı ve bir uyarı niteliği taşımalıydı.

Basın açıklamamızı grup sözcüsü olarak, karara uygun bir şekilde hemen kaleme aldım ve basına gönderdik. “73 Selamet Kuşağı Akıncılarından Ültimatom” başlığı taşıyan basın açıklamamıza yer verdikten sonra konu hakkında görüşlerimi yazmaya devam edeceğim.

 AK PARTİ İLE YENİDEN REFAH PARTİSİ’NDEN ANLAŞMA BEKLİYORUZ

“31 Mart 2024 tarihinde yapılacak olan yerel seçimler nedeniyle siyasi partiler arasındaki çalışmalar ve ittifak arayışları son aşamasına gelmiş bulunmaktadır.

Bu bağlamda bir süredir Ak Parti ile Yeniden Refah Partisi arasında yürütülen çalışmaların anlaşma ile sonuçlanmadığı Sayın Fatih Erbakan tarafından açıklanmış ve Yeniden Refah Partisi’nin bütün seçim bölgelerinde kendi adayları ile seçime gireceği belirtilmiştir.

Bu açıklama milletimizde ve özellikle sağduyulu seçmenlerde büyük bir şok ve büyük bir tedirginlik meydana getirmiştir. Milletimiz Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oluşan ittifakın devam edeceği ümidi içinde iken bu açıklama yüreklerde onarılmayacak acılar oluşturmuştur. 

Bizler 73 Selamet Kuşağı Akıncıları olarak her iki partinin genel merkez yetkililerini uyarmayı görev addediyoruz.

Öncelikle ağabey konumunda olan Ak Parti yetkililerinden ve baba konumunda olan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan beklentimiz şudur.

Ülkemizin selameti ve yerel idarelerin manevi değerlerimize karşı olan yanlış zihniyetli kişilerin eline geçmemesi için bu iki parti arasında ittifakın devam ettirilmesi şarttır. Bunun için Sayın Cumhurbaşkanımızın MHP ile yapılan ittifakta olduğu gibi bazı belediyelerden fedakârlık yaparak Yeniden Refah Partisi’ni ittifaka kazandırması elzemdir. Bunun için görüşmelere, katı davranan ve muhatabı küçümseyen kişilerin değil, iyi niyetle anlaşma zemini sağlamak için gayret eden kişilerin görevlendirilmesi gerekir.

Diğer yandan Sayın Fatih Erbakan’dan ve Yeniden Refah Partisi yetkililerinden de beklentimiz şudur.

Ak Parti tarafından kendilerine bazı belediyeler verildikten sonra hiçbir pazarlığa girmeden sadece ülkemizin selametini ve geleceğini düşünerek yerel yönetimlerin manevi değerlerimize ve tarihimize düşman olanların eline geçmemesi için ittifaka dâhil olmalıdır. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde izlediği olumlu tavrıyla milletimizin gönlünde yer edinen Yeniden Refah Partisi, bu seçimlerde ittifaka karşı çıkarak gelecek için oluşan ümitleri boşa çıkarmamalı ve içindeki ittifak karşıtı olan kişilere fırsat vermemelidir. 

Bu taleplerimiz gerçekleşmez ve bu ittifak kurulamaz ise bunun vebali her iki partinin yöneticilerinin omuzlarında olacaktır. Şayet milletimizin beklediği bu ittifak oluşmaz ve oyların bölünmesi neticesinde yerel yönetimlerden biri dahi maneviyat düşmanlarının eline geçerse milyonların iki eli parti yöneticilerinin yakasında olacaktır.

Ak Parti ve YRP yöneticileri şunu iyi bilmelidir ki Fatih Sultan Mehmet’in haziresini tekmeleyen ve belediye tesislerine alkollü içki koyan şahsın seçilmesi 2019 yılında sağduyulu oyların bölünmesi ile mümkün olmuştur.

Bu seçimlerde aynı sonucu bir kere daha yaşamak istemiyoruz. Müslüman aynı yılan deliğinden iki defa sokulmayan insandır. Müslüman, aynı acıyı yaşamamak için geçmiş tecrübelerden ders alarak hareket eden insandır. Bu seçimlerde de 2019 benzeri bir sonuç yaşanırsa bunun sorumluluğu ittifakı oluşturmayanların boynunda olacaktır.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleyerek ülke genelinde dalga dalga bu desteğin büyümesini sağlayan 73 Selamet Kuşağı Akıncıları bu seçimler için de bu uyarıları yapmayı bir görev saymaktadır.

Bizler; Fatih Erbakan Bey’in babası ve bizim de Hocamız olan Mücahid Necmeddin Erbakan’ın talebeleri ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın dava arkadaşları olarak her iki partinin yetkililerinden karşılıklı fedakârlıkla bu ittifakı gerçekleştirmelerini bekliyoruz. Sivil Toplu Kuruluşlarının da bu doğrultuda açıklama yapmaları beklenen ittifakın gerçekleşmesini sağlayacaktır.

Bu ittifakın gerçekleşmesi, sadece seçimde oyların bölünmesini ortadan kaldırmakla kalmayacak, aynı zamanda aynı gaye için çalışan bu iki parti tabanında meydana gelmesi muhtemel büyük bir fitnenin de önüne geçilmiş olacaktır. Zaman parçalanma değil birlik zamanıdır. Zaman Gazze kan gölüne dönmüşken birkaç belediye kazanmak uğruna bölünme zamanı değildir. Zaman inançlı kadroların omuz omuza vererek kardeşlik, bütünlük ve beraberlik içinde hareket etme zamanıdır. Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır. İttifakı oluşturmak için gerekeni yapmayanlar millet ve tarih önünde hesap vereceklerdir.” 

73 Selamet Kuşağı Akıncıları adına kaleme aldığım basın açıklaması alınan karara uygun olarak yazıldığı için bu şekilde ama benim bu konuda şahsi olarak yazacağım ilave hususlar var.  

Öncelikle Yeniden Refah Partisi’nin Ankara, İstanbul, Konya, Bursa gibi Büyükşehirler başta olmak üzere diğer büyükşehirlerde ve illerde genel olarak bakıldığı zaman kazanma ihtimali yüzde kaçtır? Sadece benim değil genel değerlendirmelere, anket sonuçlarına ve gözlemlere göre bu oran yüzde sıfıra yakın… Bu ne demektir? Hiçbir büyükşehir ve ilde kazanma ihtimali yok demektir. Peki ilçelerde durum nedir? Türkiye’de bulunan 922 ilçenin %10 u 92 ilçe yapar. %5 i 46 ilçe, %1 i ise 9 ilçe yapar. YRP 9 ilçede belediye başkanlığı kazanırsa %1 ini, 18 ilçede kazanırsa %2 sini almış olur. En yüksek rakamla %3 ilçede kazanmış olduğunu varsaysak 27 belediye kazanmış olur. Mümkün mü? Çok zor.

Peki durum buysa YRP’nin her yerde aday göstermesi kime yarar? Elbette CHP’ye yarar. Halk TV’de konuşan bir CHP yetkilisi Bursa için şunları söylüyor: “Biz Bursa’da 2019’da kıl payı kaybetmiştik. Şimdi bu seçimde Yeniden Refah Partisi’nin kuvvetli bir aday göstermesi sayesinde CHP bayrağını dalgalandıracağız.”

Yeniden Refah Partisi her ilde ve her büyükşehirde aday gösterecek ama hiçbir yerde kazanamayacak fakat ne yazık ki birçok yerde Ak Parti’ye kaybettirecek ve CHP’nin kazanmasını sağlayacak. Bu durum maalesef 2019 seçimlerindeki Saadet Partisi’nin yaptığına benziyor. SP yetkilileri 2019 seçimlerinde “İstanbul’da Ak Partiye biz kaybettirdik” diyerek övünmüşlerdi. Kazanmasını sağladıkları aday ne yaptı? Fatih Sultan Mehmed Hanın haziresini tekmeledi ve belediye tesislerine içki koydu.  SP şu anda bunun vebali altında... Hasan Damar daha sonra pişmanlığını dile getirerek Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan’ı destekledi.

Şu anda Yeniden Refah’da aynı pozisyonda. Kararını değiştirmez ise çıkaracakları adaylarla CHP’nin kazanmasını sağlayacaklar ve CHP li belediye başkanlarının yaptığı işlerin vebaline ortak olacaklar.

Denebilir ki Ak Partili başkanların hiç hataları, yanlışları yok mu? Hata ve yanlış yapanlar elbette vardır ama bunu genele yaymak doğru olmaz. Hata ve yanlış aday gösterilen yerlerde adaylarını göstersinler. Buna bir şey diyemeyiz ama mesela İstanbul’da, Ankara’da, Bursa’da ve bunlar gibi kritik olan yerlerdeki Ak Parti adayları gayet temiz insanlar. Bunların karşısına aday çıkarmakla kendileri de kazanamayacağı için CHP’nin ekmeğine yağ sürmüş olacaklardır. Sağduyulu seçmenlerin bölünen her oyu CHP’ye yarayacak ve “CHP bayrağının dalgalanmasına” sebep olacaktır.  

Ayrıca Ak Parti Hükümetlerinin 20 yıldır yaptıkları ortada. Bazı hata ve yanlışları olsa da genel olarak atılan adımlar ve yapılan hizmetler takdire şayan. Merhum Erbakan Hocamızın yapmak isteyip de yapamadığı maddi ve manevi anlamdaki bütün projeler gerçekleştirilmiştir. Mesela Erbakan Hocamız şöyle diyordu: “Ne zaman Ayasofya  açılırsa ve Ayasofya’da ne zaman ezanlar gümbür gümbür okunursa bilin ki o zaman Milli Görüş iktidarda demektir.” Şimdi Ayasofya’da ezanlar gümbür gümbür okunuyor.

Yine Erbakan Hocamız; “Bir gün gelecek rektörler başörtülülere selam duracak” diyordu. Şimdi başörtülü vali var, kaymakamlar var, komutan var, milletvekilleri var. Bunlara sadece rektörler değil askeri ve sivil bütün erkan selam duruyor. Sayın Fatih Erbakan, babasının bu sözüyle hareket etmeli ve Ayasofya’yı açan zihniyetin, başörtülülerin önünü açan zihniyetin karşısında değil yanında olmalı, CHP’ye yarayacak adımlar atmamalıdır. Aksi halde bunun sorumluluğu çok ağır olur.

Son söz olarak şunu söylüyorum. Yeniden Refah Partisi’ne Ak Parti tarafından istedikleri belediyeler verilmemiş olsa bile ülkenin geleceği adına, CHP’nin yerel yönetimlerde kazanmasının önüne geçmek adına ve Recep Tayyip Erdoğan’dan sonra ülkemizde önemli bir alternatif olma ve çok büyük bir umut olma adına ittifak içinde hareket etmelidir vesselam… Sağlıklı ve mutlu yarınlar diliyorum.