Gençliklerine doyamadılar!
Akören Tarihi’ni kaleme alan Araştırmacı-Yazar Muzaffer Tulukcu, Akören’de genç yaşta hayatını kaybeden isimleri anlatıyor. Tulukcu, dönemin şartlarının zorluğundan dolayı bazı hastalıkların ölümle sonuçlandığını belirtiyor.
FOTO ALTI: 30 yaşında vefat edince 4 çocuğu öksüz kalan Ayşana Bilensarı.
GENÇ YAŞTA RAHMETLİ OLAN KARDEŞLER: M. ALİ UYSAL VE KUDDUSİ UYSAL
Babaları uzun yıllar Akören'de hocalık yapan Mustafa Uysal, anneleri ise Hacı Latif Eruyar'ın kızı Hanife Hanım'ın büyük oğlu M.Ali Uysal 23 yaşında askerdeyken rahatsızlanarak şehit oldu. Kardeşi Kuddusi Uysal ise 34 yaşında rahmetli olmuştu.
Genç yaşta biri şehit olan diğeri de attan düşmesi bahane olan uysallar 6 kardeştiler (M.Ali Uysal, Sıddık Altıntaş, Kuddusi Uysal, Alime Özuyar, H.Hüseyin Uysal)
FOTO ALTI: Askerde şehit olan Mehmet Ali Uysal’ın kabri Nusaybin’de.
M.ALİ UYSAL
1922 yılında Akören'de doğdu. Okuma yazması vardı. Bekçi Bilal Akbaba’yla beraber Mardin Nusaybin'de askerlik yaparken rahatsızlığı nedeniyle birkaç kez hava değişimi için Akören'e geldi. 30 aylık askerliğinin son günlerinde 2 Kasım 1945 tarihinde vefat etti ve Nusaybin'e defnedildi. Bir müddet sonra postası Akören’e gelince ailesi M.Ali Uysal'ın ölüm haberini almış oldu. Rahmetli, Hasan Uysal ve Emin Dudu Acar isminde iki çocuk babasıydı. Eyüp Doğaner ve Muharrem Cengiz yakın arkadaşlarıydı.
FOTO ALTI: İstanbul’da vefat edip Akören Tahtalı Mezarlığa defnedilen Bekir Karabayır.
KUDDUSİ UYSAL
1926 yılında Akören'de doğdu. Akviran İlkokulu'nda (mektepli) Seyit Ali Akalın, Muazzez Tuygan,S. Mehmet Alp ve Mustafa Çetin öğretmenlerden eğitim aldı.
Vatani görevini jandarma onbaşısı olarak 1946 yılı ve sonrası Tunceli Hazat'ta yaptı.
Terhisten birkaç yıl sonra Akören Arpalı mevkiinde attan düştü omurilik kemiği büyük hasar gördü. Akören'deki bir kırıkçı müdahale etse de durum düzelmeyince bir yıl kadar sonra, zor şartlarla da olsa İstanbul'a gitti ve ameliyat oldu. Uzunca bir süre hastanede kalması gerekirken, maddi imkansızlık nedeniyle trenle Konya'ya oradan da at arabası ile Akören'e döndü. Bu yolculuk ona pahalıya mal oldu. Ama omuriliği bir yıl öncesine geri dönünce Konya'ya geldi 45 gün hastanede yattı, durumun vahim olduğu anlaşılınca Eğridir Kemik Hastanesi'ne gider ve ameliyat olur. Aynı dönemde Ahmet Özkan ve Ayış Mermer'de aynı hastanededir. Ameliyat öncesi cebindeki son kuruşları Ahmet Özkan'a veren Kuddusi Uysal ameliyat masasında rahmetli olur ve Eğrider'e defnedilir. Akören’e dönen Ahmet Özkan acı haberi kimseye söyleyemez. Ne var ki rahmetlinin yakın arkadaşı zamanın Akören postacısı Mehmet Çerezci gereği Çumra postanesinden aldığı evrakların içinde Kuddusi Uysal'ın künyesi olunca durumu öğrenir ama söyleyemez. Aynı günlerde Ömer Ali Uysal'da Çerezci'den neticeyi öğrenmesine rağmen o da söylemez. Konuyu bir vesileyle öğrenenler rahmetlinin yakınlarından uzak durduklarını hisseden ailesi Ümmü Hanım durumu Sezer ve araştırınca kendinin dul, çocuklarının öksüz kaldığını acılar içinde öğrenir. Konunun öğrenildiğini anlayınca da Ahmet Özkan emanet parayı getirir ailesine teslim eder. 34 yaşında vefat eden Kuddusi Uysal 4 çocuk babasıydı (Lütfü, İbrahim, Şerife Mermer ve Hanife Biber) M.Ali Eralp,Halil Özkan, Mehmet Altıntaş ve Sinan Gültekin rahmetli Kuddusi Uysal'ın yakın arkadaşlarıydı.
FOTO ALTI: Kuddusi Uysal’ın sıkıntısı Yarımca’da attan düşmesi ile başlamış sonrasında da 34 yaşında rahmetli olmuştu.
TRAFİK KAZASINA KURBAN GİDEN: ALİ MUAZ ERTAŞ
1960 yılında Konya'da doğdu. 27 Mayıs (Yunus Emre) ilkokulu sonrası eğitimini, İzmir Gaziemir Hava Astsubay Okulu'nda tamamladı. Diyarbakır ve Konya'da görev yaparak emekli oldu. 2002 yılı Temmuz ayında emekli oldu. Ticaret ile uğraşmaya başladı. 9 Kasım 2003 tarihinde Konya Büyükşehir Belediyesi önünde yaya olarak yürürken bir aracın çarpması ile ağır yaralı olarak numune Hastanesi'ne kaldırıldı, ne yazık ki iki gün sonra 11 Kasım 2003 tarihinde vefat etti ve musalla mezarlığına defnedildi. Babası (Grayderci) Mustafa Ertaş, annesi ise yıllar önce Akören'de görev yapan Nüfuscu Detseli Mehmet Yıldız'ın kızı Ayşe Hanım.
Muğla Yatağanlı Sahibe (Serpil) hanımla evli olan ve 43 yaşında Rahmetli olan Ali Muaz Ertaş'ın oğlu Serdar 20, kızı Ezgi ise 14 yaşında yetim kaldılar.
FOTO ALTI: Trafik kazasına kurban giden Astsubay Ali Muaz Ertaş’ın kabri Konya Musalla Mezarlığı’nda.
MEHMET ALİ GENÇTÜRK
8 Şubat 1962 tarihinde Çumra'da doğdu. Babası öğretmen Gökmemedin Haydar. Annesi Hamzalardan Hamza Ertaş'ın kızı Fatma Hanım.
Ulurmak (Dr. Sedat Yüksel) İlkokulu sonrası, Devrim ortaokulunda okudu. Vatani görevini Amasya ve Kıbrıs'ta yaptı. 1984 yılında Konya Bakkallar Derneği'nde çalışmaya başladı. Sonrasında kurum şekil değiştirdiği dö nemde Oda Sekreterliğine terfi etti. 2003 yılı Ekim ayında rahatsızlandı. Konya S.S.K, Meram Tıp fakültesi devamında Hacettepe tıp fakültesinde tedavi oldu.35 günlük tedaviye rağmen kolon kanserine yenik düştü ve 23 Kasım 2003 tarihinde vefat etti. (Ramazan ayı Kadir gecesi) Ulurmak Mezarlığına defnedildi. 1985 yılında (Grayderci) Mustafa Ertaş'ın kızı Emine hanım'la evlenmişti 17 yaşında Haydar, 15 yaşında Mustafa, 6 yaşında Enes adında 3 çocuğu yetim kalmıştı.
FOTO ALTI: Ali Muaz Ertaş Hanımı ve kızı Ezgi ile.
28 YAŞINDA RAHMETLİ OLAN: BEKİR KARABAYIR
1 Kasım 1945 tarihinde Akören'de doğdu. Babası Kör Bekirgilin İsmail, annesi Körcügülden Abdullah kızı Feride Kocacartlak.
İlkokulu Akören'de tamamladı. Sonrasında çiftçilik ile uğraştı. Gözlerindeki rahatsızlık nedeni ile askerlik yapmadı. 18 yaşına gelince abisi Hasan Karabayır'ın çalıştığı Bursa'daki özel bir asfalt şa ntiyesinde işe başladı. 1972 yılında iş kazası geçirdi. Şantiye bir süre İstanbul'a taşınınca orada da Akörenli hemşehrileri ile çalışmasını sürdürdü. 4 Nisan 1973 sabah kahvaltısı yaparken aniden rahatsızlandı. Yanında bulunan Tomas Mustafa'nın oğlu Mehmet Akın'ın yardımıyla acilen Altunizade SSK Hastanesi'ne kaldırıldı, ne yazık ki vefat etti. Cenazesi Akören'e getirilerek Tahtalı mezarlığı anne ve babasının yanına defnedildi. 1965 yılında Mustafa -Narin Demirci çiftinin kızları Ünzile Hanım'la evli olan Bekir Karabayır'ın 5 yaşındaki oğlu Abdulkadir ve 2 yaşındaki Feride (Arbaz) yetim kaldılar. Bekir Karabayır'ın yakın arkadaşları, Ömer Karadoğan, Kazım Yonca, Mustafa Yonca, Arif Özden, Şıyık Karabayır, Rüstem Arıcan, Muzaffer Özkış ve Nuri Mermer’di. Rahmetlinin adı, H.İbrahim Akyol, Bekir Akyol ve Seyit Uğuz'un oğullarına verildi. Kendi oğlu Abdulkadir Karabayır halen Akören kaymakamlığında görev yapıyor.
FOTO ALTI: Bekir Karabayır’ın kabri Akören Tahtalı Mezarlıkta.
30 YAŞINDA VEFAT EDEN 4 ÇOCUK ANNESİ AYŞANA BİLENSARI
Baba: Çatkafanın İsmail Şakar
Anne: Rüveyda Avcı
1946 Doğumlu (Nüfusta 1944)
Kocası Ömer Lütfü (Hasan Hüseyin) Bilensarı, Devlet Su işleri Konya Bölge Müdürlüğünde çalışmaktaydı. Bu evlilikten 1967 yılında Rüveyda, 1970 yılında Ayhan, 1973 yılında Hatice ve 1975 yılında Rahim dünyaya geldi.
Bir süre sonra anne Ayşana Hanım rahatsızlanınca Baba Ömer Lütfü Bilensarı hanımını önce S.S.K hastanesine götürdü. Doktor Muzaffer Odabaşı hastasına ameliyat olması gerektiğini söyleyince, Ayşana Hanım
- Ama Küçük çocuğum var cevabına doktor
- Bak gelin, çocuğun da büyür, derdin de büyür. Dese de durum değişmedi ve Ayşana Hanım ameliyattan kaçtı. Ne yazık ki her geçen gün sıkıntı artınca, hasta özel Kasım Şifa Hastanesine götürüldü. Doktor Abdurrahman Cantekinler tarafından ameliyat gerçekleştirildi. İlk günlerde iyi olan hasta bir hafta sonra ikinci kez ameliyat edilse de, ertesi günü 3 Haziran 1976 tarihinde vefat eder, A.İhsan Ersoy'un minibüsü ile aynı gün Akören'e götürüldü ve öğleden sonra orta mezarlığa defnedildi.
Resmiyette 32, gerçekte 30 yaşında olan rahmetli Ayşana Hanımın geride en büyüğü 9 yaşında en küçüğü 8 aylık 4 çocuğu öksüz kaldı. 4 çocuğu ile yalnız kalan baba Ömer Lütfü Bilensarı çaresizdir. Bir süre hem kaynı hem eniştesi Mustafa Şakar ve hanımı çocuklara baktılar.
Günler sonra Sadettin Tontur ile başlayan yardım, İsmail Zengin ve Bayram Ali Zengin'in ilgisi ile Bozkır Üçpınarlı Gülcan Hanım'a dünürcü olundu. Baba Ömer Lütfü Bilensarı 4 çocuk sorun olur düşüncesiyle gerekirse 8 aylık çocuğuna yetiştirme yurduna verebileceğini ifade edince Gülcan Hanım'ın cevabı enteresandı.
-Ben zaten onun sevabı için Akören'e geliyorum sözü ile netice nasıl oldu ve Gülcan Gökçe Hanım 6 Temmuz 1976 günü Akören'e geldi. Aradan geçen yıllar 4 çocuğu, analıklarına öyle bağladı ki “Annelik Hakkı Çocuğunu Yalnızca Dünyaya Getirmekle Değil, Onu Yetiştirmekle Kazanıldığını...” ıspat etti.
Öksüzlükten yetişen Rüveyda Ulusoy, Ayhan Bilensarı, Hatice Kurtul ve Rahim Bilensarının iki annesi vardı biri onları dünyaya getiren Ayşana Bilensarı, diğeri ise onları öz çocuğu gibi yetiştiren Gülcan Bilensarı.
FOTO ALTI: Ali Muaz Ertaş’ın kabri Musalla Mezarlığı’nda.
20 YAŞINDA ÜÇ ÇOCUK BABASI İKEN RAHMETLİ OLAN MEHMET ERTAŞ
1977 yılında İstanbul'da doğdu. Babası Hamzalar sülalesinde Rıfkı Ertaş, annesi ise Kocaalılerden Kadriye Karakoç Hanım.
İlkokul sonrası İnşaat elektriği işine atıldı. Sonrasında da Konya Ceylan makine vinç firmasında elektrik montajı işinde çalışmaya başladı. Vataniye görevini Isparta ve Kıbrıs'ta yaptı.
1999 yılında aslen Karapınar Hotamışlı olan Ticaret odası emeklisi matbaacı Sami Kul-Miyase Kul çiftinin kızları Emine Hanım'la evliliğinden Kadriye (7), Rıfkı (4), İrem (6 ay) adında üç çocuğu dünyaya geldi.
Sincan'da vinç montaj işlemi bitiminde inmeye hazırlanırken ayağının kayması sonucu 8 metre yüksekten düşerek vefat etti. 30 yaşındaki üç çocuk babası Mehmet Ertaş 19 Mart 2007 Pazartesi günü Konya Kurtuluş mezarlığına defnedildi. Adını aldığı dede Mehmet Ertaş'ta 1952 yılında 26 yaşında üç çocuk babasıyken vefat etmişti.
FOTO ALTI: 28 yaşında rahmetli olan Bekir Karabayır eşi Ünzile Hanım’la.
FOTO ALTI: Ayşana Bilensarı ve dört öksüzü.
FOTO ALTI: Konya Bakkallar Kooperatifi Genel Sekreteri Mehmet Ali Gençtürk.
FOTO ALTI: Vinç kazasında vefat eden Mehmet Ali Ertaş ve ailesi.
