Selçuk Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Altıntaş ile Ramazan ayını konuştuk.

Önümüzdeki günlerde yayında olacak inşallah…

Ramazan ayının müslüman için ne ifade ettiğini anlattı Ramazan Altıntaş…

Bir de İslami İlimler ve ilahiyat fakültelerinin şehirler için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladım.

Ramazan Hocam’ı tebrik ediyorum.

İlmi çalışmaları elbette ki var.

Önceki çalıştığı üniversitede de İlahiyat Camii bünyesinde mescit oluşturmuş ve insanlar Ramazan ayında huşu içerisinde ibadetlerini yerine getirmişti.

Vatandaş ha…

Ramazan Altıntaş Hoca’ya; “Hocam buraya gelirken kendimizi Kabe’ye gelmiş gibi hissediyoruz” diyen müminler olmuş.

Benzetmede hata olmasın tabi…

Sadece olay daha iyi anlaşılsın diye söylüyorum…

Neyse…

Yani o maneviyattan, huşudan bahsediyorlar.

Sonra…

Sahura kadar ailecek ibadetle geçiriyorlar.

Ne güzel değil mi?

Şehre dokunmak…

Vatandaşın inanç noktasında çare olmak.

Doktorlarımız Allah’ın izni ile şifa dağıtıyor değil mi?

İlim yolunda koşanlar da gönüllerin tamir etmek için çalışmıyorlar mı?

Gönülleri yapmak için uğraş vermiyorlar mı?

Ramazan Hocam da bu cümleleri kuruyor zaten.

Devam edelim…

İlahiyat Fakültelerinin, İslami İlimler Fakültelerinin öneminden bahsediyor.

Ramazan Hoca, Necmettin Erbakan Üniversitesİ İlahiyat Fakültesi’nde çok güzel işler başardı.

Hem de ilmi açıdan…

Selçuk Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi’nde de adından söz ettireceğe benziyor.

Belki şu anda çok reklamı yapılmıyor ama İslami İlimler Fakültesi bu şehre çok güzel şeyler katacak.

Projelerini önümüzdeki günlerde söyleşide sizlerle paylaşacağız zira şehri ihya ederken nesilleri de ihmal etmemek lazım.

İhmal ettiğimiz nesiller gün gelir bizim zenginliğimizi, tüm teknolojimizi, aile yapımızı kısaca toplumumuzu yok edebilir.

Bunun örneği çok fazla.

Dünyadaki uyuşturucu kullanım oranına bakın…

Uyuşturucu kullanım yaşına bakın…

Aile yapılarına bakın…

Doğurganlık oranına bakın.

O zaman ben söyleyeyim mi?

Dünya genelinde 1990 yılında 46,5 milyon insan madde bağımlısı iken, 2016 yılında bu sayı 63,7 milyona yükselmiştir. 1990 yılında dünya nüfusu 5 milyar 288 milyon iken 2016 yılında dünya nüfusu 7 milyar 444 milyon olmuştur.

Bu rakam 2016 resmi verileri…

Yıl 2021…

Gerisini siz düşünün…

Uyuşturucu kullanıcı yaşı ise 12-13’lere kadar düşmüş.

Aile derseniz…

Aile yok…

Özellikle Avrupa ülkelerinde aile diye bir kurum ortadan kalkmış.

Aile olmayınca doğurganlık zaten yok…

Bütün bunları neden yazdım?

Nesli ihya ederken nesli ihmal etmenin sonuçları…

Ve…

En kötüsü de ülkemize de bu hastalıklar bulaşmaya başladı.

Hatta yakınımıza kadar geldi.

Bu şehirde bile bu düşüncede olan onlarca insan var.

Yüzlerce belki de…

Bunu da ilericilik olarak addedip yapmıyor mu?

İşte tam da burada Selçuk Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi gibi ilim yuvaları devreye giriyor.

Nesli ihya etmek için de ciddi adımlar atmışlar zaten.

İlim adamı yetiştiriyor, gönülleri iyileştirmek için çaba harcıyorlar.

Maşallah…

Ramazan Altıntaş Hocam, zaten yaptığı ilmi çalışmaları da kitaplaştırarak şehrin hizmetine sunuyor.

Dedim ya…

Nesli ihmal etmek kolay ama tamir etmek zor.

İslami İlimler de zor olan tamir etme kısmına talip olmuşlar.

Hem de kısıtlı imkanlarla…

Kolaylıklar kıymetli hocam…