Yayına başladığı 2008 yılından itibaren Konya gündemine ışık tutan 'Yenigün'ün yeni binasının açılışını gerçekleştirdik. 

Yeni tasarım ve yeni binamız ile heyecanlıydık.

Ancak açılışımızdaki yoğunluğu görünce heyecanımız daha da arttı. 

Milletvekilleri, bürokratlar, sanayiciler, iş adamları, esnaf, okurlarımız... açılıştaydı.

Teveccüh o kadar büyüktü ki binamız yetmedi. İçeride bırakın oturacak yeri, yürümek bile zorlaştı. Dışarının da içeriden farklı yoktu. Yağan yağmura rağmen katılımcılar bizi terk etmedi, duaları ve başarı dilekleriyle yanımızda olduklarını gösterdiler. 

Gördüğümüz manzara karşısında tüm Yenigün ekibi olarak duygulandık. 

Bir taraftan da elimiz ayağımız birbirine dolaştı.

Gelen konuklara selam vermek için koşturmaktan başımız döndü. Yoğunluğumuzu gelen misafirlerimiz anlamış olacak ki, “Rahat olun burası bizim gazetemiz, siz işinizi yapın” sözleriyle bizleri duygulandırdılar. 

Doğru söylüyorlardı. 

Yenigün, onların gazetesi, Konya'nın gazetesi...

Açılışta şunu da fark ettik ki sorumluluğumuz ağır. 

Sorumluluğumuzun farkındaydık ancak bundan sonra taşıdığımız sorumluluk daha da arttı. 

Konya'nın, Yenigün'den beklentisi büyüktü. Onların beklentilerini boşa çıkarmamak bundan sonra görevimiz. 

Şehirde, 'ne yaşanıyor ve ne yaşatılıyorsa' okuyucularımızla buluşturmak gerektiğine inandık. 

Çalışmalarımızı bu yönde programladık. 

“Hergün yeni doğarız” isimli yazımda idealist gazetecilik vurgusu yapmıştım. 

O yazımda; “Vatan hainlerine ve İslam düşmanlarına fırsat vermeden bu idealistlikten ayrılmayacağız. Fahri müfettişlikten taviz vermeyeceğiz, şehrin gözü, kulağı ve dili olacağız, görmedim, duymadım, bilmiyorum ayağına üç maymunu oynamayacağız, halkın dert ve ihtiyaçlarına tercüman olacağız, dürüstlük düsturumuz olacak, kişisel hırs ve öfkeye kapılmayacağız!” ifadelerini kullanmıştım.

Bu çizgimizden bir milim sapma olmadan yolumuza devam edeceğiz...

Ayrıca bugüne kadar farkıyla yerel basının parlayan yıldızı Yenigün Gazetesi olarak yine bir farka imza atarak hergün bir söyleşi ile okuyucularımızın karşısına çıkacağız. 

Pazartesi günü Mustafa Güzey ile “Pazartesi Sohbetleri”, Salı günleri Hasan Ayhan ile, “Gece Mesaisi”, Çarşamba günleri İbrahim Çiçekçi ile “Genç Kuşak”, Perşembe günleri Mustafa Özçelik ile “İş Erenleri”, Cuma günleri Ahmet Çakır ile, “Konya'nın Çınarları”, Cumartesi günleri Sadık Gökce ve Anuş Gökce ile, “Hayırseverleri ve Konya'nın Manevi Mimarları”, Pazar günleri Anuş Gökce ile “Kültür-Sanat” sayfalarımız ile siz okurlarımızla buluşacağız.

Bunlar projelerimizin bir kısmı, çalışmalarımız sürüyor...

Diğer yandan ekonomiye ağırlık veren bir gazete olarak Konya'nın marka değerlerini de '10'lar' Dergisi'nde buluşturmaya başladık. 

Çünkü, Yenigün markalaşmaya giderken, yerel dinamiklerinin de markalaşmasına yardımcı olması gerekiyordu. 

Açılış günü dağıttığımız ilk sayımızda altın sektörünü ele aldık. Aylık olarak yayınlanacak dergimizde farklı sektörleri ele almayı sürdüreceğiz.

Bunun yanında yeni dergilerimizi de en yakın zamanda Konya ile buluşturacağız. 

Yenigün olarak hedefimiz öylesine gazetecilik yapmak değildir. İdeallerimiz ve hedeflerimiz var. Gücünü Selçuklu Medeniyeti'nden alan bu şehre, yakışır bir gazetecilik yapmak gerekiyordu ki biz de bunu yapıyoruz. 

Yaptığımıza da inanıyorum; çünkü açılıştaki yoğunluk doğru yolda ilerlediğimizi gösteriyor.

Sırtlandığımız yük ağır ancak zafere giden yol da zorluklardan geçermiş. 

Çalıştıkça, bir şeyler yaptıkça, siz okurlarımızın yükümüzü azaltacağına inanıyoruz...

Yenigün'ü kısa sürede basında marka olmasında Gazetemizin Sahibi Mustafa Arslan'ın katkısı büyük. 

Kendisi bir gazete patronundan öte hedefleriyle yolumuzu açtı, ufkumuzu geliştirdi. 

İşin okulunu okuması ve 23 yıllık tecrübesi ile gerçek gazeteciliği ortaya koydu. 

Gazetecilik aşkı, özgür düşünceye önem vermesi ve fedakârlığı ile Yenigün, Konya insanının gelişimini, değişimini, dertlerini, tasalarını kendi kaderi gibi ele alarak yansıttı.

Azim ve gayretleriyle bugün işadamının, sanayicinin, işçinin, esnafın, memurun, öğrencinin, emeklinin, işsizin! sesi oldu. 

Onun bu fedakârlığı da açılışa yansıdı. Eğer açılışa milletvekilleri, bürokratlar, siyasi partiler, gazeteciler federasyonu başkanları, Basın İlan Kurumu müdürleri, gazeteciler, iş dünyası, sanayici, esnaf... geldiyse “Mustafa Arslan” isminin etkisidir. 

Katılanlar kendisine ve gazetemize inanmıştır ki binamızın içini ve dışını tıklım tıklım doldurdular... 

Allah katılanlardan, çiçek gönderenlerden, telgrafları ile onurlandıranlardan razı olsun...

Ayrıca gazetemizde açılışla ilgili verdiğimiz teşekkür listesinde;

İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımıcısı Abdüssettar  Yarar

Konya Eski Milletvekili Muharrem Candan

Büyükşehir Belediyesi Basın Müşaviri Galip Marlalı

NEÜ Basın Müşaviri Mehmet Lütfi Özcan

Büyükşehir Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Osman Gürbüz

NEÜ TÖMER Sosyal Aktiviteler Koordinatörü Osman Bozdemir 

Star Gazetesi Temsilcisi Önder Çiftçi

Çumra Belediyesi Eski Başkanı Zeki Sayıcı 

Çumra Belediyesi Eski Başkanı Nasır Ersöz

Selva Gıda Pazarlama Müdürü Hatice Küçükhemek'ten

ve çiçek gönderdikleri halde listede unuttuğumuz 

Özgöçer Turizm Atalay Özlü

Zambak Turizm İsmail Gürel, 

Bircan Turizm Ahmet Bircan

İşadamı Ali Sarı 

İstanbul Giyim

Selahattin Çiçek

Cemal Altınsoy

Akaylar Ticaret

Muzaffer Kaya'dan özür dileriz.

Listede unuttuğumuz daha başka isimler de olabilir. Şimdiden kendilerinden özür dileriz. 

Desteklerinizle güç verdiniz, biz de sizden aldığımız güçle başarıya daha hızlı koşmanın gayreti içinde olacağız. 

Yeter ki duruşumuz daim, yolumuz açık olsun.

Allah'a emanet olun... Kalın sağlıcakla...