Fazlaca soru çözmek çoktan seçmeli sınavlarda başarılı olmanın en temel şartı gibi düşünülür ve söylenir. Yıllardır karşılaştığım öğrencilere baktığımda çok soru çözen öğrencilerin yapacak yanlışları kalmadığı için, her türlü soru kalıbını gördükleri için daha iyi performans gösterdiklerine şahit olmuşumdur. Öğrencilerimin birçoğu da bunun farkındadır ancak asıl soru şudur? Çok soru ne kadar? Başka bir ifadeyle çoğu öğrenci günlük ya da haftalık ne kadar soru çözmeliyim? sorusunun cevabını ararlar. Her öğrenci için de bu soru sayıları farklılık gösterir aslında. Hangi dersten ne kadar çözeceğiniz ya da günlük kaç soru limitinizin olduğu bireysel farklılıklarla da ilgilidir.
Lakin bir alt sınır var mıdır? Yani öğrenciden öğrenciye farklılık gösterse bu soru sayıları, öğrencinin her kim olursa olsun günlük çözmesi gereken bir alt sınır var mıdır?
YGS ve LYS hazırlık öğrencileri için söylemek gerekirse bir alt sınır olması benim önerimdir. Bu tip sınavlar birer sıralama sınavlarıdır. Bu nedenle rakibinizden fazla yaptığınız 0,25 net bile bilmem kaç kişi öne geçmenize neden olur. Sınavlar soru sınavlarıdır. Direk olarak bir konunun anlatımından ve özelliklerinden soru gelmemektedir. Bu nedenledir ki soru çözmek, sınavlarda karşılaşabileceğimiz sorular karşısında uzmanlaşmamızı sağlar. Elbette ki konuları bilmeden soru çözülmez. İlk adım konuyu bilmektedir ancak ikinci ve daha önemli olan adım ise o konuyla ilgili soru kalıplarını görebilmektir. Bu gerçeği akılda tutmak gerekir.
Örneğin annenizin bir yemek yaptığını düşünün. Sizler sabırsızlıkla yemeği bekliyorsunuz. Yemeğin nasıl yapıldığına ya da bu yemeği yapmak için yemek tarifleri kitabına bakmayı düşünmezsiniz. Herkes bilir ki yemeğe tuz atılır, baharatlar atılır vs vs. Siz yemeğin tadına bakarsınız, damak tadınıza uygun olup olmadığına bakarsınız. Annenizde yemeğin nasıl yapılacağını bilir ve tekrar tekrar yemek kitabına bakmaz. Ne kadar malzeme koyacağını kontrol etmez. Yemeği hangi malzemelerle yapacağını ve içine ne kadar baharat koyacağını bilir. Burada önemli olan nokta şudur. Nasıl yapılacağını bilmekle, yapmak farklı şeylerdir. Belki o yemeği ilk öğrenme aşamasında onlarca kez yanlış yaptı ancak en sonunda herhangi bir şekilde ne kitabi bilgiye ne de birine danışmaya gerek kalmadan en iyi şekilde yapar hale geldi. İşte şu anki sınav sistemi de var olan bilgilerimizle yemek yapmamızı ister yani bu bilgileri kullanmamızı ister. Bu nedenledir ki konuyu öğrendikten sonra bol bol soru çözmek gerekir.
Değinmeden geçemeyeceğim; bazı öğrenciler konuyu tam olarak öğrendiğinden emin olmadan soru çözme aşamasına geçiyorlar. Bunun bir faydası olmayacaktır ya da zaman kaybına neden olur. Anlayacağınız arkadaşlar soruya geldiğinizde konu eksiğiniz olmamalı.
Çözülecek soru sayısına dönecek olursak yukarıda da ifade ettiğim gibi bu durum kişiden kişiye değişir. Eğer öğrencinin işlenen konularda temeli varsa yani konu çalışma gibi bir problemi yoksa zamanının büyük bölümünü soru çözmeye ayırabilir. Bu da öğrencinin ders çalışma süresiyle doğru orantılıdır. Her öğrenci için de bu süre değişebilir. Çünkü öğrenci için farklı değişkenler söz konusudur.
Lakin günlük kaç soru çözüleceğiyle ilgili olarak illa da bir sayı vermek gerekirse -alt sınır, başlangıç aşaması- günlük 120-150 soru aralığı olabilir. Başka bir ifadeyle haftalık 850-1000 civarı soru çözülmelidir.
Peki, günlük mü yoksa haftalık mı hedefler belirlenmelidir? Bu sorunun cevabı da öğrenciden öğrenciye değişir. Ancak çalışma alışkanlığı olmayan öğrenciler için ilk etapta ben haftalık hedeflerin daha uygun olduğunu düşünüyorum. Çünkü çalışma alışkanlıkları tam oturmadığı için bazı günler hedeflenen aşağıda kalabilirler. Diğer günlerde telafi etme imkânı başlangıç aşamasında verilmelidir. Bu nedenle haftalık hedef daha uygun olmaktadır.
Soru çözmedeki en önemli amaç, çözemediğiniz sorular üzerinden yeni bir şeyler, yeni çözüm yolları, farklı düşünebilme ve görebilme yollarını öğrenmektir. Yani çözemediğiniz soruların çözümlerini anlayarak, neden böyle olduğunu idrak ederek analiz etmelisiniz. Çözemediğiniz soruların doğrularını öğrenmediğiniz sürece soru çözmek havanda su dövmeye benzer. Hep aynı yerlerde hata yaparsınız ve bu düzelmez. Anlayacağınız yanlış soruların doğrularını öğrenmek, neden yanlış yaptığınızı kavramak sizi geliştirir. Bunu da en geç 10 gün içerisinde yapmalısınız, soruları çözdürmelisiniz. Böyle yapmazsanız sorudan soğursunuz ve istenilen kazanım gerçekleşmemiş olur.
Bu yazıyı yazarken sınavlara hazırlanan öğrencilerin performanslarını kendilerinin gözlemesi ve sonra bunu yavaş yavaş yükseltmelerini sağlamak amacı taşıdım.
Her şeyin kaynağı kendini tanımak, amaç edinmek, yılmamak, yapabileceğine inanmak ve karşılaştığın zorluklar karşısında yılmamak gerekir. Başarı bunları başarabilenlerle olacaktır.