Bin yıllık kardeşliği ve birlik beraberliği bu topraklarda yeşertmiş bir milletin evlatları olarak çok büyük acıların yaşandığı bir dönemden geçmekteyiz. Özünde insan sevgisiyle dolu bu toprakların insanları olarak dünyada terör saldırısını hak edecek en son ülke bile olamayız.  Kimi kesmişiz, hangi milleti katletmişiz, hangi grubu yok saymışız, hangi millete soykırım uygulamışız. Tunus'ta Cezayir'de Mısır'da Bangladeş'te soykırım yapan kim, Bosna Hersek'te bir milleti yok eden kim! Irak'ta bir milyon insanı öldüren kim, Filistin'de yoldan geçen adamı öldüren, sahilde oyun oynayan çocukları katleden İsrail bir milleti adım adım yok ederken hiçbir terör saldırısına uğramazken, ABD, İngiltere, Rusya geçmişte ve şimdi masum insanların kanına doymazken, tarihte olduğu gibi İnsana değer vermiş komşularına kapıları açmış, sadece Suriye'den Üç milyona yakın mülteciye kucak açmış, ekmeğini paylamış bu aziz millete reva görülen bu terör saldırıları neyi amaçlıyor kime hizmet ediyor. 

Akşam günün yorgunluğu ile evine dönen askerlerimiz ve sivil insanlar Ankara'nın göbeğinde terör saldırılarına kurban gittiler. Allah rahmet eylesin. Yakınlarına ve Milletimize sabırlar versin. O insanları evlerinde bekleyen eşlerini ve çocuklarını boynu bükük bıraktılar. Evlerde hazırlanmış akşam yemeklerini zehir ettiler. Artık boğazlarından bir lokma ekmeğin geçmediği evlere ateşler düşürdüler. Rabbim bunu yapanların, planlayanların, gazetelerinde cici gösterenlerin, maddi manevi destek verenlerin, içlerinde gizlice sevgi besleyenlerin, hatta hoca olup içten içe onlara muhabbet besleyenlerin ekmeklerini zehir etsin, ocaklarını söndürsün. Peygamberimizin Rec'i de ve Bi'ru Maune'deki beddularına muhatap olsunlar. Bu insanların ıslahı için dua edemiyorum. Bu kadar canın bedeli ancak kısasla gerçekleşir.

Kimin ne hakkı var bizim tatlı ekmeğimizi acı etmeye! Bu millet Yahudileri zulümden kurtarmış, Ermeni'ye sahip çıkmış, tüm azınlıkların hakkını gözetmiş, bırakın zulmetmeyi mazlumların hep koruyucusu olmuştur. Şimdi her şeyimiz yoluna girmişken bu millet neden arkadan hançerlersin. Hep birlikte bu yurdu düşmanlardan kurtarmışken, toprağıyla, suyuyla, deniziyle, vadisiyle Allah bize bereketli topraklar vermişken bu kavga ne diye! Geçmişinde acılarla yoğrulduğu naraları atan, mağdur edebiyatıyla tüm memlekete sathında kasetleri, albümleri rağbet gören, vatanın ekmeğini yiyip vatana ihanet eden sanatçı müsveddeleri çıktı. Kendilerine bağımsız ilmi çalışmalar üretebilmesi için özgürlük verilen Akademisyenler çıktı. Ekmeğini yediği bu topraklara hainlik eden, devletin imkânlarından faydalanan ama kendisine verilen imtiyazları aleyhte kullanan gazeteciler çıktı. Manşetleriyle, köşe yazılarıyla kalemlerinden ateş mürekkeplerinden kan damlayan nankörler türedi.

Barış sözcüğü düşmanın ağzında masum insanlara bir silah oldu. Barış sözcüğü ilk defa memlekette bu kadar nefrete dönüştü. Elindeki silahı ve bombalarıyla barış isteyen dünyada başka bir terör örgütü savunucuları yoktur. Artık bir yerde barış sözcüğü geçiyorsa kesin arkasından bir terör saldırısı gelecek diye bekliyorum. Dişlerinin arasından kan damlayacak bir yandan da barış kelimesi dilinden düşmeyecek, Yerin dibine geçmiş senin barışın. Hala nerede duracağını bilmeyen Müslümanlar var. Ankara saldırısının acısı geçmemişken bir kara haber daha Diyarbakır'dan geldi.

Alnının teriyle çalışan, ihanet nedir bilmeyen Anadolu insanını ekmeğini zehir eden, Memlekete bir acı bırakan bu hainlerin saldırılarını bitirecek en ağır tedbirler alınmalıdır. Teröre bulaşmış olanlar için idam geri getirilmelidir. Vatanın ve milletin parçalanması için Müslümanlarla savaşanların cezası Bakara Suresinin 191. ayetinde şöyle ifade edilmiştir: “Onları (size karşı savaşanları) yakaladığınız yerde öldürün. Sizi çıkardıkları yerden siz de onları çıkarın. Fitne, adam öldürmekten daha kötüdür. Mescid-i Haram'da onlar sizinle savaşmadıkça, siz de onlarla savaşmayın. Eğer onlar size karşı savaş açarlarsa siz de onları öldürün. İşte kâfirlerin cezası böyledir.”

Bu saldırı bu topraklarda yaşayan milletin her bir ferdine yapılmış demektir. Bu saldırı bu milleti ayakta tutan inancımıza, dinimize, mukaddesatımıza ve kardeşliğimize yapılmıştır. Terörü ve avanelerini en güçlü bir şekilde kınıyorum. Rabbim bu millete daha fazla acı yaşatmasın. İçimizdeki nankörlere daha fazla hayat yaşatmasın.