1984 yılında kurulan HİLALSAN, manuel sac makasları ile başladığı üretime, bugün Hidrolik Kombine Makaslar, Hidrolik Presler, Redüktörlü Giyotin Makaslar, CNC Hidrolik Giyotin Makaslar ve CNC Hidrolik Abkant Presler ile devam ediyor. Sektörü ve Hilalsan hakkında önemli bilgiler veren Mustafa Coplan, “Kuruluşumuzun temelinde yer alan en önemli varlığımız olan hayal gücü ve bu hayallere hayat veren yüksek özgüvenimiz ile Türkiye için çalışıyor, katma değer üretiyor, global bir şirket olma hedefiyle ilerliyoruz” diye konuştu.

EN BÜYÜK PAZARIMIZ AVRUPA

Üretime vizyoner bir yaklaşım getirdiğini anlatan Mustafa Coplan, “Hilalsan 1984 yılında babam Seyit Ali Coplan tarafından kuruldu. Demir kesme makaslarıyla başlayan üretim serüvenimiz bugün bizi bir dünya firması olma yoluna getirdi. Babam sanat okulu mezunu olduğu için teknik anlamda çok iyiydi. Bunun sayesinde de ürün alanımız çok hızlı genişledi. İnşaat makaslarından boru bükme makinelerine hidrolik preslere de yöneldik. Firmamız 20 bin metrekarelik alan içerisinde 10 bin metrekarelik aktif açık alanına sahip bir fabrika alanına sahip. Şu anda 40’ı aşkın ülkede aktif bayilik şeklinde çalışıyoruz. Türkiye’de bütün illere çalışmıyoruz. Yurtiçine yüzde 2-3’lük bir satış potansiyelimiz var. Onun haricinde hep yurtdışı çalışıyoruz. Firmamız Konya’nın ilk ihracatçılarından birisidir. Avrupa Amerika kıtası, doğu ülkeleri Güney Kore, Tayland, Rusça konuşan ülkeler ve Ortadoğu ülkelerine ihracat yapıyoruz. En büyük pazarımız da Avrupa” diye konuştu.

DÖVİZ ARTIŞI ÜRETİMİMİZİ ETKİLİYOR

Doların yükselişinin üretime etkisini de anlatan Mustafa Coplan, “Döviz anlık değiştiği için bizim üretimimizi etkileyebiliyor zira üretimimiz süreç gerektiren bir iş. Maalesef enflasyon çok yüksek. Biz üretim anlaşması yaptıktan sonra ürün teslimi arasında 3 aylık zamanda yükselen fiyatlar bizi zora sokuyor. Artık dövizle ilgisi olmayan ürünlere bile döviz bazında zam gelmeye başladı. Biz üretim yapıp makineyi teslim etmeye başladığımızda bırakın kar etmeyi bazı ürünlerden zarar bile etmiş oluyoruz” dedi.

İHRACATÇI FARKLI KRİZLERLE MÜCADELE EDİYOR

Sektörümüzde güçlü bir ismi temsil ediyoruz diyen Hilalsan’ın genç yöneticisi Mustafa Coplan, “Hiçbir zaman rakiplerimizle kendimizi yurtiçinde değerlendirmiyoruz. Dolayısıyla yurtdışında nerede olduğumuza bakıyoruz. Durum böyle olunca Hilalsan, Avrupa’da en büyük firma görünüyor. Çünkü Avrupa’da hem güçlüyüz hem de servis ağımız da çok geniş. İnanılmaz bir tercih var lakin günden güne de farklı krizlerle uğraşıyoruz. Zira günümüzde çip krizi büyüyerek devam ediyor. 2018’de bana birisi ‘siparişleriniz artacak ama malzeme bulamadığınız için üretimde zorlanacaksınız’ deseydi ben gülerdim. Maalesef şu an o durumdayız. Malzeme azlığından dolayı üretimimizi azaltmak durumunda kalıyoruz. Bizim makinelerimiz kullanıcıya göre değiştiği için aylık zaten 10-12 makine üretebiliyoruz. Yani üretim süreci uzun dolayısıyla döviz, çip derken farklı krizler bizleri önemli oranda etkiliyor. İhracatçı, birçok krizle de yüz yüze geliyor. Döviz krizi var. Pandemi krizi yaşandı, çip krizi ortaya çıktı. Elektronik malzemelerin beyni olan çip şu üretimi sadece bizi değil birçok alanda üretim yapan firmaları çok büyük oranda etkiliyor. Çin üretimi azalttı dolayısıyla piyasaya da satmıyor. Araç fabrikaları, elektronik üretim yapanlar ve endüstriyel anlamda üretim yapanlar çipe bağımlı olduğu için üretimini azalttılar. Yani ihracat yapan firmalar sürekli bir mücadele içindeler. Yine mücadele ettiğimiz başka bir başlık da konteyner kriziydi ama şükür ki bu kalıcı olmadı lakin fiyatlarımızı da etkiledi” ifadesini kullandı.

MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ ÖNCELİĞİMİZ

Müşteri memnuniyetini ön planda tuttuklarını ifade eden Mustafa Coplan, ihracat yapacak firmalara da önemli tavsiyelerde bulundu. Coplan, “biz hiçbir zaman çok büyüyelim, dünya markası olalım amacı gütmedik. Hedefimiz az yapalım, öz yapalım ama müşterimizi memnun edelim kısmındayız. Müşteri memnuniyeti bizim önceliğimiz. Üretici firma olarak kuralları pek sevmeyiz. Devletimizden beklentilerimiz çok ama ihracat yapacak firmalara dış ticaret istihbaratını genişletmesini tavsiye ediyorum. İnanılmaz bir rekabet ortamındayız. Artık bir dünya piyasası var. Buna dünya piyasası olarak bakmak lazım” diye konuştu.

MUSTAFA COPLAN KİMDİR?

Ben Mustafa Coplan, ailemin dördüncü çocuğuyum. Babam 62 yaşında ben 26 yaşındayım. Tabii bu da aramızdaki nesil farkını da artırıyor açıkçası, ilk ve orta öğrenimimi Konya’da tamamladım. Liseyi Adil Karaağaç Anadolu Teknik Lisesi’nde okudum. Üniversiteyi de KTO Karatay Üniversitesi Uluslararası Ticaret Bölümü’nde okudum. Okul hayatımda sürekli bir hareketlilik vardı, lisede sürekli yarışmalara katılırdım. Bu anlamda okul hayatımda hiçbir zaman, evden okula okuldan eve bir yaşamım olmadı. Üniversitede okurken, Gaziantep’te yapılan uluslararası robot yarışmasına hakem olarak çağırıldım ve mühendislik dışında oraya hakem olarak çağırılan ilk ve tek kişiydim. Yine üniversitede okurken Karatay Üniversitesi olarak 125 adet çalışma gerçekleştirdik. Üniversiteden de 3 sene önce mezun oldum. Makine imalatı haricinde aktif olarak da çiftçilik yapıyoruz. Tabii bunu profesyonel olarak değil de babadan gelen bir iş olduğu için yapıyoruz.

MEHMET ALİ ELMACI

Muhabir: TE Bilişim