Aile kurumunun temellerinin yeniden güçlendirilmesi ve kadınların iş hayatı, sosyal ve politika alanlarında daha çok var olması adına yürüttükleri çalışmalardan bahseden Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Kadın Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Sudan, yasama, yürütme ve yargıda -gerekirse- değişikliğe gidilerek kadına şiddetin caydırıcı cezalarla önlenmesi gerektiğine dikkat çekti. Ayrıca kadına şiddet olaylarıyla ilgili Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ya da İçişleri Bakanlığı’nın düzenli olarak bir veri aktarımı yapmadığına da dikkat çeken Sudan, koruma altındaki kadınların dahi korunamadığını vurguladı.
‘KADINLAR ORGANİZASYONEL YETENEKLERİYLE SİYASETTE DAHA ÇOK VAR OLMALI’
Kadınlarla ilgili yaptıkları parti çalışmaları ve politikalarıyla diğer partilere de örnek olduklarını ifade eden Sudan, kadınların yalnızca çalışma hayatında değil, karar verici yönetim mercilerinde de bulunması gerektiğini ve bu yönde de çalıştıklarını ifade etti. Diğer şehirlerde olduğu gibi Konya’ya olan ziyaretlerinde de diğer kadınlarla biraraya gelerek onların bir kadın olarak sosyal hayattaki sorunlarını dinlediklerini ifade eden Sudan, “Parti olarak kadınların siyasette daha çok var olmasına istiyoruz çünkü geleceğimize ve topluma biz de katkı sunmak istiyoruz. Kadınların organizasyonel yeteneği, çok yönlü düşünebilme kabiliyetleri ve aksiyon alma yeteneklerinin siyaset ve iş hayatına katkı sağlayacağını düşünüyoruz.” dedi.
ÜLKEMİZİN ‘HANIMELİ’NE İHTİYACI VAR!
Siyasette kadınların geri planda kalmalarının farklı birtakım nedenleri olduğunu ifade eden Sudan, bu konuda bazı kadınların arkadan itilen bir ele ihtiyacı olduğunu; bazılarının ise kendilerini tutan o ellerden kurtulmaya ihtiyaçları olduğunu belirtti. Kadınların bu konuda ihtiyacı olan teşvik ve engel konularında farkındalık oluşturarak çözümcül bir bakış açısıyla ilerlemeye çalıştıklarının altını çizen Sudan, konuyla ilgili şunları söyledi: “Bazı hanımların siyasette yer almaları için teşvik gerekirken maalesef yer almak isteyip bunu dillendirmiş ya da adım atmış kadınların ise birtakım engellere takıldığını görüyoruz. Erkek egemenliğinin olduğu yapılar içerisinde var olabilme çabasıyla yaşayan kadınlarımız var! Bir kadın olarak siyasi görevlerimde benim de zaman zaman yaşadığım olumsuz durumlar oldu fakat naçizane tavsiyem; pes etmemeleri ve ideallerin doğrultusunda hareket etmeleri! Kadının olduğu yerde belirli bir düzen ve seviye olduğunu biliyoruz. Bu düzen ve seviyeye de ülkemizin ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz.” şeklinde konuştu.
‘KORUMA ALTINDAYKEN BİLE KORUNAMADILAR!’
Kadına şiddet olaylarıyla ilgili Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ya da İçişleri Bakanlığı’nın düzenli olarak aktardığı bir veri akışının olmadığına da dikkat çeken Sudan, bu alanda faaliyet gösteren federasyon ya da dernekler vasıtasıyla almış oldukları bilgilerden bahsetti. Sudan, koruma altına alınan kadınların bile korunmadığının altını çizerek, “Federasyon ve bu alanda faaliyet gösteren derneklerin çalışmalar neticesinde edindiğimiz verilerden yola çıkarak 2024 yılında 394 kadının katledildiğini, 250’den fazla kadının ise şüpheli ölüme kurban gittiğini görüyoruz. Bunların içerisinde 19 genç kız, anneleriyle birlikte babaları tarafından katledildi! Sayın İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 32 tane kadının koruma altındayken katledildiğini söylemişti. Yasalardan ve korumadan bahsediyoruz ancak 32 kadın koruma altındayken korunamamış! Yani bu alanın tekrar gözden geçirilmesi gerektiği aşikâr.” diye konuştu.
CEZALAR DAHA SERT, KADINLAR DAHA GÜVENDE OLSUN!
Kadına şiddet olaylarında gerekli mercilerin daha caydırıcı cezalar uygulaması gerektiğine dikkat çeken Sudan, “Yasa yürütücülerin yasaları daha sert bir şekilde uygulamasını ve cezaların daha caydırıcı olmasını istiyoruz. Faillerin cesaretlendirici değil de cezanın daha derin etki edeceği bir cezanın uygulanmasını istiyoruz. Bu alana daha hassas çalışıyoruz ve bu sorunun çözülmesi gerektiğini düşünüyoruz çünkü toplumun iyileştirilmesinin kadından geçtiğini inanıyoruz. Çocukları yetiştiren bir annedir ve annenin ruh sağlığı, psikolojisi, eğitim seviyesi, ekonomik özgürlüğü ne kadar sağlam olursa o kadar özgüvenli çocuklar yetiştirmiş olur.” dedi.
‘GELİŞTİRME ÇALIŞMALARINA ÇALIŞAN KADINLARDAN BAŞLANMALI’
Aile Yılı ilan edilen 2025 yılıyla ilgili alınan kararları da eleştiren Sudan, “2024 yılı emekli yılı ilan edilmişti; emeklilerin yüzü gülmedi! 2025 de aile yılı olarak ilan edildi; Allah ailelerimize zeval vermesin! İnşallah bu kez de ailelerimizde bir sıkıntı yaşanmaz.” dedi. Evlenecek gençlere verilecek 150 bin liralık kredinin yetersizliği, çocuk yardım parası olan 5 bin TL’yi ve kadınların doğum sürecinde özlük haklarından mahrum kalmasını da eleştiren Sudan, “Aile kurumunun önemsiyoruz, dolayısıyla kıymet verdiğimiz alanın bu kadar hor görülmemesi gerektiğini düşünüyoruz. 5 bin liralık çocuk yardım parası, bebeğin bez parasını dahi karşılamıyor; gençler ise 150 bin TL’ye ne alacak? Bu rakamların telafi edilmesi bizleri derinden üzüyor. Hem aile kurmaya teşvik ediliyor hem bu alan engelleniyor! Teşvikler ilk olarak çalışma hayatında olan kadınlarımızdan başlayarak diğer alanlarda da beslenmeli. Kadınların kendilerini hür, özgür ifade edebildiği bir Türkiye hayaliyle çıktık bu yola. Parti politikaları kapsamında söylediklerimizi sonuna kadar destekliyor ve önü açılacak yasal yükümlülüklerin arkasındayız!” şeklinde konuştu.