CHP Selçuklu İlçe Başkanı Çobanoğlu, rahmetli dedesi CHP Konya eski Milletvekili Ahmet Çobanoğlu’nu anlattı. Çobanoğlu, dedesi Ahmet Çobanoğlu’nun daha özgür, daha adil, daha demokratik çağdaş bir Türkiye Cumhuriyeti hayaliyle yaşadığını ve bu uğurda yaşamını hem partisine hem örgütüne hem de Konya kamuoyuna adadığını söyledi. İşte Ahmet Çobanoğlu’nu anlatan o söyleşi…
Sizi tanıyabilir miyiz?
Merhabalar ben Ali Naci Çobanoğlu. 1990 Konya doğumluyum. Selçuk Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü mezunu bir iş insanıyım. Ticaret hayatımın yanında, aktif siyasetle uğraşıyorum. Evliyim ve bir kız çocuk babasıyım. 18 yaşıma basar basmaz kendimi aktif siyasetin içerisinde buldum. Partimizin öz gücü olan Gençlik Kolları’nda başlayan siyasi serüvenim Selçuklu İlçe Yöneticiliği, Selçuklu İlçe Sekreterliği ve Selçuklu İlçe Başkanlığı olarak devam etti. 2018 yılından günümüze kadar olan süreçte bugün de dâhil olmak üzere CHP Selçuklu İlçe Başkanlığı görevini yürütmeye devam ediyorum.
Dedeniz Konya eski Milletvekili ve Yazar Ahmet Çobanoğlu’nu anlatabilir misiniz?
Dedem Ahmet Çobanoğlu 1924 doğumlu. 1946 yılında siyasete atılan Ahmet Çobanoğlu Demokrat Parti saflarında siyasete başlıyor. 1955 yılında Demokrat Parti’den belediye meclis üyeliğine seçiliyor ve bu görevini 1960 yılına kadar sürdürüyor ardından da 1958 yılında Cumhuriyet Halk Partisi’ne katılıyor. Konya Cumhuriyet Halk Partisi İl Sekreterliği görevini yürütüyor ve ardından 1977 yılında yine Cumhuriyet Halk Partisi’nden Konya Milletvekili olarak seçiliyor. Rahmetli dedem İngilizce bilen ve dünyanın birçok ülkesine siyasi ve ticari seyahatlerde bulunmuş, lise mezunu evli ve dört çocuk babasıdır. 2020 yılında yakalanmış olduğu hastalıkla birlikte, pandemi döneminde yaşamış olduğu Covid rahatsızlığı sonucunda, 29 Ağustos 2020 sabahında hayata gözlerini yumarak aramızdan ayrıldı.
Dedeniz Ahmet Çobanoğlu’nun hizmetleri hakkında neler söylersiniz?
Rahmetli dedem Konya Başarakavak Kasabası’nda doğmuştur. Ticaret hayatında müteahhitlik, uluslararası taşımacılık ve gazeteciliğin yanı sıra çıkarmış olduğu kitaplar ve yayınlarla birlikte birçok gazetede köşe yazarlığı yapmıştır. Kendisi; 19 Mayıs 1976 yılında yayın hayatına başlayan Konya’nın Sesi Gazetesi’nin sahibiydi. Konya’nın Sesi Gazetesi 19 Mayıs’ta yayın hayatına başlamış ve ilk sayısında amacı ve ilkelerini kamuoyuna “İlkelerimiz” başlığı ile duyurmuştur. Konya’nın Sesi Gazetesi; “Atatürk ilkeleri doğrultusunda, özgürlükçü demokrasinin ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın temel ilkeleri doğrultusunda yayın yapacak; düşünce ve inanç özgürlüğüyle insan haklarının savunucusu olanların yanında yer alacak; toplumsal barışın ve toplumsal bütünlüğünün sağlanması, yerleşmesi ve devamını amaç edinecek; halkın yararına olan her çabayı destekleyecek, Konya ve Konyalı’nın sorunlarına geniş yer verecektir. Bu amaçla hayatına başlıyor.” Yani özet geçmek gerekirse Konya’da yaşayan yurttaşlarımızın sorunlarını dile getiren ve bu sorunlara çözümler üretilmesine bir nevi araç olan, özgürlükçü Atatürkçü ve Cumhuriyetçi bir çizgi ile topluma hizmet etmeyi amaçlamış ve bunu da layıkıyla yerine getirerek Konya basınına katkıda bulunmuştur.
Dedeniz Ahmet Çobanoğlu’nun Konya basınındaki mücadelesi hakkında neler söylersiniz?
Rahmetli dedem aslında daha Konya’nın Sesi Gazetesi kurulmadan önce aktif siyasetin içerisinde yer alıyor. Siyasetle uğraşırken de basının medeniyete ulaşmış ülkelerde demokrasinin vazgeçilmez bir parçası olduğunu ve hatta en büyük denetleme aracı olduğunu sık sık dile getirerek Konya’da da tarafsız ve özgür bir basın varlığının ihtiyacına değinmiştir. Böyle bir açığın giderildiğinde ise Konya demokrasisine katkı sunacağını, denetleme mekanizması olacağını ve aynı zamanda da toplumsal bilinçlenmeyi artırarak yurttaşlarımızın sağlıklı kararlar almasına olanak tanıyacağını her fırsatta dile getirmiş. Dedem 1976 yılında kurmuş olduğu gazeteyle hayallerini gerçekleştirmişken, rahmetli dedemin büyük oğlu, benim ismini gururla taşıdığım rahmetli amcam Ali Naci Çobanoğlu’nu Konya Yabancı Diller Yüksek Okulu çıkışında yaşadığı bıçaklı saldırı sonucunda kaybediyor. Tabi bu saldırı ve amcamın öldürülmesi 80 öncesi yaşanan diğer olaylar gibi başta ulusal basın olmak üzere tüm Türkiye’de ses getiren ve Konya’da da çok büyük yürüyüş ve tepkilere sebebiyet veren vahim bir olay olarak tarihe geçiyor. Vermiş olduğu demokrasi ve özgürlük mücadelesinin bedelini oğlu ile ödeyen rahmetli dedem Ahmet Çobanoğlu, bu olayların ardından yurttaşlarımızdan gelen talep üzerine Cumhuriyet Halk Partisi örgütü ve Konya kamuoyunun desteğiyle 1977 yılında beşinci sıradan Konya milletvekilliğine seçilerek, 12 Eylül 1980 askeri darbesine kadar Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde parlamenter olarak görev yapıyor.
Dedeniz Ahmet Çobanoğlu’nun sizi etkileyen özelliklerinden bahseder misiniz?
Tabi ki oldu. Dedem inanılmaz kitap okuyan bir kişiydi. Okuduğu kitaplardan sürekli notlar alır ve hayran kaldığı kitapları bana okumam için önerirdi. Dönemin Cumhuriyet ve Milliyet gazetelerini günlük okur önemsediği köşe yazılarını kaçırmamam için bana telefon ederek, ‘şu gazetede bu köşe yazısını oku yazıda bahsi geçen konu üzerine bir araya geldiğimizde üzerine konuşacağız’ derdi.
Yani kısacası aramızda kocaman bir nesil farkı bulunmasına rağmen dedem Ahmet Çobanoğlu benim her şeyi rahatlıkla konuşup, sorduğum, tartıştığım tecrübe ve bilgi bankamdı. Okuduğu kitaplar, yaşadığı tecrübeler ve biriktirdiği anılarıyla benim hayata bakış açıma etkisi olmuştur. Her zaman gururla söylerim, iyi ki de olmuştur.
Dedeniz Ahmet Çobanoğlu’nun siyasi mücadelesindeki amacı neydi?
Katkısı büyük. Daha özgür, daha adil, daha demokratik çağdaş bir Türkiye Cumhuriyeti hayaliyle yaşayan ve bu uğurda yaşamını hem partisine, hem örgütüne hem de Konya kamuoyuna adamış ve bunun bedelini cesaretle kurduğu gazetesi ve doğruları yazan kaleminin sonucunda oğlu Ali Naci Çobanoğlu’nun hayatı ile ödeyen bir kişilikten bahsediyoruz. O dönemin insanları bambaşkaymış. Bunu sadece rahmetli dedemle sınırlarsak o dönemin tüm devrimcilerine haksızlık yapmış oluruz. Çünkü ‘1977’ bir ruh ve bir sinerjidir. Bugün 2025 yılındayız ve bugün bile o gün elde edilen başarı ve motivasyonu 1977 ruhu diye anlatıyoruz. Rahmetli dedemin de bu sebeple Konya siyasetine katkısı büyüktür kendisinin, örgütümüzün, basınımızın özgür kalemlerinin, sanatçılarının, aydınların ve o dönem yaşayan tüm yoldaşların gösterdikleri cesarete, verdikleri mücadeleye, karşılığında ödedikleri bedele ve kazandıkları başarıya bugün sadece şapka çıkartılıp önünde saygıyla eğilinir.
Dedeniz Ahmet Çobanoğlu’nun sizi nasihati oldu mu?
Dedemin bana ölene kadar unutmayacağım nasihati üç kelimeden oluşuyor. Dürüstlük, güvenilirlik ve itibardır. Bana ‘hayatının her alanında dürüst ve güvenilir bir insan ol ki insanlar üzerinde her zaman itibarın olsun, eğer itibarlı bir insan olursan siyasette de ticarette de başarı kendiliğinden gelecektir oğlum’ demişti. Bunu sadece siyaset için söylemiyorum eğer olurda bir gün ticari bir sıkıntı dahi yaşar tüm paranı kaybetsen bile toplum nezdinde itibarı olan güvenilir ve dürüst bir insan olarak tanımlanmışsan işte o zaman düştüğün yerden kalkarsın paraya da tekrardan sahip olabilirsin. Ama insanlarda güvenin ve itibarın olmazsa hem ticaret hem siyaset hem de aile hayatında hiçbir başarıyı elde edemeyeceğimi söylemişti. Bu üç kelime benim kılavuzumdur. Hepimizin hataları eksikleri olabilir fakat ben hayatımı dedemden aldığım bu üç kelime üzerine inşa etmeye özen gösteriyorum. Hem ticarette hem siyasette üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirip çalışmaya devam ediyorum. Daha adil daha özgür ve daha demokratik çağdaş bir Türkiye hayaliyle dedem Ahmet Çobanoğlu ve amcam Ali Naci Çobanoğlu’ndan devraldığım bayrağı layıkıyla son nefesimize kadar taşımaya devam edeceğim. Konya Yenigün Gazetesi’ne yakın ilgisinden dolayı teşekkür ederken, başarılarının devamını diliyorum.
