Sosyal medyada alkol kullanan veya müstehcen fotoğraflar paylaşan fenomenlerin profilinde dinle ilgili sohbetler de görür olduk. İşin en üzücü tarafı da biz bunları takip ediyoruz.
Özellikle kafaya başörtüsü takıp pavyonlarda göbek atmak da moda oldu. Sonra neymiş, “Kötü alışkanlıkları olan insanlar din hakkında konuşamaz mı?”
Konuşur, tabi ki konuşur. Ama ben bir insanın profiline girdiğimde 1 gönderi müstehcenlik diğer gönderi din ve ahlak içeriyorsa ve özellikle kafasına başörtü gibi kutsal bir şey örtüp twerk atarsa, ben bu noktada açarım ağzımı, yumarım gözümü!
Ben bu tür davranışların kesinlikle bilinçli yapıldığını düşünüyorum. Sosyal medya hesaplarında alkol masaları paylaşıp sonrasında din sohbetleri veren insanlar, “Bakın alkol içenler de dinine düşkün olabiliyor” deyip kötü alışkanlıkları topluma gayet normal bir şey olarak lanse ediyorlar.
Diğer taraftan tesettür adı altında örtü takıp dansöz gibi göbek atarak video paylaşanlar ise başörtüsünü kötülemekten başka bir amacı gütmüyor.
İşin en kötü tarafı bu tür insanların fenomen olunmasına neden izin veriliyor ve bu insanlar neden bu işten zengin oluyor. Bir de TikTok gibi rezalet olan bir uygulamada bazı akılsızlar bu insanlara para atıyor ya para!
Peki devlet ne yapıyor? Toplumda ahlak elden gidiyor!
Aslına bakarsanız hem devletin hem de insanların hatası var.
Öylesine, “bakın biz denetim yapıyoruz” demek için birkaç kişiyi gözaltına aldılar. Ama neden bu uygulamalarda yapılan ahlaksızlıklar rahatça devam edebiliyor?
Bir parantez açmak isterim ki, insanların özel hayatı beni zerre alakadar etmez. Kim ne yapmak isterse yapsın. Ama kimse yaptığı ahlaksızlığı pazarlayıp benim içinde bulunduğum toplumun huzurunu bozamaz. Kimse gencecik Türk çocuklarının aklını bulandıramaz. Ve kimse yaşayamadığı dini kötüleyemez.
Bakın tekrar söylüyorum. İsteyen istediği hayatı yaşayabilir ama toplumu buna sürükleyemez!
Daha ahlaklı ve TikToksuz günler diliyorum…
