Ligin sekizinci haftasında iç sahada Gaziantepsporu ağırlayan ekibimiz bu zorlu müsabakadan hakeme rağmen alnının akıyla çıkarak son 5 haftada dördüncü galibiyetini aldı. Aldığı bu galibiyetle dördüncü sıradaki yerini koruyan Konyaspor zirve takibini de sürdürdü.

Savunmada kalıp, oyunu tutup, geliştirdiği ender atakların birinde golü bularak puanlar alan rakibimiz karşısında aldığımız bu galibiyet ileriye daha güvenli ve iddialı bakmamızı sağladı

 Sekizinci  hafta itibariyle lig tarihinin en iyi başlangıcını yaptık. Yakalanan bu olumlu hava devam ederse lig sonunda ilk beş takım içerisinde kendimize yer bulabiliriz. Dolayısıyla Avrupa'ya gitme hayalimizi de gerçekleştirebiliriz.

MAÇTAN  NOTLAR

Takımımız maça oldukça etkili başladı. Rakip sahada yaptığımız pres sonucu kaptığımız toplarla etkili ataklar geliştirdik. Henüz maçın üçüncü dakikasında Meha'nın iki defans oyuncusunu senkronize olarak pazara gönderip Bajic'e alda at dediği pası iyi kullanamayan Boşnak futbolcu bizi mutlak bir golden etti. Altı pas içinden Bajic'in vurduğu topta kaleci Karcemerskas yaptığı kurtarışla tabelanın değişmesini engelledi.

İlk 20 dakikanın ardından oyun orta saha mücadelesine döndü. Bu dakikalarda rakip ilk ve tek tehlikeli atağını geliştirdi. Rakibi ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda açıyı iyi kapatan Serkan geriye düşmemizi engelledi. Bu pozisyonda rakibini bırakıp stoperlerin arasına kayan Ömer Ali'nin çok daha dikkatli davranıp, çevre kontrolünü yaparak hamlelerini yapması gerekir.

39. dakikada Bajic'in ayağından kazandığımız gol başlangıcından bitişine kadar belki de sezonun en klas gollerinden. Hani derler ya şiir gibi bir gol. Hem de en güzelinden. Tek paslarla rakibin başını döndüren takımımız son olarak Rangelov'un asisti ve Bajic'in temiz sol vuruşuyla öne geçti.

HAKEM  SAHNEDE

İkinci yarıya da etkili başlayan ekibimize freni karşılaşmanın hakemi Murat Özcan koydu. Antepli oyuncuların her yere düşüşüne pirim veren hakem hem sahadaki futbolcularımızı hem de tribünlerdeki seyircileri çileden çıkardı. Taktir haklarını rakipten yana kullanan Özcan, yine verdiği anlamsız fauller zincirinden sonra kalemizde golü görmemize neden oldu. 51. Dakikada çaprazdan kullanılan serbest vuruşta arka direkte boş kalan daha doğrusu Mehmet Uslu'nun yol verdiği Erdem ayak ucuyla dokunarak skoru eşitledi.  Bir defans oyuncusu bu tarz pozisyonlarda rakibini tribündeki taraftar gibi seyretmemeli.

Anlamış değilim. Bütün maçlarda buna benzer pozisyonları defalarca görüyoruz. Ceza alanı çizgisine bütün futbolcular dizilir, oyuncu serbest vuruşu kullanmaya gelirken hepsi birden kale alanına doğru koşar. Yahu be kardeşim madem geriye koşacaksınız neden ceza alanı çizgisinde sıralanırsınız. Böyle olunca hem ofsaytı bozuyorsunuz hem de kalecinin işini zorlaştırıyorsunuz. Bırak hücum oyuncusu nereye koşarsa koşsun. Sen sabit kal veya birkaç adım öne çık. Rakibin tamamı ofsayta düşer.

Golün rakip adına erken gelmesi aslında bizim için avantaj oldu. Maçın sonlarında yeseydik eğer telafisi olmayabilirdi. Kalan 40 dakika şokun atlatılması ve toparlanmamız için yeterli oldu. Ama hakem verdiği kararlarla takımımıza engel olmaya kalan dakikalarda da devam etti. Ulusal basında yer alan Trabzon galibiyetimizdeki sözde hakem hatalarının tesirinde kalmış gibiydi.

Ama seyirci desteğini arkasına alan Konyaspor'umuz  75. Dakikada Holmen'in ayağından kazandığı golle maçta tekrar öne geçti. Rakipten kaptığı topu Ömer Ali ile hızlı bir biçimde ileriye taşıyan takımımız yine Rangelov'un asisti ve Holmen'in plase vuruşuyla golü buldu.

Kalan dakikalarda farkı açıp rahatlayabilecek pozisyonları da bulduk. Ama son vuruşlardaki yetersizlik nedeni ile başarılı olamadık. Neticede zor bir rakip karşısında alınan 3 puanın sevincini yaşıyoruz. Haftaya yine zorlu bir ekiple Başakşehir ile deplasmanda oynuyoruz. Bizim için çok zor olacağı kesin. Ne kadar zor olursa olsun puan ya da puanlar alacağımıza eminim.

Başakşehir karşısında Konyaspor'umuza sonsuz başarılar diliyorum. Her zaman ve daima KONYASPOR.