Daha önceki yazılarımı takip edenler bilirler, G20 ile ilgili olarak yazılar kaleme almıştım. 5 Eylül 2015 tarihli köşe yazımda, daha çok G20 için kaçırılmaması gereken bir zirve olduğunu ve Türkiye'nin dönem başkanlığında G20'ye eklenen diğer gruplar hakkında bilgi vermeye çalışmıştım. Geçtiğimiz pazartesi günü G20 Antalya sonuç bildirgesi yayınlandı. Sonuç bildirgesinde daha genel yani küresel boyutta görüşler ve önerilerde mutabık kalınmış görünüyor. Dilerseniz kısaca bu sonuçların ne olduğuna bir göz atalım: (Not: Aşağıdaki bilgiler, 17 Kasım 2015 Salı günkü Dünya Gazetesine ait (sayfa 16-17) bilgilerden alıntılanmıştır.)

·      Büyümenin güçlü ve kapsayıcı olması konusuna vurgu,

·      Geçmiş verilen taahhütlerin yerine getirilmesi yönünde beyan,

·      Finansal piyasalardaki riskler ve belirsizliklerin küresel sorunlar oluşturduğu,

·      Sağlam makro ekonomi politikalarının uygulanmaya devam edeceği,

·      G20'nin toplam GSYH büyümesini 2018 yılına kadar yüzde 2 artırması gerekliliği,

·      Büyümenin kapsayıcı olmasını, istihdam yaratmasını ve toplumun tüm kesimlerine fayda sağlamasını temin yönünde kararlılık,

·      Girişimciliğin teşviki, gençlerimizin işgücü piyasasına entegrasyonu teşviki,

·      Uluslar arası emek hareketliliği, yaşlanan nüfus gibi konular hakkındaki sorunlara ilişkin eğilimler,

·      Özel sektör eliyle yapılacak yatırımların ivmelenmesi için uygun ortamlar oluşturma,

·      Kamu-Özel işbirliği modelini daha da geliştirmek,

·      Kapsayıcı Küresel Değer Zincirleri konusuna reel sektörün katılımının özendirilmesi,

·      Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) nün devamlılığına vurgu,

·      Küresel finansal sistemin dayanıklılığının geliştirilmesi için banka ve sigorta kurumlarının işlerliğinin devamının sağlanması,

·      Sistemik risklerin yapısıyla ilgili olarak gölge bankacılığının düzenlenmesi,

·      Vergi sisteminin şeffaflığının sağlanması,

·      Yolsuzlukla Mücadele Eylem Planı'nın etkili şekilde uygulanması,

·      2010 IMF kota ve yönetim reformunun gecikmesine ilişkin kuşku,

·      Güçlendirilmiş müşterek eylem ve pari passu (eşit muamele) kullanımındaki ilerlemeden duyulan memnuniyet,

·      Sürdürülebilir kalkınma için 2016 yılında eylem planı hazırlama,

·      G20 Gıda Güvenliği ve Sürdürülebilir Gıda Sistemleri Eylem Planı'nın onaylanması,

·      Kalkınmada ve yoksulluğun ortadan kaldırılmasında özel sektörün güçlü rolü,

·      G20 Enerji Eylem Planı: Enerjiye erişimde gönüllü işbirliğinin onaylanması,

·      G20 Yenilenebilir Enerji Seçenekleri Listesinin onaylanması,

·      İklim değişikliği ile ilgili Paris İklim Değişikliği Zirvesine olumlu vurgu,

·      Mevcut göç krizinin küresel endişeye neden olduğuna ilişkin vurgu,

·      İnternet ekonomisi ve bilgi sır ve gizliliğine ilişkin teyit,

·      G20 beraberliğine ilişkin vurgu,

Bildirge, daha çok küresel sistemin devamının sağlanması aynı şekilde aksayan kısımların telafisine yönelik bir yol haritası niteliğindedir. Burada şunu da belirtmekte fayda var. Türkiye güzel bir ev sahipliğinde ve yeni oluşumlar ile farklı bir yol haritası oluşturarak yeni dönem başkanı ülke olan Çin'e devretmiştir. Ancak seçimlerin olumsuz etkilerinin yansımalarını da unutmamak gerekir.

Peki, G20'de unutulan konular nelerdi, derseniz; yolsuzluk olmasına rağmen kayıt dışılık konusuna vurgu yoktu, büyümeye vurgu yanında yoksulluk ve gelir dağılımına vurgu yoktu, gençlerin istihdamı yanında gençlerin ekonomi sosyolojisi konusu içinde yer alan meselelere ilişkin vurgu yoktu, sanayi sektörünü yoğun ilgi yanında tarım ve hizmetler sektörlerine ilişkin vurgu yoktu, kalkınmanın ilerlemesinin söylemi yanında beşeri sermayenin bileşenlerine (eğitim, sağlık, nüfus ve demografik konular üzerine) vurgu yoktu, sürdürülebilirlik konusu ele alınmış ancak küresel iklim değişikliğine sadece Paris zirvesi ile sınırlı bir ilave yapılmıştı, sürekli özel sektör vurgusu yanında kamunun obezliğine değinilmemişti, üretime vurgu yanında kalite ve verimlilik ile ilgili bir söylev bulunmamaktaydı!

İyisiyle kötüsüyle Türkiye'nin tanıtımı yapılmıştır. Bu çok önemli bir lobi faaliyetidir. Kazanımlarımız yanında eksiklerimizi görme fırsatımız da olmuştur. Türkiye'nin dünya arenasında kendisini daima iyi ifade etmesi ülkemizin çıkarları açısından önemlidir.

 

Y. Doç. Dr. Bülent Darıcı

[email protected]