Uygur Devletinin kurulması

Uygurlar, Göktürklerin egemenliğinde olan boylardan biridir. 716 yılında Göktürk devletine ilk isyan harekini başlatmışlar, bu hareket Kül Tegin tarafından bastırılmıştır. 744 yılında Bilge Kağan’ın bir bakanı tarafından zehirlemesi II. Göktürk Devletini çöküntüye götürmüştür. Bakanın kendisini kağan ilan etmesi ve ölümünden sonra oğlu Ozmuz’un kağan seçilmesi Göktürklerin tabiiyeti altında bulunan Basmıl, Karluk ve Uygur gibi boyların isyan etmesine sebep olmuştur. Kutluk Bilge Tegin 744 yılında Göktürk Devletini yıkarak Uygur devletini kurmuştur. Kurulduğu topraklar yıllardan beri kadim Türk yurdu olan aynı bölgelerdir.

 744’te Uygur Devleti’nin kurucusu Kutluk Bilge Kağan747’de Başkent Ordu-balık’ta vefat etti. Yerine oğlu Moyen-çor geçti. Bu hükümdar zamanında Uygurlar en kudretli devirlerini yaşadı.  Dokuz Oğuzları, Karlukları ve Basmılları, Türgişleri yeniden hakimiyeti altına alan Hakan, Talas savaşında Çinlilerin yenilmesi üzerine Tarım havzasına tamamen hakim olmuştur. Türk anadan doğma An-lu Şan adlı bir komutan Çinin başkentleri Loyang ve Çangan’ı zapt ederek kendini imparator ilan etmiştir. T’ang İmparatoru Su-tsung’un yardım talebine olumlu cevap veren Moyen-çor 757 yılında çinin başkentlerini geri aldı. Çin yılda 20 bin top ipek vermeyi kabul etti. Hakan imparatorun kızıyla evlendi. Yerine geçen oğlu Böğü Kağan da Çin’le ilgilendi. 762’de Su-tsung’un  ölmü üzerine Çin’e hakim olmayı planlayan Böğü Han’ın ileri harekatını Töles kökenli Çin kumandanı Pu-ku Huai-en önledi. Tibetlilerin saldırısına uğrayan Çin’in kurtarılması için Böğü Han yardıma çağrıldı. Çin’in kurtarılması ile sonuçlanan Lo-yang seferi dönüşünde Hakan Mani dinini kabul etti. Türkler arasında yayılması için dört rahibi de beraberinde götürdü. Bu olay Türk tarihinde bir dönüm noktası olmuştur. Hayvani gıdaları yasaklayan ve savaşçılık ruhunu zayıflatan Maniheizm Türk ülkesinde resmiyet kazandı.(Rene Grousset, Bozkır İmparatorlugu, (Terc: Dr. M. Reşat üzmen), s.128 v.d, Ötüken Neşriyatı. Baskı 1980/İST; kafesoğlu, a.g.e., s.130 vd.)

 Böğü Kağan’ın ölümünden sonra ülke zayıflamış, egemenlik altına aldığı kavimler ayaklanmaya başlamıştır.  Ötüken’de kurulan Uygur Devleti 840’ta Kırgızlar tarafından yıkılmıştır. Ahalisinin büyük bir kısmı Afganistan, Hindistan ve Çin sınırlarına doğru göç etmiştir. Hakan ailesine mensup iki kardeş tarafından idare edilen bu göç kafilesi kendilerine birer kağan seçtiler. Vu-hi Tegin’in bulunduğu grup 841-846 yılında Kan-su’ya gelerek Çin hâkimiyetine girdiler. Pang Tegin idaresindeki Batıya göç eden grup ise Karlukların ve öteki Türk boylarının yurtlarına vardılar ve kendi devletlerini kurdular. Bunlar hâkimiyeti genişletme düşünde olmamış, komşuları ile dostluk ve ticaret ilişkilerini sürdürmeyi tercih etmişlerdir.

Kansu Uygur Devleti

Bir kısım soydaşlarının aşağı yukarı 150 yıldan beri sakin bulunduğu Kan-su bölgesine gelen Uygurlar Çin ile akrabalık kurarak, ticari faaliyetlerde bulunarak hayatlarını devam ettirdiler. 10. Yüzyılın başlarında Çin’de isyanlar başlayınca Kan-su Uygurları bağlı bulundukları ve Merkezi Tun-huang olan Çin askeri bölgesiyle irtibatlarını kestiler. 905 yılında muhtar bir devlet kuran Tun-huang bu devlete Uygurları tabi etmek istemişler, Kan-su’dan gönderilen Türk Tegin ise Tun-huang’ı kuşatarak halkı kralı teslim etmeye zorlamıştı. Bu olaydan sonra bağımsızlığını ilan etti. Çinlilerle dostane bir ilişki kurdu. 940’dan sonra K’i-tangların,  1028’lerde Tangutların, 1226’da Cengiz Han Moğollarının idaresi altına girdi. Kan-su Uygurları daha o sıralardan beri “Sarı Uygurlar” diye bilinen Türk topluluğudur ki hâlâ batı Çin sahasında yaşamaktadırlar.(Kafesoğlu, a.g.e.s.136)

Doğu Türkistan (Turfan)Uygur Devleti

İç Asya’ya doğru göçen Uygurların başında Vu-hi Tegin’nin kardeşi Ngo-nie Tegin bulunmaktadır. Kendisi 13 Uygur kabile birliğinin son hakanı olarak kabul edilmektedir.(846-848).Batıya gelen bu Uygur kolu, Tanrı Dağları, Beş-Balık, Turfan taraflarına yerleşerek 840’ta Ordu Balık’ta istilacılar eliyle öldürülmüş olan Uygur Hakanın yeğeni Mengli’yi “kağan” ilan ettiler.(856).Tibetlilerin hücumuna karşı kendisine müttefik arayan Çin, bu Uygur devletini resmen tanıdı. Tang’lar ismen de olsa kendilerine bağlı ve siyasetlerine uygun bir tutum içinde bulunan Uygur Devletinin, meşru Çin idaresine isyan eden Turfan, Beş-balık askeri valilerini ortadan kaldırarak Hami’ye kadar olan yerleri hâkimiyetleri altına almalarına ses çıkarmadı. Siyasi nüfusu gittikçe artan ve ticaret yolları üzerinde bulunan bu Uygur Devleti, Maniheizmin bölgede yayılmasına da destek oluyordu. Tangların yıkılmasından sonra Tun-huang bölgesini işgal eden Çinli kumandan, muhtar bir devlet kurmuş,” beyaz elbise giyen-gök oğlu lakabını almıştır. Uygurlar, 911’de bu muhtar devleti ortadan kaldırmışlar ve bağımsızlıklarını ilan etmişlerdir.

Doğu Türkistan Uygur Devleti 1209’da Cengiz Han’a bağlandığı zaman, o tarihe kadar Kara Hitaylara tabii durumda olan İduk-kut Barçuk Art-Tegin bulunuyordu. Dokuz Oğuz diye anılan Uygurların siyasi olarak hâkimiyeti bu tarihten itibaren sona erdi. Moğollara tabi olarak 1368 yılına kadar varlıklarını sürdürdüler. Tota- Tanga ve oğulları ile birlikte birçok Uygur Beyleri Moğol idaresinde yüksek idari mevkilerde görev almışlardır. Başta hayvancılık, meyvecilik, dil, yazı olmak üzere Uygur medeni tesirleri Asya’nın doğusunda ve batısında asırlarca hissedilmiştir.(Kafesoğlu, a.g.e, s.136 v.d; Grousset, s.133)