21 Mart Dünya Down Sendromu Günü ve Dünya Şiir Günü... Şiir hakkında yazacak çok bir şey var ama yok. Şiir başka bir dünyadır. Sizi alır götürür; hem de sizin tam istediğiniz yerlere. Can yoldaşınız olur, yol arkadaşınız olur. Bu vesileyle tüm geçmiş ve günümüz şairlerine selam olsun. Bununla birlikte Down Sendromu vesilesiyle aslında genetik hastalıklar konusunda bir kaç satır yazmak isterim.

Bir genetik uzmanı olarak her ne kadar uzun yıllardır laboratuvar ve klinikten uzak kalsam da genetik hastalıklar hep ilgi alanımdadır. Özellikle bunlar içerisinde Down Sendromu ayrı bir yere sahiptir. Ne zaman Down Sendromu konusu olsa aklıma daha annesinin karnında iken kromozomlarını saydığımız bebekler gelir. İşte o zamanlar ne zaman bir fazla ya da bir eksik saysam içim burulurdu. Bu dönemde en sık karşılaştığımız Down Sendromu idi. Down Sendromu'nu bir hatırlatayım önce. Normalde hepimizde 23 çift yani 46 kromozom var.  Down Sendrom'lu kişilerde ise bir fazla kromozom var. 21 numaralı kromozomdan normalde 2 tane varken; 3 tane olması Down Sendromu olarak adlandırılıyor. Peki bu fazla kromozomun sonuçları nedir diye sorarsanız... Çok farklı bedensel sonuçları olsa da en önemli özellikleri çok sevecen çok da güler yüzlü insanlar. Zeka gelişimleri farklı düzeylerde olabiliyor. Bununla birlikte hepsi okula gidip eğitim alabilecek düzeydeler. 

 

Down Sendromu ya da başka bir genetik problem olsun aslında bahsetmek istediğim tıbbi alt yapıları ya da sonuçları değil. Bizim toplum olarak nasıl bir yaklaşımımız olması gerektiği. Bu çocuklar ve ilerideki erişkinler bizlerden bedensel olarak farklı olabilirler. Ancak zaten hepimiz farklı değil miyiz? Önemli olan bu farklılıkların getirdiği çeşitliliği kucaklamak ve hayatlarımızı buna uyumlandırmak. Buradaki en önemli nokta bu bireyleri toplumun içerisinde daha fazla verimli hale getirmek.  O zaman üzerimize düşen bu bireylerin yapabilirliklerini ortaya koyup onlara uygun iş ya da üretme imkanları yaratmak. Bilmeliyiz ki eğer toplum kendinden şu ya da bu şekilde farklı olanlara imkanlar oluşturursa hem daha mutlu bireyler yaratır hem de verimi artırabiliriz. 

Down Sendromlu bireylerde o bir fazla kromozom çok fazla sevgiyle kendini buluyor.  Bizim de o sevgiyi kullanmamız gerekli onları kucaklarken. Esas anahtar bu. Hayat bir kromozom eksik ya da fazla çeşitlilikleriyle güzel. Bunları sorun haline getirmektense çözüm önerileriyle gelmek hayatı daha da güzelleştirecek.