Konya’da 14 yıldır Uzman Klinik Psikolog olarak görev yapan Deniz Akıncı, hayalindeki mesleği yapmanın mutluluğunu yaşadığına dikkat çekti. Çocukluk yıllarından bu yana psikolog olmak dışında başka bir hayalinin olmadığını ifade eden Akıncı, “12 yaşımda babamım çalışma arkadaşı olan psikolog Çiçek abla ile tanışmam meslek seçimimle ilgili karar almamda dönüm noktası oldu. İlerleyen yıllarda okulumuza meslek tanıtımı için gelen psikologları da dinledikçe tüm tercihlerimi psikoloji alanında yaptım. İnsanın okuduğu bölümün öncelikle kendine katkı sağlamasının en önemli husus olduğunu düşünüyorum. Bölümüme başladığımda çok doğru bir karar verdiğimi de anladım” ifadelerini kullandı.
Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
İsmim Deniz Akıncı. Uzman Klinik Psikolog olarak Konya’da 14 yıldır icra ettiğim mesleğimin lisans eğitimini Mersin Üniversitesi Psikoloji bölümünde aldım. Psikoloji eğitimimi tamamladıktan sonra; öncelikle Selçuk Üniversitesi Aile Danışmanlığı alanında yüksek lisans eğitimimi tamamlayarak Uzman Aile Danışmanı ünvanını, daha sonra ise Esenyurt Üniversitesi Klinik Psikoloji alanında yüksek lisans yaparak Uzman Klinik Psikolog unvanlarını almaya hak kazandım. Bunlara ek olarak Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nden Sağlık Bakanlığı onaylı Hipnoz eğitimini tamamlayarak Hipnoterapist unvanını da alarak görevime devam etmekteyim. Bu kadar yoğun eğitim ve çalışma hayatımda eşimin ve iki çocuğumun desteğinin payı elbette ki çok büyük benim için.
İş yerinizden ve şirketinizde bulunduğunuz görevlerden bahseder misiniz? Şu anda göreviniz nedir?
Aldığım eğitimler ile danışanlarımıza en iyi hizmeti sağlayabilmek için, Psikon Sağlık ve Psikolojik Danışmanlık Merkezini kurdum. Konya’nın en büyük psikoloji merkezi olan kurumumuzda; aile danışmanlığı, çift terapileri, bireysel terapi, cinsel terapiler, vajinismus, psikolojik testler çocuk terapisi, kurumsal psikolojik destek gibi farklı alanlarda danışmanlık hizmeti vermekteyiz. Bunlara ek olarak tüm psikolojik problemlerin çözümü için alanında deneyim sahibi ve uzman klinik psikolog meslektaşlarımıza kurumumuzda yer vererek sunduğum hizmeti geliştirdim.19 çalışanımız ile Meram ve Selçuklu da 2 şubemizle psikolojik desteğe ihtiyacı olan bireylere hizmet vermekteyiz.
İş hayatınıza kaç yaşında ve nasıl başladınız?
İş hayatıma 23 yaşımda ve psikoloji alanında özel sektörde başladım. Şu an meslekte 14. Yılımı doldurmaya yaklaşıyorum. İşimi ilk günkü aşk ile heyecan ile sürdürüyorum.
İşiniz hayaliniz miydi; sektöre başlangıcınızın bir hikayesi var mı?
Çocukluk yıllarımdan bu yana psikolog olmak dışında başka bir hayalim olmadı. 12 yaşımda babamım çalışma arkadaşı olan psikolog Çiçek abla ile tanışmam meslek seçimimle ilgili karar almamda dönüm noktası oldu. İlerleyen yıllarda okulumuza meslek tanıtımı için gelen psikologları da dinledikçe tüm tercihlerimi psikoloji alanında yaptım. İnsanın okuduğu bölümün öncelikle kendine katkı sağlamasının en önemli husus olduğunu düşünüyorum. Bölümüme başladığımda çok doğru bir karar verdiğimi de anladım.
İş dünyasına giriş yaptığınız dönemlerde hangi zorlukları yaşadınız? Bu zorlukları aşmak için neler yaptınız?
Özellikle Psikoloji alanının yani psikologların bir meslek yasası olmadığı için, psikoloji alanında yetkin ve etkin olmayan birçok kişinin danışmanlık yaptığına şahit oldum. Bu durum halkın ruh sağlığını derinden etkileyen, meslek hayatına girdiğimde çok daha fazlaca etkilendiğim ama bireysel olarak önüne geçemediğim bir durumdu. Psikoloji alanında etkin ve yetkin tüm eğitimlerini ve yüksek lisansını tamamlamış meslektaşlarımı Psikon çatısı altında toplayarak bu yanlış duruma bir nebze olsun katkıda bulunmak istedim.
Kendinizi geliştirmek için hangi faaliyetleri yürütüyorsunuz\ yürüttünüz?
Eğitimimi tamamladıktan sonra gerçekleştirdiğim çalışmaların tamamı ve yüksek lisans eğitimlerim kendimi geliştirmek ve alanımda daha iyi hizmet sunabilmek içindi. Bunların dışında, yurtdışı ve yurtiçinden farklı üniversitelerden aldığım kırkı aşkın sayıda sertifikaya sahibim ve bu sertifikaların her biri mesleğimle ilgili farklı alanlarda yoluma ışık tutmaktadır. Bu çalışmalarımın tamamına; değişen ve gelişen Psikoloji bilimiyle ben de değişip gelişerek devam edeceğime inanıyorum.
İş dünyasında kadın- erkek arasında koşulların eşit olduğunu düşünüyor musunuz?
Elbette iş dünyasında kadın ve erkek arasında koşulların eşit olmadığını ve erkekler lehine olduğunu açık bir şekilde görmekteyiz. Bu yüzden kurumumuzda koşulların eşit olması hassasiyetini güderek pozitif ayrımcılık yaparak yüzde 80 oranında kadın çalışan ile çalışmaktayız.
Kendinizi iş dünyasında ve çalışma prensibi olarak nasıl tarif edersiniz?
İş dünyasında kendimle rekabet içerisinde strateji geliştirdiğim, kendimi ve kurumumu daha iyiye taşımaya odaklı çalıştığım, aynı zamanda mesleki anlamda legal belirteçlerin yasalar tarafından da korunması için uğraştığım bir pozisyondayım. Çalışma prensibi olarak mükemmeliyetçi olduğumu söyleyebilirim. Mesleğin etik ilkelerine bağlı, çözümcül, adil, objektif bakış açısına sahip, yargılama ve eleştiriden uzak çalışma prensiplerine sahibim.
İş hayatınıza ilk başladığınız zaman ile şu anda sektörünüzde gözlemlediğiniz (olumlu, olumsuz) gözlemler neler?
İnsanların terapiye bakış açısı olumla yönde değiştiğini söyleyebilirim. Psikolojik destek almak insanlar için deli olmakla özdeşleşmiş utanılacak bir durum gibi algılanırken, asıl sorumluluk sahibi insanların terapiye gelen insanlar olduğu yavaş yavaş yerleşti. Psikolojik destek veren merkez sayısı arttı, fakat bu merkezlerde veya bireysel olarak psikoloji alan dışı hizmet veren kişiler çoğaldı. Dolayısıyla ruh sağlığı gibi hassas ve öncelikli toplum sağlığını ilgilendiren bir başlığın etkin ve yetkin olmayan eğitimsiz ellerde daha olumsuz ve kötü sonuçlar doğuran bir tablo ile de karşı karşıyayız.
Kadın olarak sektörünüzde başarılı olmanın verdiği hazzı nasıl tanımlarsınız?
İnsanların kalbine dokunarak iyi hissetmelerine aracı olmak ve bu duruma defalarca tanıklık etmek bir psikolog için en büyük hazdır diye düşünüyorum. Mutlu bir birey mutlu bir aile, mutlu bir aile mutlu bir toplum, mutlu bir toplumda mutlu bir ülke yaratacaktır.
İş hayatınızda gelecekle ilgili hedefleriniz nelerdir? (Hem şirket hem de bireysel anlamda)
Meslek hayatımdaki kazandığım tecrübeleri meslektaşlarımla paylaşmak, dünyada psikoloji alanında hızla ilerleyen bilimsel gelişmeleri daha yakından takip edebilmek istiyorum. Bilim o kadar hızlı ilerliyor ki gelişmeleri yakından takip edebilmek yoğun çalışma hayatında gittikçe zorlaşıyor. Bu yüzden zaman zaman çalışma hayatıma ara verip yeni eğitimlere yönelmek istiyorum. Eğitimli ve tecrübeli meslektaşlarımla birlikte çalışmanın, doğru kişilerle doğru insanları buluşturmanın önemini çalışma hayatımda fazlaca deneyimlediğim için, Psikon Sağlık ve Psikolojik Danışmanlık Şirketinin farklı illerde de ortak hedefleri gerçekleştirmek adına var olması için çalışmalarımı sürdürüyorum
Bir kadın olarak iş dünyasında var olmanın zorlukları neler?
Kadın olarak iş dünyasında olmak hem de başarılı olmak aslında hiç de zor değil. Sadece iş dünyasında kadınlara çalışma imkan ve şartlarında pozitif bir ayrımcılık yapılması gerekliliğini düşünüyorum. Aslında iş dünyasında kadının da var olabileceği başarılı olabileceği gerçeğini iş dünyasının tek temsilin, erkek egemen bir yapı olmadığı erkek ve kadın zihninin birleşiminin iş dünyasını çok daha büyük başarılara taşıyacağını düşünüyorum.
Sektörünüzdeki en büyük sıkıntısı sizce nedir?
Psikoloji meslek yasasının olmaması en büyük sıkıntıdır. Bu durum alan dışı kişilerin danışmanlık adı altında hizmet vermesinin önünü açtığından toplumun ruh sağlığını tehlikeye sokan bir durumdur. Öncelikle ve ivedilikle halledilmesi gereken bir konudur.
Kadın her alanda var olmalı mı, bu konuda tepkiler aldınız mı?
Herkes kadın erkek ayırımı olmadan eğitimi donanımı ve tecrübesi gereğince çalışma hayatının her alanında olabilmeli diye düşünüyorum. Kadın olduğum için iş dünyasında herhangi olumsuz bir tepki ile karşılaşmadım.
Kadınların bazı sektörlerde geri planda kalmalarının sebebi sizce neler?
Erkeklerin o sektöre tamamen hakimmiş gibi bakmaları ve bu bakış açısının sektöre giren kadınlara olumsuz etkileri olsa gerek diye düşünüyorum.
İş hayatının ve günlük hayatın stresini atmak için neler yapıyorsunuz, hobileriniz neler?
Ailemle vakit geçirmek, zamanı sevdiklerimle paylaşmak ve iyi anılar biriktirmek, günlük hayatın stresine karşı en büyük ilacım. Dans etmeyi hobilerimin başında saymak mümkün ve hobimi mesleğimle beraber bütünleştirmek adına dans psikolojisi adına çalışmalar da beni motive eden, stresten uzaklaştıran bir uğraş diyebilirim.
İçinde bulunduğunuz STK’lar var mı?
Tema vakfı ve Adokbel
Teşekkür ederiz.
