Yeniden Refah Partisi (YRP) Konya İl Başkanlığı, yerel basın ile toplantıda buluştu. YRP Konya Milletvekili Ali Yüksel, İl Başkanı Av. Hasan Yel ve parti teşkilat mensuplarının katıldığı toplantıda ekonomik kriz, işsizlik, eğitim, tarım gibi gündeme dair farklı konular konuşuldu. Milletvekili Yüksel, hükumeti eleştirileri doğrultusunda CHP’ye yakın bulunduklarını ancak ne CHP ile bir yakınlıkları ne de AK Parti’ye geçişi gibi bir durumun söz konusu olmadığını belirtti. İktidarın yürüttüğü politikaları eleştiren İl Başkanı Av. Hasan Yel de, ulusal ve Konya’daki sorunlara da dikkat çekti.

Konya teşkilatı tek yürek: “Özgür Özel’in yanındayız”
Konya teşkilatı tek yürek: “Özgür Özel’in yanındayız”
İçeriği Görüntüle

‘SEÇİLDİKTEN SONRA BAŞKAN, ‘ŞEHRİN BAŞKANI’ OLMALI!’

YRP Konya Milletvekili Ali Yüksel, görüş ve düşüncesi her ne olursa olsun, bir belediye başkanının ‘o şehrin başkanı’ olduğunu anımsatarak, halkın siyasi görüşü nedeniyle bir korku yaşamaması gerektiği ifade ederek, bu görüşü partilerinin getireceğini belirtti. Yüksel konuyla ilgili, “İslam, insanların düşüncelerine müdahale olmamıştır ve adil olmayı emretmiştir. Türkiye’de de kendi partisinde olmayanları dışlamak, oy vermeyenleri görevden almak gibi hatalara düşme durumunda olanlar Osmanlı’yı örnek almalı. Bu korkuların yaşanmayacağı idareyi Milli Görüş getirecek. Konyalıların oylarıyla milletvekili seçildim ancak bana oy verilip verilmemesi hiç önemli değil. Hangi parti, düşünce olursa olsun bize gelene elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyoruz. Bir belediye başkanı da kim seçerse seçsin, seçilmişse ‘o şehrin belediye başkanıdır’ sadece kendisini seçenlerin değil!” dedi.

‘KALICI YÜK NE ZAMAN HALKIN SIRTINDAN ALINACAK?’

Gündemde yer alan ÖTV’ye de değinerek, ‘Halkın sırtında kalıcı bir yük olarak bindirilen ve geçici olarak getirilen ÖTV ne zaman halkın sırtından alınacak’ diyen Başkan Yel, “Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre, 2023 yılında 928 Milyar ÖTV tahsilatı yapılmış iken bu oran yüzde 56 artışla 2024’da ÖTV tahsilatı 1.45 Trilyon TL olarak gerçekleşmiştir. 2002-2025 yılları arasında, enflasyon ve kur farkları dikkate alındığında, yaklaşık 3,5 Trilyon TL ÖTV toplandığı tahmin edilmektedir. Hükümetin gündeminde ÖTV’nin kaldırılmasına dair herhangi bir resmi plan bulunmamakta; aksine, devlet bütçesinin dolaylı vergilere bağımlılığı nedeniyle bu verginin devam edeceği öngörülmektedir.” dedi.

ÇİFTÇİ ZORDA, TABAN FİYATLARI HAYAL KIRIKLIĞI!

Zirai don olayı sonrası çiftçinin zorda olduğunu da vurgulayan Yel, “Bahar ayında yaşanan don olayı, meyve üreticilerini zarara uğrattı. Bu sene ağaçlarda ne Ereğli’nin Beyaz Kirazı, ne kayısı, vişne şeftali ne de elma armut var. Tarım Bakanlığı herhangi bir destek takvimi de açıklamadı. Son aylarda gübre fiyatları genel olarak yüzde 10 civarında artarken, özellikle üre ve amonyum nitrat bu dönemde en yüksek artışı aldı. Ulusal Süt Konseyi 1 Ocak tarihinde çiğ sütün litre fiyatını 17.15 TL olarak açıklamıştır. Ancak bugün 1 litre çiğ sütün maliyeti 21 TL’den aşağı değildir. (TÜSEAD) Et ve süt üreticisi ezilmektedir.

o Ziraat ile uğraşan çiftçimizin hali de iyi değildir. Artan Mazot, gübre, işçilik, toprak hazırlık, zirai ilaçlar gibi kalemlerde ciddi yükselişler olmuştur. Artan sulama maliyetleri karşısında açıklanan 2025 yılı buğday taban fiyatı tam bir hayal kırıklığıdır. Gübrede KDV kaldırılmalı, Konya çiftçisi desteklenmelidir.” diye konuştu.

ENFLASYON VE EĞİTİMDEKİ SORUNLARA DEM VURDU!

Enflasyon ve artan zamlarla ilgili de konuşan Yel, zam ve vergilerin halkı ekonomik olarak ezdiğine işaret ederek, hükumetin bu sorunlara derhal çözüm bulması gerektiğini belirtti. İşsizliğin özellikle gençler ve üniversite mezunları arasında alarm verici boyutlarda olduğunu da aktaran Yel, eğitim sistemiyle ilgili de konuştu. Yel, “Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, genç işsizlik oranı yüzde 20’lere yaklaşırken, üniversite mezunları arasında iş bulamayanların oranı her geçen gün artmaktadır. 2023 Yılı TÜİK verilerine göre lisans mezunlarının kayıtlı istihdam oranı yüzde 75,6 olarak gerçekleşmiştir. Yani toplam lisans mezunlarının yüzde 25’i istihdam dışıdır. Bu rakam ise yaklaşık 4 milyon civarında üniversite mezununun işsiz olduğunu göstermektedir. ‘Her ile üniversite’ projesi işsizliğe çare olamamıştır. Ayrıca 28 Şubat Süreci’nin, hasarı en büyük olan icraatlarından birisi, sekiz yıllık kesintisiz eğitim idi. Çünkü bu sisteme geçilirken, eğitim pedagojisinin değil; politik ideolojinin kıstasları esas alınmıştı. Kısa vadede mesleki eğitimi bitiren bu sistemin, uzun vadede artçı sarsıntıları bir süre daha hissedilmeye devam edecek gibi görünmektedir. Mesleki eğitim, sanayi ve üretim odaklı bir ekonominin temel taşıdır; ancak hükümet, meslek liselerine ve teknik eğitime yeterli yatırımı yapmamakta, gençlerimizi iş piyasasının taleplerine uygun becerilerle donatmamaktadır. Bu durum, üniversite mezunlarının işsizlik sorununu daha da derinleştirmektedir.” ifadelerini kullandı.

Muhabir: TÜLİN ŞEKER