Üniversite tercih maratonu sona erdi. Sonuçlar yani üniversiteyi kaza, anlar, Ağustos ayının başında, yani bir hafta 10 gün içerisinde açıklanır. Ondan sonra da hummalı bir kayıt maratonu başlayacak.
Bu süreçte de Konya Yenigün, olarak yanınızda olacağız.
Tabiri caizse; sonuçlarla birlikte, takke düşecek, kel görünecek.
Hemen hemen her yıl şahit olduğumuz bazı gerçekler var. 

Üniversitelerin bazı bölümlerinde ortaya çıkankontenjan açıkları.

Diğer bir durumda, tercih yaptığı halde kayıt yaptırmayan öğrenciler.

Anlayacağınız, binlerce kontenjan boş kalacak.

Bu konu ile ilgili olarak, önlemler alınmaya çalışılıyor. Pekibu önlemler yeterli oluyor mu?
Kesinlikle hayır.

Burada her yapılacak değişiklik tabiri caizse, Yaşa ve Öğren! İle gerçekleşiyor. Ancak söz konusu olan bu ülkenin geleceği gençler. Söz konusu olan, muasır medeniyet seviyesine ulaşacaksak yapılacaklar arasında ilk sırada yer alan bu ülkenin geleceğini şekillendirmesi beklenen Yükseköğretim kurumları.
Peki kaç tane Üniversitemiz bu vizyon ve misyonda hareket ediyor?

Kaç tane üniversitemiz teorik bilgileri tam anlamıyla veriyor? Dersler dolu dolu geçiyor?

Hadi teorik eğitimi bir şekilde verdiniz. Kaç tane üniversitemiz teorik eğitimiyle, uygulama alanlarını birleştiriyor. Öğrencilerini yetiştirebiliyor?

ÖSYM NEDEN BÖYLE YAPIYOR?

Bu yıl Ösym bazı değişikliklere gitti. Sınavsız geçiş sona erdi, Ygs ile 4 yılllık lisans programlarına artık yerleşilmeyecek, Ygs deki 4 yıllık lisans programları Lys ye ilgili puan türlerine çekildi. Aslında bu yıl da tüm tercih sürecinde belirsizlikler vardı. 

Ösym  yukarıda bahsettiğim değişiklikleri, Ocak ayında duyurdu. Bu özellikle Meslek Liseli adayları şok etti.

Sınav sistemlerinde ve sınav içeriklerinde, bu tip değişikliklerin eğitim-öğretim başlamadan önce duyurulması, adayları rahatlatacaktır. Çoğu meslek liseli Ocak ayından sonra Lys çalışmaya kalktı, çoğu da başarılı olamadı. Büyük bir kısmı da bu saatten sonra olmaz diyerek, üstüne düşmedi.

Elbette ki Ösym yetkililerinin gerekçeleri vardır. Ancak değişiklikleri Ocak yerine Temmuz-Ağustos’ ta duyurabilmek o kadar da zor olmasa gerek. Belli bir plan ve program dahilinde işler yürütüldüğünde çok daha güzel şeyler olacak.

MESLEK YÜKSEK OKULLARI
Ülkemizin birçok yerinde, meslek yüksek okulları açıldı. Neredeysekazanılmaması imkansız gibi. Meslek liselerini bitirenler bu yıla kadar sınavsız giriyorlardı. Vakıflara ise barajı aşanların girememe gibi bir sorunları yok. 

Ekonomik durumu iyi olanlar, kolaylıkla 2 yıllık meslek yüksek okullarına giriyor. Neredeyse çoğu üniversitenin meslek yüksek okulunda “hiç”e yakın uygulama dersi alarak ve okulu uzatmadan 2 yılda mezun oluyor bu gençler. Üstüne 4 yıllık bölümlere geçiliyor. Nihayetinde üniversite mezunu olunuyor.

Özellikle vakıf üniversitelerinin daha iyi denetlenmesi gerektiği kanaatindeyim.

Acaba üniversite mezunu olmak bu kadar da kolay olmalı mı?

Peki meslek yüksek okullarında verilen eğitim nitelik olarak ne düzeyde?

Meslek yüksek okullarına giren öğrenciler, nitelik olarak ne düzeyde?

Bu yıl ki alınan kararla; puan artı sınavsız geçiş ile değil, sadece ygs puanlarıyla öğrenci alacak meslek yüksek okulları.

Bir nebze nitelik yönünden iyileşme sağlayacağı kanaatindeyim, bu durumun. Ancak meslek yüksek okullarını daha cazip hale getirmeden, ara elemanları iş sektörüne monte edemeden, meslek yüksek okullarındaki kaliteyi artıramayacağız gibi görünüyor.

ÜNİVERSİTE SONRASI

Peki sevgili genç; üniversite günlerinilaylaylom geçirirsen, üniversiteli günler bittikten sonra ne olacak?

Üniversiteye giden genç, önlisans ya da lisans mezunu olsun, sadece üniversiteden aldığın eğitimle kendini sınırlarsan, kişisel gelişimin ve meslek ile ilgili kendini yetiştirmek için bireysel çaba sarfetmezsen, sahaya inmezsen yani işin uygulama kısmında bulunmazsan, önce yapacağın işin amelesi olmazsan, patronu olamayacaksın maalesef.

Henüz üniversite okurken bunları yapman gerekiyor! Sonrası Allah kerim diyeceksin.

Kendini geliştirmezsen ne olur?
Üniversite okuduğu ve bitirdiği halde işsiz kalan gençler, mezun olduğu alan dışında askari ücretle çalışmak zorunda kalan gençlerden biri olabilirsin.

Özetin özeti: Umudu kaybetmeden, ne olur tüm eğitim-öğretim kademelerinde sadece nicelik yönüne değil nitelik yönüne de odaklanalım!...