Bilindiği üzere iç savaş nedeniyle ülkesinden kaçarak Konya'ya gelen Suriyeliler artık hayatımızın bir parçası oldu. Hemen hemen her mahallede hatta her sokakta bir Suriyeli komşumuz var bizim de artık. Muhacir Suriyeliler'e ensarlık yapmak üzerimizde yükümlülük olsa da korkutan gerçekleri de görmemiz gerekiyor.
*** *** ***
Başlığa bakıldığı zaman belki 'ne alakası' var, denilebilir ama vereceğimiz örneklerden yola çıkarak sizin de hak vereceğinize inanıyorum. Önce biraz geçmişe dönelim ve bir analiz yapalım. Konya sanayisinin kanayan yarası; vasıflı hatta vasıfsız elaman problemidir. Birçok firma neredeyse elamansızlıktan kepenk kapatacak duruma gelmişti. Bu yara her geçen gün büyürken Suriyeliler bir nebze de olsa imdada yetişti. 'İllaki onların da çalışması lazım ki gurbette hayatlarına devam ettirebilsinler' derken bir baktık ki hemen hemen bütün sanayilerde Suriyeli işçilerin önlüğü giydiğini görüverdik.
*** *** ***
İşverenler Konya'daki elemana vereceği paranın 3'te ikisi hatta yarısı kadar maaşla Suriyelileri çalıştırmaya başladı. 'Tabiki çalışsınlar, sapa sağlam adamlar boş durmasın' dedik, 'işçi arayan firmalar için iyi oldu' dedik, 'üretimi artırmada iyi oldu' dedik. Dedik demesine de, biz bunların neler doğurduğunu göremedik.
*** *** ***
Suriyeliler ucuz iş gücü olarak Konya sanayisinin arayıp da bulamadığı meta oldu. Böyle olunca işverenlerin Konya'nın ustalarına, işçilerine ihtiyacı kalmayıverdi. Türkiye'nin ayakkabı sanayinde önemli lokomotiflerinden olan Aykent Sanayii'nden örnek verelim. Suriyeliler'in en yoğun çalıştığı sanayi olan Aykent'te fabrikalar Konyalı ustaları bir bir diskalifiye etmeye başlamış. Aldığı bin 500 TL maaşla evini geçindiren bir sayacı ustası yerine 750 TL'ye Suriyeli çalıştırmaya başlamışlar. Böyle olunca Aykent'te şu an yüzlerce sayası işsiz kalmış durumda. Birçoğu ekmeğini kazanmak için başka sektörlere geçmiş ya da iş arıyor.
*** *** ***
Şimdi anlaşıldı ki su bulanmış. İş gücü ümidiyle gelen Suriyeliler'in ucuz iş gücü olarak metalaştırılması bizim Konya'da, uzun süredir tabanda olan işsizlik grafiğini uyandırmış. Sadece Aykent'te değil Konya'daki birçok kuruluş da aynı durum söz konusu maalesef. Eskiyi götür, yeniyi getir mantığı çok ustanın işini alacak gibi. Bir mesleğe 15 yılını verip ustalaşan ve Suriyeliler sebebiyle işinden çıkartılan bir ustayı paketleme elamanı olarak görmek bize zor geldi. Kim bilir usta ne duruma geldi. Gerçekten vahim bir durum. Bir yarayı kapatalım derken, kronik bir hastalığa neden olduk sanki!