Milli Görüş Hareketi’nin merhum Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın dava arkadaşlarından, Milli Görüş’ün kurucularından, Türkiye siyasetinin önemli isimlerinden Mehmet Recai Kutan, 94 yaşında Hakk’a yürüdü. Dönemin Milli Selamet Partisi’nde (MSP) Genel Başkan Yardımcılığı ve milletvekilliği yapan Kutan, Refah Partisi’nde de kurucu başkan yardımcılığı, milletvekilliği yaparken, dönemin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı olarak da görev aldı. Saadet Partisi’nin de kurucu genel başkanı olan Kutan’ı Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Lütfi Yalman ve Saadet Partisi Konya İl Başkanı Mehmet Demirel anlattı.
MERHUM ERBAKAN’LA BİRLİKTE MÜCADELE ETTİ
1952 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi'nden mezun olduktan sonra Devlet Su İşleri’nde çalışmasının ardından Türk Mühendislik Müşavirlik Anonim Şirketi'ni kuran Merhum Kutan, Milli Selamet Partisi’nde Merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan’la birlikte çalıştı. Milli Görüş Hareketinin temellerinin atıldığı dönemde aynı sahada omuz omuza mücadele eden Kutan ve Erbakan, Refah Partisi’nde de yine birlikte hareket etti. Fazilet Partisi Genel Başkanı ve Saadet Partisi kurucu başkanlığını yürüten Kutan, vefatından önce de Saadet Partisi Yüksek İstişâre Kurulu Üyesi ve Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezinin (ESAM) genel başkanıydı.
10 BUÇUK AY HAPİS YATTI!
Siyasi hayatının yanı sıra ülkenin geleceği için bakanlık döneminde, öncesi ve sonrasında da çalışmalar yürüten Merhum Kutan, MSP Genel Başkan Yardımcılığı görevi esnasında 1980 Darbesi sonrası parti yöneticileriyle birlikte 10 buçuk ay kadar hapis yattı. Kutan, verilen 2 yıllık hapis cezasının Askeri Yargıtay’ın kararı esastan bozmasından beraat ederek çalışmalarına kaldığı yerden devam etti.
DEVLET VE DAVA ADAMIYDI
Çalışmalarında Merhum Mehmet Recai Kutan’la birlikte çalışma fırsatı bulan Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Lütfi Yalman, Kutan’ın manevi, edebi ve siyasi yönleri kuvvetli biri olduğunu; vicdani olarak da insanlığa bir örnek teşkil ettiğini söyledi. Yalman, tüm yönleriyle Kutan’ın bir siyaset ve dava adamı, devletin her kademesinde hizmetleri olmuş bir devlet ve fikir adamı olduğunun altını çizdi.
94 YAŞINA RAĞMEN ZİHNİ AÇIKTI, HERKESİN ABİSİYDİ
Merhum Kutan’ın bir başkandan daha çok herkese bir ‘abi’ gibi yaklaştığını belirten Yalman, “Recai abi, herkesin abisiydi. Uzun yıllar devlete hizmet etmiş; bu haliyle insanların kendisine yakınlık hissederek ‘abi’ diyebildiği biriydi.” diye konuştu. Merhum Kutan’ın 94 yaşına rağmen hiçbir zaman toplantıları kaçırmadığını; kaçırdığında ise nezaket mektubu yolladığını ifade eden Yalman, “Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu’nda geçtiğimiz günlerde yine bir aradaydık. Bu yaşına rağmen zihni hala çok açık ve geçmişteki olayları çok net bir şekilde hatırlayabilen bir insandı.” dedi.
‘DEMİREL’E BARAJLAR KRALI LAKABINI RECAİ ABİ TAKTI’
Merhum Kutan’ın Rahmetli Prof. Dr. Necmettin Erbakan’la da uzun süre bir arada çalıştığını ifade eden Yalman, vefatından kısa bir süre önce Kutan’la geçen anısını da şu ifadelerle aktardı: “Yakın zamanda uçak sanayini Recai hocamla birlikte gezmiştik. Merhum Erbakan hocamın Türk Uçak Sanayii Anonim Ortaklığı’nın (TUSAŞ) temelini attığı yerlerde çalışmaların devam ettiğini görünce çok duygulandı; bazı hatıralarını anlattı. Kendisi de devlete çok büyük hizmetleri olan bir devlet adamıydı. 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’e ‘Barajlar Kralı’ lakabını takılmasına neden olan; Keban Barajı, Oymapınar Barajı ve Hidroelektrik Santralı, Atatürk Barajı’nın yapımında Recai abinin bilgi birikimi ve katkısı var.”
‘EDEBİ YÖNÜ KUVVETLİ, NEZAKET SAHİBİ BİR İNSANDI’
Merhum Kutan’ın nazik ve gönül kırmayı bilmeyen bir kişiliğe sahip olduğunu vurgulayan Yalman, aynı zamanda edebi yönü de kuvvetli olan Kutan hakkında, “Şiirleri olan ve edebi yönü kuvvetli bir insandı, zaten kitabı da vardı. Dolayısıyla her yönüyle bir değerimizi daha kaybettik. Hepimizin başı sağ olsun.” diye konuştu.
SANATA DA OLDUKÇA ÖNEM VERİRDİ
Saadet Partisi Konya İl Başkanı Mehmet Demirel de, Merhum Kutan hakkında konuştu. Kutan’ın davasına sahip çıkan bir dava adamı olmasının yanı sıra sanatıyla da ön plana çıkan bir kişi olduğunu vurgulayan Demirel, “Bize hiç duymadığımız şiirler okurdu. Fotoğraf ve resim konusunda da kendini geliştirmiş bir büyüğümüzdü. Herkese şefkatle davranıp herkesi kucaklardı. Kimsenin aleyhine bir cümle kurmazdı.” şeklinde konuştu.
VEFATINDAN 10 GÜN ÖNCE BİLE SAHADAYDI
Kutan’ın emekli olduktan sonra da köşesine çekilmeyerek her daim insanlığa faydalı işler yaparak meşguliyetinin devam ettiğini bildiren Demirel, “Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) Genel Başkanı olarak emekli olduktan sonra buradaki çalışmalarına yoğunluk verdi. Her zaman sahada, her zaman gücü yettiğince koşturmaya gayret ederdi. Yaşlandığını; yorulup artık çalışmak istemediğini vefatına kadar hiçbir zaman duymadık. Son nefesine kadar insanlığa nasıl faydalı olabileceğini düşündü. Yaklaşık 20 gün öncesinde de bir açılışta bir aradaydık. Allah rahmet eylesin.” diye konuştu.
LAKABI, ‘ERBAKAN HOCA’NIN ALNINDAN ÖPTÜĞÜ BAŞKAN’DI
Millî Görüş Hareketinin en başından beri bayrağı taşıyan Kutan’ın aynı zamanda Saadet Partisi’nin de kurucu genel başkanı olduğunu anımsatan Demirel, “Hiçbir zaman ayrılık düşünmeyerek, ‘Bizim mücadelemiz burada olacak’ diyerek herkesi motive etti. Recai hocamızın bir de ‘Erbakan Hoca’nın Alnından Öptüğü Başkan’ diye lakabı vardı ve bu lakabı çok severdi. Biz de bazen anonslarımızda bu ifadeyi kullanırdık; ondan birçok şey öğrendik. Allah rahmet eylesin.” diye konuştu.