“Teknoloji kulanım kolaylığında çalışma isteksizliği”, işsizliğin günümüzde tanımını sorsalar sanırım buna benzer bir tanım yapmaya çalışırdım.

Ne oluyor bu gençlerimize?

Sanal-gerçek arası bir yerde yaşama bocalamasıyla karşı karşıyalar. Beceri kazandırması beklenen teknoloji, gençlerimizi, beceri yıkımına uğratıyor. Sonunda tek tip iş arama yanılgısı. Güzelim mesleklerimiz öğrenilmeyi beklerken demode kabul edilip düşüncelerimizde sınır dışı muamelesine uğruyorlar.

 Hoppala! Nerden çıktı hocam bu konu, ne güzel görmezden gelme kabullerle yaşayıp duruyorduk.  Sanırım haftalık gelgit sendromu tekrar nüksetti.

O zaman şöyle bir başlayalım bu haftaki hikâyemize. Şimdiki gençleri çok seviyorum. Allah var çok saygılılar. Ama çalışmak için hiç hevesli değiller. Çalışma hayatına gönül verenler istisna, özel sektör deneyimini yaşamadan (Kamu-Memur) sarmalına koşturuyorlar. Biliyorum hayat zor. Peki ya özel çalışma hayatına neden atılmayı hep ikinci planda görüyorlar? Bu konuda durup bir düşünmek gerekli sanırım. Peki, işsizlik ve genç işsizlik rakamları ne diyor bu işe?

İşsizlik tanımlarını hepimiz biliriz. İşsizlik; çalışma istek ve kabiliyetine sahip olan ve mevcut ücret düzeyinde çalışmak isteyip de iş bulamayanların oluşturduğu istihdam düzeyidir. Genç işsizlik; 15-24 yaş aralığı gençlerin işsizliği demek sanırım yanlış olmaz. Aşağıda bunlarla ilgili olduğunu düşündüğüm üç tablo var. Önce bu tablolara bir bakalım, ardından gerekli çıkarımlarımızı yapalım.

Mevsim etkilerinden arındırılmamış temel işgücü göstergeleri, Eylül 2014 (TÜİK)

Yukarıdaki ilk tablomuzda; genç nüfustaki işsizliğimiz, Eylül 2014 itibariyle toplam %19,1, erkeklerde%16,6, kadınlarda %23,8 seviyelerinde olduğu görülüyor. Bu tablo sanırım tek başına çok açıklayıcı olmaz, Bir de yıllar itibariyle genç işsizlik rakamlarımıza bakalım.

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ