Diyanet İşleri Başkanlığı 1986’dan beri, her yıl Ekim ayının ilk haftasını “Camiler Haftası” olarak ilan etmiş ancak 2003 yılından itibaren değerli Din Görevlileri arkadaşlarımızın emek ve gayretlerini de dikkate alarak haftanın ismini  “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” olarak yeniden düzenlemiştir. Bu anlamlı günde bizleri yalnız bırakmayıp teşrif ettiğiniz için teşekkür ediyor, haftanın bütün din görevlilerimize ve insanlığa hayırlar getirmesini temenni ediyorum. İslâm Dini Müslümanlara ve esasen de tüm insanlığa toplumsal olgunluk, yardımlaşma, dayanışma, hoşgörü, birlik ve beraberlik hasletleri kazandırmayı hedefler. Cami bu güzel hasletleri toplu halde daha güzel öğretir. Zira Müslümanlar günde birkaç defa camiye toplanarak aynı ibadeti yerine getirir, aynı duayı okur ve aynı safta dizilirler. Bu tablo onlar arasındaki sınıf, zenginlik, fakirlik, makam, mevki ve şöhret farklılıklarını ortadan kaldırır. Tüm canlılarda, insan toplumu gibi olmasa da bir düzen, bir âhenk ve birliktelik ruhu mevcuttur. Bu husus tüm canlı ve cansızları yaratan Allah’ın kudretinin göstergesidir. Müslümanların kardeşlik, birlik-beraberlik ve dayanışmaları ancak bir araya gelip tanışma ve dertleşmeleriyle mümkündür. Cami ise bu hususu gerçekleştirecek en önemli kurumdur. Cami mü’minleri bir potada toplayarak aralarında çıkacak veya çıkması muhtemel bir çok olumsuzlu ve gidişatı ortadan kaldırır. Toplumun her kesiminden insanın herhangi bir ayırıma gitmeden bir araya geldikleri, kaynaştıkları, aynı heyecanları yaşadıkları, kardeşlik, birlik ve beraberlik duygularının doruk noktasına ulaştığı bu kutsal mekanlar,  İslâm dininde özel bir konuma sahiptir. Hz. Peygamber'den günümüze kadar bu yönünü hep muhafaza etmiştir. Bu hususta Müslümanların üzerine düşen en önemli vazife, camilerin nezîh vasfını, âhengini muhafaza etmek ve onun saygınlığını devam ettirmektir. Caminin bu nezîh rolünü sürdürmesinde Başkanlığımız mensuplarına, başta din görevlilerimize çok önemli görevler düşmektedir. Camilerin öneminden söz ederken, buralarda görev yapan din görevlilerini gözardı edemeyiz. Zira camilerimizin toplumsal dayanışmayı sağlamaları yönünde kendilerinden beklenen fonksiyonları en iyi şekilde gerçekleştirebilmeleri, ancak bilgili, kültürlü ve özverili din görevlilerinin özel çabalarıyla mümkün olabilecektir. Din hizmeti, Allah Rasûlü’nden günümüze kadar kesintisiz yerine getirilmiştir. Hiçbir dönemde din hizmeti askıya alınmamış, devamlılığı sürekli temin edilmiştir.