İslamofobi var, ceza ve ses yok! İslamofobi var, ceza ve ses yok!

Filistin topraklarında Zalim İsrail'in 1948'de bağımsızlığını ilan etmesiyle göç etmek zorunda kalan binlerce Filistinli, o yıllardan buyana Lübnan'da Birleşmiş Milletlerin (BM) belirlediği dar alanlara kurulan kamplarda yaşam mücadelesi veriyor. Elektrik, su, gıda gibi temel insani ihtiyaçlardan yoksun bir şekilde adeta insanlık dramının yaşandığı kamplardaki ağır şartlar, günden güne daha da kötüye gidiyor. Kamplarda yaşam mücadelesi veren Filistinliler her ne kadar seslerini duyurmaya çalışsa da, başta Müslüman ülkeleri olmak üzere tüm dünya bu insani drama ise sessiz kalmayı sürdürüyor. Türkiye’nin bölgede çeşitli yardım faaliyetleri olsa da, yapılan çalışmalar bölge insanı için yeterli olmuyor. Türkiye’nin kendilerine verdiği destekten dolayı teşekkürlerini ileten Filistinliler, aynı hassasiyeti diğer Müslüman ülkelerinin de göstermesini bekliyor. Beyrut’taki kamplarda inceleme ve yardım faaliyetleri yürüten Saadet Partisi (SP) Genel İdare Kurulu (GİK) Üyesi Necati Eroğlu, bölgede tam bir insanlık dramı yaşandığını söyledi.

AĞIR BİR DRAM VAR!

SP, Cansuyu Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği ve Anadolu Gençlik Derneği (AGD) olarak Beyrut’taki kamplara gittiklerini söyleyen Eroğlu, yaşanan insani dramı Yenigün’le paylaştı. Çalışmalar boyunca çok üzücü hadiselerle karşılaştıklarını vurgulayan Eroğlu, şunları kaydetti, “Çok zor şartlarda yaşam mücadelesi veren Filistinliler artık dünyadan da Müslümanlardan da umudunu kesmişler. Şartlar o kadar ağır ki başta kaldıkları ev genelde 15-20 metrekare sanki mağara gibi havasız ve güneş görmüyor. Evlere tüneller gibi yerlerden geçerek ulaşabiliyorsunuz. Suyu olan çok az aile var. Denizin tuzlu suyuyla abdest aldık. O suyu da tankerler parayla veriyor ve ilkel hortumlarla tünel gibi yerlerden ulaştırmaya çalışıyorlar. Yani su sorunu çok büyük. Kamplar hijyenik değil, çöpler adeta sokaklara taşmış durumda. Yeme-içme ihtiyacı yardımlarla giderilmeye çalışılıyor. Sağlık sorunları var. Kimlikleri ve pasaportları yok. Bazılarının Beyrut’un göbeğinde zenginlere gidip bakıcılık yaptıklarını ve 50 dolar ücret aldıklarını söylediler. Yeterince beslenmiyorlar. O kadar sorun yaşıyorlar ki orada tam bir insanlık dramı var. Filistin kamplarında yaklaşık 1 milyon Filistinlinin ve Bangladeş, Suriye gibi ülkelerden gelen insanların olduğu söylediler. Kamplar tam bir mahşer alanı gibi. Suriyelilerin nüfusu 2 milyon civarındaymış. Onların da sorunları çok fazla. Allah yardımcıları olsun, bizlere de şuur ihsan eylesin.”

YARDIM BEKLİYORLAR

Kamplardaki Filistinli yetkililerin beklentilerini ve düşüncelerine de değinen Eroğlu, “Filistinli yetkililerle yaptığımız görüşmelerde, bizden beklentileri olduğunu belirtiyorlar. Mescid-i Aksa’nın hatırına hem Filistin hem de kampları gündemde tutmamızı bekliyorlar. Filistin halkı olarak Türkiye’yi ve Müslümanları çok seviyorlar. Ancak kendilerine olan destek noktasında Müslüman devletlerin politikalarını yeterli görmüyorlar. Türkiye’den başka kendileriyle ilgilenen ülkenin olmadığını söylüyorlar. Türkiye’nin de deprem gibi sıkıntılardan dolayı kendi sorunlarıyla uğraştığını ancak diğer ülkelerin de kendilerini gündemde tutmadığını anlatıyorlar. Bu anlamda sorunlarının daha çok gündeme gelmesini istiyorlar. Bizim Saadet Partisi, Cansuyu Derneği ve Anadolu Gençlik Derneği (AGD) olarak orada olmamıza çok sevindiler. Su, sağlık, gıda, elektrik gibi sorunlarının gündeme gelmesini ve bu sorunların çözülmesini bekliyorlar” ifadelerini kullandı.

 ABDULLAH AKİF SOLAK

Editör: Muhammed Esad Çağla