İş dünyası eleman bulamazken, üniversiteler öğrenci doluyor. Üniversite mezunları iş, iş veren de nitelikli eleman arıyor. Sektör temsilcileri ise Yükseköğretimin yeniden kurgulanmasını öneriyor. Konuyla ilgili düşüncelerini belirten üniversite öğrencisi Ömer Faruk Sivril ise, günümüzde gençlerin çoğunun gelecek kaygısı yaşadığını ve mezun olunca işsiz kalacaklarını düşündüğünü söyledi. Faruk Sivril, “Ülkemizde ekonomik zorluklar yaşandığı ve alım gücü azaldığı için üniversiteli gençler daha mezun olmadan ne yapacağını düşünüyor. Hatta mezun olup çok fazla işsiz kalan gençler var” diye konuştu.
HER NİTELİKLİ İNSANIN ÜNİVERSİTE OKUMASINA GEREK YOK
Öğrencilerin ilgi ve yeteneklerine göre kendilerini geliştirmeleri gerektiğini öne süren Sivril, herkesin üniversite okumak zorunda olmadığına dikkat çekti. Sivril, “Kimisi motor ustası kimisi de berber olmak ister. Bu konuda devlet yatırım yapmalı ve üniversiteli gençleri okullarda oyalamayıp, her önüne geleni üniversiteye almamalı. Böylelikle hem eğitim seviyesi kaliteli olur hem de herkes farklı sektörlerde bulunarak ülkemizde istihdam sağlanır. Mesela günümüzde ‘Halk Eğitimi’ denilen kurumlar var. Bu kurum yetişkin kesimi içerisinde barındırıyor. Ama Halk Eğitimler gençler için de hizmet verse birçok öğrenci meslek sahibi olabilir. Bunun dışında Meslek Liselerine daha çok değer verilmesi lazım. Her nitelikli insanın üniversite okumasına gerek yok. Bize berber, sanayi ustası, marangoz da lazım. Bunu yıllardır söylüyoruz. Ama nedense öğrenciler üniversite okumak zorunda gibi olan davranışlar inatla devam ediyor. Bizim Türk gencimiz üniversite okuyor ama işsiz kalıyor. Bu sefer de sanayi gibi yerlerde mülteciler çalışıyor. Bu döngünün kırılması şart” ifadelerine yer verdi.
İŞSİZ MEZUNLARA DEĞİL, NİTELİKLİ İNSANLARA İHTİYACIMIZ VAR!
Sanayi, tarım, hayvancılık ve berber gibi mesleklere özendirilmesi gerektiğini vurgulayan Sivril, bunu sinemayla yapabileceklerini belirtti. Sivril, “Mesela Avrupa’da bir dönem itfaiye açığı vardı. Bundan dolayı Hollywood’da bir film senaryosunda Dwayne Johnson’a kahraman itfaiyeci rolü verdiler. Bu filmden sonra birçok genç itfaiyeci olmak istedi. Mesleklere bu tür özendirmeler yapılmalı. Ama tam tersine gençlerin hepsi üniversiteye gitsin diye uğraşıyorlar. Özellikle liselerde sık sık belli meslek gruplarından olan kişiler okula çağırılıp gençler bilgilendirilmeli. Bunun dışında devlet insanları yetenek sınavlarına sokabilir. Öğrencinin olmak istediği meslek grubu hakkında onu yetiştirebilir. Ama ne yazık ki ülkemizde bölüm seçme lise 3’üncü sınıfta yapılıyor. Bu çok geç. Bir şeyler ters gidiyor. Bu ülkenin işsiz üniversite mezununa değil, nitelikli insanlara ihtiyacı var” şeklinde konuştu.
AİLELER ÇOCUKLARI ÜNİVERSİTEYE GİTMEDİĞİNDE ÜZÜLÜYOR
Bu konuda toplumun da sorumluluklarının olduğundan bahseden Sivril, işsizlik sorununun çözümü noktasında sadece devletten yardım beklemenin yanlış olacağını savundu. Sivril, “Toplum olarak işsizlik sorununu çözmeye yardım edebiliriz. Bunun ilk adımı aileden başlar. Günümüzde aileler çocukları güzel üniversitelerde okusun, öğretmen, doktor olsun istiyor. Bunun tam tersi olarak bir sanayide usta olmak için çalışmayı düşük seviye olarak görüyorlar. Eğer bu algıyı kırarsak birçok işsizin sorunu çözüme kavuşacaktır” diye kaydetti.
ÜNİVERSİTEYE HER İSTEYEN GİRMEMELİ!
Üniversitelerin kalitesinin düştüğünü dile getiren Sivril, sözlerine son olarak şunları ekledi: “Ailem hep anlatır. Eskiden üniversite diplomasına sahip olmak çok büyük bir nimetmiş. “Benim evladım üniversite mezunu” diyerek komşusuna hava atan çok insan olurmuş. Ama artık bu diplomanın bir önemi kalmadı. Üniversiteye okuma hevesi olan-olmayan herkes giriyor. Herkes üniversiteye girmemeli. Böylelikle hem eğitim kalitesi artar hem de her sektörde istihdam sağlanır.”
TUBA KAYA
