Küçük yaşlardan beri resme ilgisi olan Resim Sanatçısı Melis Elmas, bu ilgisini iler ki yıllarda sanata dönüştürdü. Resim çizmenin hayatında önemli bir yeri olduğuna dikkat çeken Elmas, resimde kendini bulduğunu anlattı. Bodrum’da ise resim sevgisinin duvarlara yansımaya başladığını aktaran Elmas, “Bodrum’un sokaklarını renklendiriyorum. Bir yandan da tasarımı bırakmadım aksesuar tasarlıyorum” diyor.
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Biraz hayat hikâyenizden bahsedebilir misiniz?
Güzel sanatlarda moda ve tekstil tasarımı okudum, ardından da açık öğretimden işletmeye gittim. Kariyerime sanatçı olarak mı beyaz yakalı olarak mı devam edeceğime karar veremediğim bir süreçti, moda tasarımcısı olmak çocukluk hayalimdi, dedem Coco Chanel’in atölye şefiydi sonrasında da taksimde kendi moda evini açtı, o atölyede büyüdüm diyebilirim. Kumaşlar, renkli taşlar bir çocuk olarak beni büyülüyordu. Fakat kendim tekstil camiasına girince sevemedim bir türlü, o yüzden de mali müşavir olmayı hedefleyip bir de işletme okudum. Bir yandan da müşavir defterlerini tutuyordum.
Sanat kariyeriniz nasıl başladı? Sanatla ilgilenmeye nasıl başladınız ve hangi faktörler sizi resim yapmaya yönlendirdi?
Resim benim hayatımda kalem tutmayı başardığım andan itibaren hep vardı, teyzem ünlü bir minyatür ressam. Çocukluğumdan beri resim çizmek benim için yemek yemek kadar doğal gündelik bir şey oldu, ilkokul 1. sınıfı Paris’te okudum ilk kişisel sergim o zaman okulda açılmıştı diyebilirim. İlk defa 1. sınıf öğrenciye sergi açmıştı okulum. Yaşım ilerledikçe de çeşitli sergilere katıldım ama uzun süre resmi bir meslek olarak düşünmedim, özel sektörlerde çalışmanın ruhumu daralttığını anladığımda o zaman bu işi profesyonel olarak yapmaya karar verdim. Duvar resimleri hikayem ise Bodrum’a gelince başladı. Şimdi Bodrum’un sokaklarını renklendiriyorum. Bir yandan da tasarımı bırakmadım aksesuar tasarlıyorum. Şimdi de yeni bir ufuk olabilmesi açısından aksesuar tasarımlarımı ve resim tekniklerimi Youtube kanalımda video çekerek açıklamaya başladım.
Yaratıcı süreciniz hakkında bize biraz bilgi verir misiniz? Bir resmi oluştururken hangi adımları takip edersiniz ve ilhamınız nereden gelir?
Yaratıcı süreç aslında çok geniş bir kavram ne zaman ilham geleceği hiç belli olmuyor, gecenin bir yarısı da kalkıp çizim yapabiliyorum. Bu yüzden bol eskiz çalışmak çok önemli. Daha sonra o eskizler bir fikre, o fikirler de bir resme dönüşüyor. Bu süreçte doğru eleştirilere de açık olmak lazım.
Kendinizi hangi sanatsal tarz veya akıma ait hissediyorsunuz? Bu tercihinizde ne gibi etmenler rol oynadı?
Özellikle portre çalışmayı çok seviyorum, portrede biraz daha realist bir tarzım var diyebilirim, kendimi özellikle bir akıma ait hissedip daraltmayı çerçevemi sevmiyorum, özgür olmayı tercih ediyorum. Özgür olduğu zaman evrilmeye de açık oluyor yaptığım işler.
Sanatınızda hangi konulara odaklanıyorsunuz ve neden bu konuları seçiyorsunuz? İçerik veya tema seçimlerinizdeki düşünsel süreç hakkında konuşabilir misiniz?
Feminist değilim ama özellikle kadınların 2. sınıf görüşmelerine karşı büyük bir tepkim var o yüzden kadın portresi kadın figürleri benim odak noktam diyebiliriz. Ama duvar resimleri de yaptığım için müşterimin isteklerine özel tasarım da yapıyorum. Müşterimden anahtar kelimeleri aldıktan sonra o doğrultuda gözümde şekiller evrilmeye başlıyor.
Kullandığınız malzemeler ve tekniğiniz hakkında bize bilgi verebilir misiniz? Neden bu belirli malzemeleri ve tekniği tercih ediyorsunuz?
Malzeme konusunda mümkün olduğunca çok yönlü olmaya çalışıyorum, en keyif aldığım teknik yağlı boya olsa da, gördüğüm her malzemeyi çok merak ediyorum hepsini mutlaka denemeye, bilmediğim teknikleri de öğrenmeye gayret ediyorum.
Çalışmalarınızda hangi duygusal veya anlamsal mesajları iletmeyi amaçlıyorsunuz?
Kadınların başkaldırısı.
İzleyicilerinizin çalışmalarınızı nasıl algılamasını umuyorsunuz?
Başarı olarak mı addedilir bilmiyorum ama müşterilerimin memnuniyetleri iletmeleri beni çok mutlu ediyor, istisnasız benimle iletişim kuran her sanatseverle memnun ayrıldık. Bunun iki sebebi olduğunu düşünüyorum hem yaptığım işin kalitesi hem de iletişim.
Kariyerinizde en çok hangi başarıya veya deneyime sahip olduğunuzdan bahsedebilir misiniz? Bu başarıya ulaşmanızı sağlayan faktörler nelerdi?
Biz sanatçılar hayal kurmayı severiz zaten her adımımızın arkasında mutlaka bir hayal yatar. Ama bu hayalleri küçük görüp başaramazsın diyen insanlar da çok olur. Bazen bu durum beni de motive eder bazen de bu durumdan daha körüklenip daha güçlü adımlar atarım. Başarsam da başaramasam da adım atarak çıkıyorum zorluklardan.
Yaratıcı sürecinizde ilhamınızı canlı tutmak için neler yapıyorsunuz? Sanatçı bloğuyla nasıl başa çıkıyorsunuz?
Bilmiyorum bazen bir daha hiç ilham gelmeyecekmiş gibi hissediyorum bazen de beynimin içinden binlerce yeni fikir geçiyor. Canlı tutmak için durmamak lazım.
Genç sanatçılara veya resim yapmayı sevenlere ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz? Onlara nasıl ilham verebilir veya sanatsal yolculuklarında yardımcı olabiliriz?
Adım atmaktan, başarısız olmaktan korkmamalarını tavsiye ederim, başladığın zaman eğer yeteneğin varsa mutlaka devamı gelecektir. Zaman zaman tıkanmalar olabilir ama durmazsan onları da aşarsın.
