Üç gün önceki maçtan dersler çıkarmasını umduğumuz teknik heyetimizin, çıkaracağı kadroyu merak ediyorduk.  Gökhan Töre yok, Volkan Şen yok yerlerine Şener ve Oğuzhan var. Ozan Tufan orta sahaya gelmiş ve Selçuk ile ikili olmuş. Oğuzhan, Burak'ın hemen arkasında, Şener de sağ savunma pozisyonunda.

Birbirinden korkan iki boksörün guardlarını almış deneme vuruşlarını gördük ilk 6-7 dakikada! Hollanda'nın sağdan cılız bir atağı ve peşi sıra çok güzel hazırlanmış bir gol. Burak kendini tutan stoperi diğer stoperin yanına götürüyor, boşluğa Oğuzhan'ın doğru koşusu, Arda'nın zamanlaması ve şiddeti müthiş ayarlanmış pası, daha bitmedi, gole dikkat edelim Oğuzhan'ın ilk kontrolü topu sağa çekişi savunma oyuncusundan kurtuluşu ve kaleciyi çaresiz bırakan (bilardoda ki pike ) vuruşu.   1-0

 Golden sonra daha dikkatli bir Türk Milli Takımı var sahada, dengeli doğru pozisyon alan bir takım. Top  Hollanda Milli Takımına geçtiğinde topun arkasına geçen ve kendi  II. Bölgesinde 10 kişi ile çoğalan takım rakibin gol yollarını da tıkadı. Bu arada Burak'dan  savunma yapmasını istemedi Fatih Hoca atılan uzun toplara koşacak enerjisi olsun dedi. Savunmada ondan vazgeçti.

20. Dakikadan sonra Hollanda Milli Takımının özellikle merkezinden sağ ve sol savunma oyuncularımızın arkasına attığı 40-50 metrelik uzun paslarını gördük! Amaç kanat oyuncusu ile bekleri  1:1 oynatıp içeriye topu atmaktı ve bunu zaman zaman 7 numaralı oyuncuları Memphis Depay ile başardılar.

27. Dakikada ise maçın bütün geleceği belli oldu. Arda rakibin birinci bölgesinde taç atışında arkadaşlarından baskı istedi. Hollandalı oyuncunun yanlış top kontrolünü takip eden Arda topu kaptı sürdü, vurdu  kaleci yedi  2-0.

Oyun 2-0 'dan sonra oyun öyle bir alana sıkıştı ki,  orta saha çizgisi ile ceza alanımız arasında 20 oyuncuyu gördük. Bu kadar kalabalıkta Hollanda Milli Takımında iş yapacak çok az oyuncu vardı ve herşey bizim istediğimiz gibi oldu. Hakan Çalhanoğlu, Arda ve Oğuzhan'ın oyun yapıları pek savunmayı sevmediğinden ayrıca ön libero pozisyonunda oynayan Ozan ve Selçuk'un bek kademelerine zamanında yetişmemelerinden Hollanda Şener'in bölgesini Memphis Depay (7) ve Sneider (10) zorladılar... Ceza alanına ortalar yaptılar şut atmaya çalıştılar ama dikkatli gözüken savunma ve kalecimiz hata yapmadan devreyi bitirdi.

II. Devre değişiklik yapmasını beklediğimiz Hollanda oyundan bir bek oyuncusunu çıkararak orta saha özellikli bir oyuncuyu (forvet arkası ve kanat oynayan) 18 Wijnaldum'u dahil etti.. Değişik bir yapıya büründü 3+4+3 görüntüsü ile ceza alanı içini kalabalıklaştırdı.. Bu değişiklik meyvasını 49. Dakikada verdi  7 Depay'ın ortasına 18 Wijnaldum'un  omuz-kafa vuruşu auta gitti. Bu bize şu uyarıyı yaptı paylaşımlarda daha dikkatli olmalıyız. Özellikle ters kademelerde beklerimiz daha içerde pozisyon alarak sürpriz giriş çıkışları engellemesi gerekiyordu artık.

Ancak özellikle savunmadan ve savunma önünden uzun attığımız toplar duvara çarpıp dönüyordu ve önlem almamız gerekiyordu.. Belli ki devre arasında Fatih Hoca ile Arda arasında sakatlığı konusunda bir konuşma geçmiş ve 10-15 dk denenmesine karar verilmiş, Arda 58. Dakikada oyundan çıkınca herkesin aklına acaba bundan sonra ne olur,  topu önde kim tutar soruları geldi.. Oyuna Volkan Şen'in girmesi ve bir önceki maçtan kendini borçlu hissetmesi  oyunun bu kanattaki savunma ve hücum boyunu uzattı..  Ama asıl doğru değişikliği bence Fatih Hoca 65. Dakikada yaptı çünkü Çalhanoğlu oyundan çıkınca saha içi yerleşimi de değişti ve yerinin orijinal oyuncusu olan Mehmet TOPAL oyuna girdi. Stoperlerin önünde doğru pozisyon aldı, beklere zamanlaması iyi yardımlar götürdü, belki klasik olacak ama savunmayı 5'leyerek sigorta oldu.. Ozan forvet arkasına, Oğuzhan sağ kenara, Volkan Şen sol kenara gelerek daha dengeli bir takım hüviyetine büründü. Yorulan Oğuzhan yerini Olcay Şahan'a bıraktı yorulan ve aktiviteleri azalan 7 Depay'a alan kalmadı.

Hollanda da bu arada boş durmadı ve De Jong'u oyuna alarak kaleye yakın çift forvetle oynamaya başladı.   Amaçları bu çift forvetle stoperleri kaleye yaklaştırmak önlerinde  oluşabilecek alanlara 7 Depay, 10 Sneijder ve  18 Wijnaldum topla sokmak, şut girişimlerinde bulunmak ve fauller ile tehlikeli olmaktı  bunu birkaç kez denedilerse de, pozisyonlar savunmamıza ya da  kalecimiz Volkan'a takıldı.

86. Dakikaya kadar savunma zincirini hiç bozmayan Caner ve Şener'i ofansif olarak hiç düşünmeyen ve kullanmayan Milli Takımımız biraz da doğaçlama  gelişen atakta Caner'in inatçı koşusu gücünün bittiği yerde faul karışık topu kazanması asisti ve Burak'ın golü skoru tayin etti.

Milli Takımımızda göze batan oyuncularımız vardı, Şener kanadın da oynayan 7 Depay ile iyi mücadele etti. Hakan Balta bana göre yine sahanın en iyisiydi, yanında oynayan Serdar Aziz ilk maça göre daha bir toparlanmış gözüktü, Caner maçın başında yaptığı bir hatanın dışında göz doldurdu.. Selçuk bu takım içinde Sneijder'i en iyi tanıyan oyuncu olduğundan görev bölgesinde hemen hiç oynatmadı, Ozan ön liberoda iyi ama önde forvet arkasında daha iyi gözüktü!  Arda skora etki eden baş aktördü, maçı 1 asist ve 1 golle tamamladı maçın adamı oldu..  Bugün Burak ve Oğuzhan idare etti, sonradan oyuna giren oyuncularda nefes olarak takımımıza çok katkıda bulundu! Kalecimiz Volkan'ın performansı tartışılıyordu ama bugün özellikle yan toplardaki zamanlaması ve tutuşları ile göz doldurdu.

Sonuca bakarsak nasıl oynadık ve 3-0 kazandık diye sorabilirsiniz!  Biz hafta içinden biraz daha dikkatli oynadık,  dengeli bir takımla sahaya çıktık ve ilk girdiğimiz pozisyonu gole çevirdik! İstediğimiz sonucu oyunun temposunu çok yükseltmeden aldık. Hollanda Milli Takımında ise tempoyu yükseltecek oyuncu sayısı çok azdı, en büyük silahını sakat olarak getirmemişti! İşin ilginç tarafı Hollanda'nın yenilenen jenerasyonunda kaliteli oyuncu sayısının azlığı dikkatimizi çekti, 7 numaralı oyuncu Memphis Depay dışında diğer oyuncular sıradan gözüktü!  Sneijder ve Van Persie zaten bizim ligimizde oynuyor ve onlarda 30'lu yaşlarda artık. Bizim takımımızda ise 25-26 yaş ve altında 7-8 oyuncu yer alıyor! Biz yakın gelecekte daha başarılı olacağız gibi gözüküyor.

Muhteşem stadımızın ve seyircimizin  herkesi etkilediği  bir gerçek! Tescil edilmiştir ki KONYA TORKU ARENA  Türkiye'nin En İyi Seyircisine ve ambiyansına sahip stadıdır. Futbol Federasyonumuz İstanbul Medyasının etkisinde kalmazsa bundan böyle sık sık Konya'ya maç verecektir diye düşünüyorum.