Konya Jeoloji Mühendisleri Odası tarafından Jeoloji Gecesi, Emek Ödülleri ve İftar Programı gerçekleştirildi. Programa; AK Parti Konya Milletvekili Meryem Göka, CHP Konya Milletvekili Barış Bektaş, CHP Konya İl Başkanı Bekir Yaman, Deva Partisi Konya Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Seyit Karaca, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Meslek Odaları Başkanları ve Üyeleri, akademisyenler ile birçok davetli katıldı.

Tek ses, tek yürek oldular! Tek ses, tek yürek oldular!

Hkhkhl

JEOLOJİ BİRÇOK MÜHENDİSLİK DALININ TEMEL TAŞIDIR

İftar programında konuşan Jeoloji Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Şükrü Arslan, jeolojinin birçok mühendislik dalının temel taşı olduğunu belirterek yer biliminin bir standardı, kalıbı ve çerçevesinin bulunmadığını kaydetti. Usta çırak ilişkisinin en çok ihtiyaç duyulduğu mühendislik dalının jeoloji olduğunu dile getiren Şükrü Arslan, “Jeoloji Mühendisliği, ustaların yeni meslektaşlarına tecrübelerini aktardığı üniversite eğitiminin üzerine tecrübe katarak kendilerini yetiştirdiği bir meslek. Hatırı sayılır bir tecrübe kazanmış ve ustalaşmış meslektaşlarımı tebrik ediyor, bundan sonraki mesleki yaşantılarında da katkı vermeye devam etmelerini temenni ediyorum” diye konuştu.

Klhoıjjış

ÜLKEMİZDE ÇÖZÜLMEYİ BEKLEYEN BAZI SORUNLAR VAR

Afetlerin temelinde jeoloji olduğunu ifade eden Şükrü Arslan, ülke olarak afete dirençli şehirlerin kurulması için jeolojinin bu işin merkezine yerleştirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Arslan, “Son yıllarda yaşadığımız afetlere baktığımızda; İklim değişikliği ve küresel ısınmadan kaynaklı yaşanan su taşkınları topografya yapısının düzgün okunamamasından kaynaklanıyor. Geçen yıl yaşadığımız, hepimizi derinden yaralayan, ülkemizi yasa boğan Asrın Felaketi dediğimiz Maraş-Elbistan depremi ise, zemin parametrelerinin dikkatli okunamamasından kaynaklı oluşan büyük ve yıkıcı etkiye sahip oldu. Yine iklim değişikliği ve küresel ısınmadan kaynaklı yaşanan, İç Anadolu başta olmak üzere kendi coğrafyamızda Konya Kapalı Havzasında son yıllarda baş gösteren ve ileriki yıllarda bu bölgenin önemli afet problemlerinden birisi olma potansiyeline sahip olan yüzeyde oluşan yarıklar ve obruklar tehlike arz ediyor. Konya Kapalı Havzasının bir diğer büyük kronik sorunu da yeraltı sularının aşırı ve kontrolsüz kullanımı” diye söyledi.

SORUMLULUĞUMUZ BÜYÜK

Konya’nın bu kışı kurak geçirdiğine değinen Arslan, bunun karşılığı olarak yeraltı suyunun daha da acımasızca kullanılacağını öne sürdü. Arslan, Konya Kapalı Havzasının büyük bir çöl olma yolunda hızla ilerlediğine dikkat çekerek sözlerine son olarak şunları ekledi, “Çok geç olmadan, yeraltı suyumuz bitmeden, 2012 yılında yasalaşan ama yürürlüğe girmeyen OSOS yasasının biran evvel yürürlüğe girmesi ve kayıt dışı kuyuların kayıt altına alınarak aşırılıktan uzak kontrollü su tüketimine geçilmesi gerekiyor. Daha sayacağımız birçok afet türünü yönetmek ve başarılı olmak istiyorsak merkeze jeolojiyi koymalıyız. Bizlere de büyük sorumluluklar düşüyor. Afete dirençli şehirler noktasında bulunduğumuz konumda yapacağımız mesleki faaliyetlerin ağırlığının bilincinde, güvenli yaşam alanları oluşturmada tereddütsüz ve güvenilir çalışmalar yürütmeliyiz.”

Ljjljşjş

Programın sonunda ‘Emek Ödülleri’ sahiplerine takdim edildi.

TUBA KAYA

Editör: Tuba Kaya