KADINLAR GÜNÜNDE KADIN KAHRAMANLARIMIZ

8 Mart Dünya Kadınlar Günü. Ülkemizde bazı kadınlara şiddet uygulansa da bunun önüne maalesef geçilememektedir. İstediğiniz kadar kadını koruyucu tedbirler alın, kanun çıkarın. Gençlerin kalbine sevgi ve merhameti yerleştirmedikten sonra şiddetin önüne geçemezsiniz. Bunun tek yolu eğitimden, gençlerimizi bilinçlendirmekten geçmektedir.

Bazı aksaklıklar olsa da ülkemizde kadınlar çalışma hayatının her dalında varlık gösterebilmektedir. Ücretleri, çalışma şartları belki istenilen seviyede olmayabilir.  Fakat Türklerin tarih sahnesine çıktığı andan itibaren kadına öyle değerler verilmiştir ki bu hakları modern Avrupa bu gün bile kadına verememiştir. 

Türk toplumunda kadın saygın bir konumdadır. Evinde ana, eşinin yoldaşı, onunla omuz omuza çalışan, ailesinin en büyük destekçisi. İdareci olarak kadın hakanın yardımcısıdır. Elçileri kabul ediyor, alınacak kararları müşterek alıyorlar. Sakalarda Persleri dize getiren Tomris Han, yine en büyük kadın kahramanımız ve yöneticimizdir. Hunlarda ve Köktürklerden bize intikal eden belgelerde, “Han ve Hatun buyuruyor ki” ibaresi mevcuttur. Sultanın eşinin ayrıca veziri, muhasebecisi ve divanı bulunmaktadır. Büyük Selçuklularda Melihşah'ın hanımı Terken Hatun'un kendine ait divanı, hazinesi ve ordusu vardır. Tuğrul Bey'in hanımı Altuncan Türkân Hatun, büyük bir idarecidir. Tuğrul Bey bir kalede tam kuşatılmışken ordusunun başına geçip eşini esir edilmekten kurtarmıştır.

Bu gün bizler rahat bir ortamda, güvenli bir durumda çalışabiliyorsak geçmişte erkeğiyle birlikte omuz omuza çalışan, savaşta ve barışta yek bir vücut oluşturan analarımıza, ninelerimize çok şey borçluyuz. Kadınlar gününde, tüm insanlığa emsal teşkil eden, vatan savunmasında hiç tereddüt etmeden eline silahı alıp cepheye koşan, cephede askerlerimize yemek yapan, yaralarını tımar eden, onlara silah ve mermi taşıyan kahraman kadınlarımızdan bahsetmek istiyorum.

I.Dünya savaşından sonra İzmir'in Yunanlılar tarafından işgalini protesto etmek için İstanbul'da mitingler düzenlenmiştir. Fatih Mitingi'nde Meliha ve Halide Hanım, Sultan Ahmet Mitinginde Halide Edip, kuvvetli bir nutuk çekerek milli heyecanı galeyana getirmişlerdir. Halide Hanım, Millî Mücadele başlar başlamaz Anadolu'ya geçmiş ve cephede düşmana karşı bizzat savaşmıştır. Üsküdar Mitingi'nde Sabahat Hanım ve Naciye Hanım, Kadıköy Mitinginde Münevver Hanım, kürsüye çıkarak İzmir'in işgalini protesto etmişler ve olayı lanetlemişlerdir.  Darülfünun ve Sultan Ahmet Mitingi yurt çapında büyük yankı uyandırmıştır. Kastamonu, Niğde, Sivas v.s vilayetlerde Müdafaa-ı Hukuk Cemiyetinin Kadın Kolları teşkil edilmiş ve yurt savunmasında gerekli olan vazifeleri icra etmişlerdir.

KADIN KAHRAMANLARIMIZ *

NENE HATUN

1878-79 Osmanlı Rus harbinde Ruslar doğudan Osmanlı topraklarına saldırarak Erzurum'a dayanır. Aziziye Tabyaları düşmek üzeredir. Erkekler Erzurum'un boşaltılması için şehre haber gönderirleri. Bu tahliyeye karşı çıkan yiğit bir Türk anası vardı: Nene Hatun. Nene Hatun, iki aylık bebeğini öper, onu emzirip Allah'a emanet ederek eline aldığı balta, bıçakla sokağa fırlar. Tüm kadınları ev ev dolaşarak cepheye davet eder. O ara Aziziye Cephesi, Ruslar tarafından aşılmış, şehrin içinde göğüs göğse süngü savaşları başlamıştı. Nene Hatun ve hanımlar var gücüyle saldırıp Türk askerlerine moral vermişler, el birliğiyle düşmanı Erzurum'dan çıkarmışlardır. 

Nene Hatun, savaş sonrası bağlanan gazilik maaşını kabul etmemiş, “Ben ne yaptıysam vatanın için yaptım. Şimdi olsa gene aynı şeyi yaparım.” demiştir.

KARA FATMA

Tarihimize Doksan Üç Harbi olarak geçen1878-79 Osmanlı -Rus savaşının en canlı ve renkli simalarından biri de Malatyalı Fatma Hanım'dır. Kara Fatma, Malatya'ya bağlı Aladağ köyündendir.  Zayıf ve orta boylu olup, rengi esmer, gözleri ve kaşları siyahtır. Kıyafeti aynı erkek kıyafeti gibidir.

Rus orduları Aziziye'yi muhasara ettiği zaman, Kara Fatma maiyetine topladığı kadın kızlarla Ruslara karşı destanlar yazmıştır.

FATMA SEHER HANIM

Fatma Seher Hanım, Erzurumlu Yusuf Ağa'nın kızıdır. İzmit karargâh kumandanı Seher Hanım, bir binbaşının eşi ve eşiyle birlikte Cihan Harbi'nde Edirne'de, Yanıkkışla'da çarpışmış, mütarekeden sonra eşinin vefatı üzerine Erzurum'a dönmüş. Adana, Dinar, Afyon, Nazilli, Sarayköy ve Tire'de düşmanlarla çarpışmıştır. Fatma Seher Hanım, Kocaeli Gurubuna bağlı Mürettep Süvari Livası emrindeki millî müfrezelerden birinde çalışmıştır. Askerde rütbesi mülazımlıktır.

SÜREYYA SÜLÜN HANIM

Süreyya Sülün Hanım Van doğumludur. Babası dâhili karışıklıkta şehit olmuştur. Üç kardeşiyle birlikte kurtuluş savaşına katılmıştır. Van'da ve Iğdır'da Ruslara karşı çetin savaşlar yapmıştır. Yanında üç kardeşi şehit düşmesine rağmen yılmamış, Millî Mücadeledeki davasına devam etmiş, Ziverbey Taburuna ilhak ederek Erzurum'a dönmüştür.

BİNBAŞI AYŞE

Cihan Harbi'nde, Kafkas Cephesinde yaralanarak ölen kocasının intikamını almaya yemin eden Ayşe Hanım, İzmir'in Yunanlılar tarafından işgalini müteakip orduya katılır ve binbaşılığa kadar yükselir. Birçok defa yaralanır. Sakarya Savaşı'nda sol kasığından piyade mermisiyle yaralanır. Büyük Taarruz'da, Ahur dağlarından düşmanın gerisine sarkmakla görevlendirilir. İzmir'e ilk girenler arasında o da vardır.

KÜÇÜK NEZAHAT

Milli Mücadele'de 12 yaşlarında olan Nezahat, babası 70. Alay kumandanı Hafız Halid Bey'in yanında birçok cephede savaşmıştır. Gediz Muharebelerinde geri çekilen ordunun önüne geçerek, “durun nere çekiliyorsunuz” diyerek orduyu cesaretlendirmesi çok meşhurdur. 30 Ocak 1921'de Meclis tarafından kendisine İstiklal Madalyası tevdi edilmiştir.

İstiklal Savaşı kadın kahramanlarımız o kadar fazla ki bu gazete sütunlarına daha fazla yazamayacağız. Şimdilik diğer kahraman kadınlarımızın adlarını vermekle yetineceğiz. Bunlar: Kılavuz Hatice (Düşmanı yanıltarak onları, Türk askerlerinin çok yoğun olduğu bir bölgeye gönderir.), Kavaklıdereli Köylü Fatma, Ayşe! Rusların baskınına uğrayan Ayşe'nin, namusunu kurtarmak için düşmanın yemeğine zehir katması, aynı yemekten kendisi, kayınvalidesi ve çocuklarının da yemek mecburiyetinde olduklarından seve seve ölüme gitmeleri! Daha niceleri! Saymakla bitmez. Bütün bunlar Türk kadınlarının ne kadar ulvî değerlere sahip olduğunu gösterir. 

Kadınlar gününde Tüm kadınların kadınlar gününü kutlarken, bize bu günleri hediye eden kahraman kadınlarımızı da hayırla yâd ediyorum ve Allah'tan rahmet diliyorum. Allah cümlesinden razı olsun. 

Bu hafta Konya Türk Ocağı'nda “Kırım krizi ve Türk Dünyası” konuşulacak. Konuşmacı Hacettepe Uluslar arası İlişkiler Bölümü Başkan Yardımcısı Dr. Anar Somuncuoğlu.

*Kaynak: Aynur Mısırlıoğlu. Kuvayı- Milliyenin Kadın kahramanları.