Konya, futbol şöleniyle dolu bir haftayı geride bıraktı...

3 Eylül tarihinde Letonya ile başlayan şölen dün akşam oynanan Hollanda maçı ile sona erdi...

Her iki maçın da tüylerimizi diken diken eden atmosferini kelimelere dökmek, o kelimelerden düzgün bir cümle yapısı oluşturmak hiç de kolay değil benim için.

Anlatılmaz, yaşanır denilen şey tam da bu olsa gerek...

Konya, spor yatırımlarında son yıllarda birkaç adım birden attı. Koşar adım ilerledi. Bu deparının karşılığını da üst üste iki milli maç ile kazandı.

Futbol otoriteleri de bu heyecanı, bu büyük atmosferi ve coşkuyu anlatmak için kendilerini bir hayli zorladı.

Çünkü sadece altyapı değildi ortadaki...

Tamamı tek bir amaç için biraraya gelmiş tek ama güçlü bir yürek vardı ortada...

Konya Büyükşehir Belediyesi Torku Arena Stadyumu'nu tıka basa dolduran tam 42 bin kişilik dev bir yürekten bahsediyoruz.

Çok şükür ki Letonya maçında 1-1 berabere kalmış olsak da,  zor olanı başardık ve Hollanda gibi bir takımı alt etmenin mutluluğunu yaşadık.

Konya için, Konyalılar için, Torku Arena için söylenecek çok söz var.

Şimdi gurur duyuyoruz...

Konya'da olmanın, Konyalı olmanın, milli takımımızı 42 bin kişilik dev yüreğimize basmış olmanın gururunu ve onurunu yaşıyoruz...

Seviniyoruz...

Ülkemizi karıştırmak ve bizi bize düşürerek ülkemizi içi kurtlanmış bir elma gibi görmek isteyenlere karşı bir ve beraber olduğumuzu göstermiş olmaktan ötürü seviniyoruz.

Bu milli ruh ve milli bilinci sahaya yansıtabilmiş olmanın sevincini yaşıyoruz.

Aldığımız acı haberlerle dağlanan ve acıya alışmasa da acılarıyla yaşamaya alışan yüreklerimize serpilen su ile seviniyoruz.

Milli heyecanı milli ruhla ve Türkiye'ye yakışır bir şekilde yaşamaktan ve bu yaşanmışlıklara ev sahipliği yapmış olmaktan aldığımız hazla seviniyoruz...

Başbakanımız Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu da memleketi Konya'da, Torku Arena'da bu büyük heyecana ortak oldu. Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç ve Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören'le birlikte Konya'daki bu büyük heyecana ortak olan Başbakanımız Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu'na şükranlarımızı sunuyoruz.

Başbakan Davutoğlu'nun bir de küçük misafiri vardı. İstanbul'daki patlamada şehit düşen Konyalı bomba imha uzmanı ve Şube Müdürü Beyazıt Çeken'in oğlu, maçı Başbakan Davutoğlu'nun kucağında izledi.

Ve en büyük teşekkürü, her iki maçta da 90 dakika boyunca bir an bile susmayan coşkulu taraftarımıza ediyoruz.

İyi ki varsınız, iyi varız. İyi ki bu koca yürek millilerini bağrına bastı...

Konya, Letonya ve Hollanda maçları ile şunu kanıtladı:

“Konya bir spor şehri. Milli takım şehri. Türkiye'de artık milli maçların yeni merkezi. Değişmeyen adresi.”

Maçlar ilgili duygularımızı yansıtmaya ne bu sayfalar, ne bu kelimeler yeter, ne de bu dil döner.

Ancak maçın sunucusu öyle güzel bir yerden yakaladı ki, yazmazsak eksik kalır. Takkeli Dağ'ın zirvesindeki Gevale Kalesi'nde Selçuklu Belediyesi ve Necmettin Erbakan Üniversitesi'nin ortaklığında yapılan kazı çalışmalarında top gülleleri bulunmuştu.

Anlaşılan maçtan önce iyi bir araştırma yapılmış Konya ile ilgili. Bin 720 metre rakımdaki Gevale Kalesi'nde bulunan ve zamanında Fatih Sultan Mehmet Han tarafından döktürüldüğü düşünülen top güllelerine dem vurdu sunucu.

Sözleri aynen şu şekildeydi: “Konya'da tarihi bir güne şahitlik ediyoruz. Millilerimiz, adeta Gevale Kalesi'nde bulunan Fatih'in topları ile Hollanda'nın kalesini bombalıyor.”

Bombardımanı 3 güzel golle bitirdik.

Şükrediyoruz ve millilerimize sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.