Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın söylediği 'dindar nesil yetiştirmek istiyoruz' sözü geçmiş zaman olur ki toplumda yankı uyandırmıştı. Sözün söylendiği günden bu yana dillerden düşmez oldu. Söz dillerden düşmez oldu ama sadece orada kaldı gibi sanki. Birisi 'nasıl yetiştiriyorsunuz' ve 'sonuç ne' diye sorduğunda ortaya bir cevap çıkmayacağı manidar. Biz de uzun süreler gençlik STK'larında görev aldık, ki birçok kardeşin nasıl yetiştiğini ve 'işte bu' denilen gençlerin-ağabeylerin nasıl feraset sahibi olgunlukla toplumda fayda sağladıklarına şahit olduk. O yüzden şimdi uygulanan yöntemlere ve mücadele boyutuna baktığımızda pek umutlu olamıyoruz.
*** *** ***
İktidara yakın STK'ların gençler üzerindeki faaliyetleri, yine birçok gençlik hareketinin çalışmalarından da ortaya istenilen bir gençlik profili çıkmıyor. Çünkü metot yanlış bu işin profesyonellerine göre. Yani demek istediğimiz şu ki; 'açık kapı sohbetleri ile dindar nesil yetişmez.' Haftada bir toplanıp tefsir sohbetine katılmak güzel bir birliktelik örneği. Fakat çıkınca adını telaffuz etmekte zorlandığımız kafelerde boş sohbetlere devam etmek bir sonuç vermez galiba.
*** *** ***
Azimle çalışan ve sonucunu alan gençlik STK'larımız yok mu elbette var. Kapı kapı dolaşan, ortaokullarda bile yapılanmaları olan, her okulda sohbet yapıp, programlar düzenleyen, yazı gençlerin boş geçirmelerine izin vermeyen, 6 yaşındaki çocuktan 60 yaşındaki amcaya kadar herkesin iç içe olduğu, hem dinini, hem siyasi şuuru, hem dünya görüşünü gençlerin zihnine çakan STK'larımız var. Elbette bu STK'ların eleştirel yanları, eleştirilecek isimleri de var. Ama uygulanan metot sonuç veriyor ona bakalım. Ki yakın çevremize baktığımızda yahut uzaktan izlediğimizde de ortaya çıkan hasadı görebiliriz.
*** *** ***
Seyyit Kutup, Mevdudi, Malcom-x, Ahmet Yasin'i, Şamil Basayevi, Hattap'ı tanıyan ve faydalanan, Afganistan, Filistin, Çeçenistan, Kuzey Afrika, Ortadoğu'daki mücadeleyi-zulmü hisseden, siyonizmi kitap yazabilecek düzeyde bilen, ezgi ve marşlarla yüreğini hoplatan gençler-abiler yetişti bu ülkede. Bu gençler haramdan uzak kaldı, sınırlarını bildi, en önemlisi ülkem ve milletim için, ümmet için ne yapabilirimi sordu kendine.
*** *** ***
Diyeceğimiz o ki dindar nesil yetiştirmek emek ister, mücadele ister, sabır ister, duruş ister, azim ister. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi 'sadece açık kapı sohbetleri yaparak dindar nesil yetişmez.' Milli Eğitim'in politikaları da zaten olmadı. Bu noktada hükümet çok uğraşsa da köklü değişiklik olmadan onların da yapacağı bir şey yok.
