Geçtiğimiz günlerde Türk siyasi tarihinin en önemli günlerinden birisine hepimiz şahit olduk. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yaklaşık 979 gün sonra kurucu lideri olduğu Ak Parti'ye onun deyimiyle sevdasına, aşkına ve kavgasına yeniden üye oldu. Böylece, 16 Nisan'da milletin onay verdiği ''Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'' resmen faaliyete girmiş oldu.
Bu üyeliğin ardından beklenen bir başka durum ise 21 Mayıs'ta Ak Parti'nin olağanüstü kongresinde Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden genel başkan olarak dümenin başına geçecek olması.

Tüm bu süreç zarfında Başbakan Binali Yıldırım'ın da hakkını teslim etmemiz gerekiyor. Çok zorlu bir dönemde emaneti devralan Yıldırım, kazasız belasız zorlu bir süreci tamamlamış oldu. Dik duruş sergileyerek, yapılan eleştirileri ve çirkin boyutlara ulaşan hakaretleri neredeyse hiç takmadı. Herkesin bir olduğunu her defasında dile getiren Binali Yıldırım, konuşma yaptığı tüm platformlarda ''Biz'' olgusunun üzerinde durdu. Ulaştırma Bakanlığı yaptığı dönemde yapmış olduğu hizmet anlayışını Başbakanlığına da taşıyan Yıldırım, asıl işin millete hizmet olduğunu tartışmasız herkese gösterdi. Kısacası Beyefendi gibi geldi, Beyefendi gibi emaneti teslim ediyor.

***

Ak Parti üyeliği için organize edilen törende ''Selamünaleyküm diyerek aranıza tekrar dâhil oluyorum'' sözleriyle konuşmaya başlayan Recep Tayyip Erdoğan, belki de uzun zamandır herkesin dimağından silinmiş bir ifadeyi de telaffuz etmiş oldu; dava!
İşte uzun zamandır unutulan bu algının yeniden herkesin kulağında kalması Ak Parti'de yapılacak olan önemli değişikliklerinde sinyalini veriyor. Bir önce ki yazımda ''Değişimin tarihi 21 Mayıs'' diyerek bir başlık atmıştım. Tam olarak bu süreçte böylece başlamış oldu. Alt teşkilatlardan en üstüne kadar 15 yıldır devam eden iktidar olma rehaveti, tekrar dinamizme dönüştürecek kelimede tam olarak biraz önce vurguladığımız ''dava''. Üyelik töreninde herkesin yüzü gülse de Erdoğan'ın hatırlatmış olduğu bu kelimenin ardından bazı kişiler adına belki de üzücü bir günde olmuş olabilir. Ancak yeni sistemin neler getireceği, Erdoğan'ın partide ki dinamizmi nasıl yakalayacağını yakında göreceğiz. Bu önemli gün ve ardından başlamış olan yeni sistem ülkemiz için hayırlı olsun.