Çizgi filmler özellikle çocuklar tarafından izlenen bir içerik olarak karşımıza çıkıyor. Ama uzmanlar bu içeriklerin göründüğü kadar masum olmadığını belirterek ebeveynlerin çok dikkatli olmaları gerektiğini açıklıyor. Çizgi filmlerin subliminal mesajlar verdiğini aktaran Oyuncu ve Eğitmen Nurdan Albamya İnce ise, çizgi filmlerin fazla bir şekilde cinsellik, küfür ve illuminati içerdiğine dikkat çekiyor.
SİZ ANLAMADAN BİLİNÇALTINIZ O MESAJLARI ÇOKTAN ALIYOR
Birçok insanın çizgi filmler aracılığıyla verilen subliminal mesajların varlığına inanmadığından bahseden Nurdan İnce, maalesef ki bu mesajların gerçek olduğunu kaydetti. Hatta bazılarının tamamen subliminal mesaj vermek için çalıştığını dile getiren Eğitmen ve Oyuncu İnce, “Çizgi filmler ile çocukların bilinçaltına mesaj gönderiyorlar. Örneğin 1947 yılında yayınlanmaya başlayan Varyemez Amca çizgi filminin bir bölümünde duvarda, ‘İlluminatiye sor’ yazısı dikkatlerden kaçmıyor. Birçok çizgi filmde 25. kare tekniği kullanılıyor. Kelime aralarına gizlenmiş harfler, işaretler ve çok daha fazlası bir anlığına gösteriliyor. Bu mesajları görüp görmediğinizi anlamıyorsunuz ama bilinçaltınız o mesajı çoktan almış oluyor” dedi
KÜFÜRLER DUYULUYOR
İnce, “1929’da başlayan Temel Reis’in ise açılış şarkısını tersten dinlediğinizde küfürler duyuluyor. Tersten mesaj olayını arşa çıkaran çizgi film olarak Esrarengiz Kasaba karşımıza çıkıyor. İçerikteki karakterlerden olan yaşlı bir amca tembel, hilebaz, paragöz ve yalancı olarak tasvir edilmiş. Hatta kafasına bir fes koyup tüy dikmişler. Ancak yapımcısı onu sadece aksesuar olarak kullandık demiş. Bir başka çizgi film olan Sünger Bob’un da birçok bölümünde küfür, cinsellik ve illuminati mesajları gösteriliyor” şeklinde konuştu.
ÇOCUKLAR DİLBERİ Mİ ÖRNEK ALSINLAR!
Dizilerin de çocukların zekâsını etkilediğini söyleyen Eğitmen ve Oyuncu Nurdan İnce, sözlerine son olarak şunları ekledi: “Ne kadar saçma sapan şey izlerseniz beyniniz de o oranda gelişir. Özellikle 7-17 yaş arasındaki gençler, farkında olarak ya da olmayarak kendilerine mutlaka bir rol model seçerler ve onlar ne yaparlarsa onu yaparlar. Bunlar da genellikle göz önünde oldukları ve pırıltılı hayatları nedeniyle oyuncular ve şarkıcılar olur. Ben de çocukken izlediğim dizilerden, tiyatrolardan çok etkilendiğim için oyuncu olmayı seçtim. Ama ben şanslıydım. Peki, masum çocuklarımız ne yapsınlar? Kendilerine rol model olarak ‘Dilberi’ ya da ‘Kızılcık Şerbeti’ ndeki oyuncuları mı seçsinler? “Bu içerikleri kendi izliyor, engelleyemiyoruz” diyen çok aile var. Ama ne yazık ki bu zararlı içeriklerin izlenmesi veya izlenmemesi ailenin elinde. Çünkü aileler faydalı içerikleri çocuklarıyla izlerse, onların saçma sapan dizilere kayması imkânsız olurdu. Belki de şimdiye kaliteli zevkleri oluşmuş birçok genç olacaktı. Kısacası çocuklarınızın bu konuda yanında olmanız gerçekten çok önemli.”
TUBA KAYA
