Ömrünü Batı Trakya Türklerinin hakları için mücadeleye adayan Gümülcine doğumlu tıp doktoru ve siyasetçi Dr. Sadık Ahmet’in hayatının konu edildiği "Sadık Ahmet" filmi sinemaseverlerle buluştu. Batı Trakya Türklerinin efsanevi lideri Sadık Ahmet'in hayatı TRT ortak yapımıyla beyaz perdeye taşındı. Senaryosunu Mert Dikmen’in kaleme aldığı, yönetmen koltuğunda Hakan Yonat'ın oturduğu filmin yapımcılığını Mahmut Cüneyt Göz üstlendi. Dr. Sadık Ahmet’i oyuncu Turgay Aydın canlandırdı. Sinan Ümit tarafından organize edilen programa Konya Aydınlar Ocağı Başkanı Mustafa Güçlü, AK Parti Konya Eski Milletvekili Mustafa Kabakcı, Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Konya Şube Başkanı Ahmet Köseoğlu ile davetliler katıldı. Sinema etkinliğe katılan katılımcılar bu güzel organizasyon için Konyalı iş insanı araştırmacı-yazar ve kitaphan (bibliyoman) Mustafa Sinan Ümit’e teşekkür etti.

2-155

BATI TRAKYA DAVASININ SEMBOL İSMİYDİ’

Konya Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, Batı Trakyalı Müslüman Türk azınlığın demokratik hakları için yıllarca mücadele veren merhum Dr. Sadık Ahmet’in Batı Trakya davasının sembol ismi olduğunu ifade ederek, “Merhum Dr. Sadık Ahmet vefatına kadar Konya’ya düzenli olarak geliyordu. Bizlerde kendisi ile Konya ziyaretlerinde bir araya gelme imkanımız olmuştu. Dr. Sadık Ahmet, 1985’te imza kampanyası başlatarak Batı Trakya Türklerinin sorunlarını dünya kamuoyuna duyurduğu için tutuklandı ve sonra serbest bırakıldı. 1988 yılında kampanyasından dolayı 30 ay hapis cezasına çarptırıldı. 1989 seçimlerinde Batı Trakya’dan Bağımsız Milletvekili adaylığını koydu. İbrahim Şerif, İsmail Rodoplu da aday oldular. Dr. Sadık Ahmet’in adaylığını iptal ettiler. Diğer adaylar da seçilemediler. 1990 seçimlerinde yine bağımsız aday oldu ve milletvekili seçildi. 1991’de DEB (Dostluk, Eşitlik ve Barış) partisini kurdu. 1993 genel seçimlerinde, getirilen kısıtlamalar (yüzde 3 barajı) sebebiyle meclise giremedi. Dr. Sadık Ahmet; Batı Trakya Türklerinin derdini sık sık Avrupa’ya giderek ve Türkiye’ye gelerek anlatmaya başladı. Karaman kökenli olan Dr. Sadık Ahmet, 1994’te Konya’da konferans verdi. Çumra’da sohbet etti ve sonra beraber atalarının memleketi Karaman’a gittik. Kızı Funda S.Ü. Hukuk Fakültesinde okudu. Batı Trakya Türklerinin problemlerini anlatmada etkili olmaya başlayınca Yunan derin devleti, Lozan Antlaşması’nın yıldönümü olan 24 Temmuz 1995’te basit bir trafik kazasıyla Dr. Sadık Ahmet’i öldürdü. Ailecek arabayla bir düğün davetine giderken bir traktör aniden üzerlerine dönerek çarptı. Sadık Ahmet orada vefat etti. Sonra bayrağı eşi Işık Ahmet devraldı. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun”

Sadık Ahmet filminden kareler  (2)-1

‘DR. SADIK AHMET; MÜCADELENİN, AZMİN VE MUZAFFERİYETİN NUMUNESİDİR’

 Dr. Sadık Ahmet’in mücadelenin, azmin ve muzafferiyetin numunesi olduğuna dikkat çeken Gazeteci Yazar Mustafa Güden, Dr. Sadık Ahmet, zulmetteki Türklerin istiklâl ve istikbali için kuvvetli bir ışık olduğuna dikkat çekerek, “Evvela, merhum Dr. Sadık Ahmet'in başlattığı mücadeleyi film kıvamında bir belgesel olarak hazırlayan senarist, yapımcı ve oyuncu grubu ile filmi dostlarıyla birlikte izlemek üzere organizasyon yapan yazar Mustafa Sinan Ümit ağabeye teşekkür ederim. Barbar Yunanistan'ın Batı Trakya’da yaşayan Türk kimliğini yok etmek üzere uyguladığı baskıcı politikaya karşı soydaşlarımızın haklarını aramayı kendine görev edinen Dr. Sadık Ahmet, zulmetteki Türklerin istiklâl ve istikbali için kuvvetli bir ışıktı. Türkiye'yi ve dahi batılı ülkeleri Yunanlıların uyguladığı yok etme politikasıyla ilgili bilgilendirip uluslararası kamuoyu oluşturan Sadık Ahmet Türkiye'nin diplomatik zafiyetlerinin olduğu o dönemde ortaya çıkmış bir kravatlı mücahitti. Ata topraklarıyla Trakya halkı arasında gönül köprüleri kurmak için, meslektaşı Dr. Mustafa Güçlü ve Muammer Yavuz'un mihmandarlığında Mevlana diyarına ziyaretlerde bulunan Ahmet'in zekasıyla, vakarıyla baş edemeyen barbar Yunanlılar onu katletmeyi çare olarak gördü. Batı Trakya da, Azerbaycan da, Çeçenistan da ve dahi dünya coğrafyasındaki bütün Türkler için Dr. Sadık Ahmet; mücadelenin, azmin ve muzafferiyetin numunesidir. Ruhu şad olsun.”

Umudumuz yağışlar Umudumuz yağışlar

Sadık Ahmet filminden kareler  (1)

‘TÜRK DÜNYASINA VE İSLAM DÜNYASINDAKİ OLAYLARA DUYARLIĞDI’

Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Konya Şube Başkanı Ahmet Köseoğlu da Dr. Sadık Ahmet’in Türk dünyasına ve İslam dünyasındaki olaylara duyarlı olduğuna dikkat çekerek, “Dr. Sadık Ahmet’i 1994 yılında Konya’da fuar alanında kültür sanat etkinlikleri de gerçekleştiriyorduk. Bu kültür sanat etkinliklerine bir konferansa Rauf Denktaş’ı bir konferansa da Dr. Sadık Ahmet’i davet etmiştik. Dr. Sadık Ahmet Batı Trakya’daki Müslüman Türklerin meselelerine Konya’dan bir duyarlılık göstermek ve Konya’dan da onların sesini duyurmak istemiştik. O kitabı da bizler de Konya Büyükşehir Belediyesi olarak kitaplaştırmıştık. Dr. Sadık Ahmet Türk dünyasına ve İslam dünyasındaki olaylara duyarlıydı. “

Sadık Ahmet filminden kareler  (1)-1

‘SADIK AHMET’İN HAYATI VE MÜCADELESİ FİLME AKTARILMASI GÜZEL BİR DÜŞÜNCE’

Gazeteci Yazar Sadık Gökce de Sadık Ahmet’in hayatı ve mücadelesi filme aktarıldığını ve gençlere örnek olabilecek hayatların filmlere aktarılması gerektiğine dikkat çekerek, “Sadık Ahmet’in hayatı ve mücadelesi filme aktarılmış. Güzel bir düşünce. Bu tür mücadele adamları az yetişiyor son dönemlerde. Gençlere örnek olabilecek hayatların filmlere aktarılması gerekiyor.  Sadık Ahmet Batı Trakya için yeni bir dönemin başlangıcı için fitili ateşleyen kişi olmuştur. Lozan Anlaşmasına göre Türk azınlık statüsünde olan Batı Trakyalılar Yunan Hükümeti tarafından Yunan Müslümanlar olarak adlandırılmaya çalışılmıştır. Sadık Ahmet Allah’ın verdiği kimlik reddedilemez. Bu bizim biyolojik kimliğimizdir diyerek bu dayatmaya karşı çıkmış ve bu yolda mücadele vermiştir. Dün gittiğim filmde bu konuya vurgu yapılmış ve gayet başarılı bir film çekilmiş. Film de Sadık Ahmet’in yanında yer alan diğer karakter İbrahim Şerif çok silik kalmış. Halbuki İbrahim Şerif hayatı boyunca Sadık Ahmet’in yanında olmuş ve yaptığı mücadelede en büyük yardımcısı olmuştur. Buradan önemli bir bilgi daha vermek isterim. İbrahim Şerif, Konya İmam Hatip mezunudur. Sonra İstanbul Yüksek İslam Enstitüsünü bitirmiştir. Okumakta olduğu Hukuk Fakültesini yarım bırakım vatanına dönmüştür.  Sadık Ahmet ile milletvekili adayı olmuş ancak Yunan makamları bu başvuruyu bir şekilde düşürmüştür. Daha sonra Ahmet Sadık tarafından başlatılan mücadelenin devamı olarak 28 Aralık 1990 yılında cuma günü Batı Trakya’da bulunan camilerde el kaldırma şeklinde oylama yaparak halkın yüzde doksanının oyu ile müftü seçilmiştir. Filmde bu konu hiç işlenmemiş.  Sadık Ahmet mücadelesini Lozan anlaşması maddelerine dayandırarak vermiştir. Ve sanki Lozan’a atıf yapılırcasına bu anlaşmanın imzalandığı 24 Temmuz’da bugün bile aydınlatılmayan bir kaza neticesi hayatını kaybetmiştir. Allah rahmet etsin.”

Sadık Ahmet filminden kareler  (2)

‘GÜZEL BİR FİLİM OLMUŞ’

Şair Yazar Tayyar Yıldırım da Dr. Sadık Ahmet filmi gerçekten teknik ve konu açısından çok kaliteli bir şekilde ele alındığına ifade ederek konuşmasını şöyle sürdürdü, “KOA 35673. Bu harf rakam grubu, Yunanistan’da bir araca verilmiş olan bir plaka numarasını göstermektedir. Daha doğrusu Dr. Sadık Ahmet’in suikasta kurban gittiği aracın, onun adına yapılan “Dr. Sadık Ahmet” isimli filmdeki kullanılan aracın plaka numarası. Konyalı Sanayici işadamımız ve “Kitap Kurdu” olarak bilinen Sayın Mustafa Sinan Ümit Bey’in benim de içinde bulunmaktan şeref duyduğum 20 kişilik bir grubu “Dr. Sadık Ahmet” filmine davet etmesi onun için sıradan işlerden birisiydi. Ama bizler için bu filmi seyretmemize sebep olması “İnsanlık Ölmedi” dedirten bir olaydı. “Kültür ve Sanatı Yaşatanlar” başlıkları altında bence Konya’mızda en başta sayılabilecek kişilerden birisi olan Mustafa Sinan Ümit Bey her türlü teşekkürü ve saygıyı hak eden birisi olması bakımından çok daha önemliydi. Ona ne kadar teşekkür etsek az gelir. Allah hem iş hayatında hem de özel hayatında sağlık ve başarılar nasip etsin kendisine. Yukarıdaki plaka numarası sadece filmde kullanılan bir numara mı yoksa gerçek olayla ilgili olan aracın plaka numarası mıydı onu tespit edemedim doğrusu. Bu bilgiyi araştırırken kazaya karışan otomobilin 2015 yılında bulunduğu yerden çalınmış olması ve dokuz yıldır hala bulunamamış olması bilgisini öğrenme de bu kaza süsü verilen olayın bir suikast olayı olduğunun adeta belgesi niteliğindeydi. Dr. Sadık Ahmet, kendi yaşamını, 24 Temmuz 1923’de varılan Lozan Anlaşması ile bir anda Yunanistan sınırları içinde kalıveren ve azınlık statüsüne düşürülen Türk azınlığın, Yunanistan devleti tarafından uğradıkları haksızlıkların ortadan kaldırılması için adamıştı. Bu uğurda verdiği mücadele sonucunda yine bir 24 Temmuz günü 1995 yılında kaza süsü verilen bir suikast sonucunda öldürülmüştü. Dr. Sadık Ahmet’in, Yunanistan’daki Türk azınlığı Yunan Devletinin istediği doğrultuda,  “Müslüman Azınlık” olarak değil de doğal olarak “Türkler” olarak görmesi ve bu uğurda mücadele etmesi onun hayatına mal olmuştu. İşte bu süreci anlatan Dr. Sadık Ahmet filmi gerçekten teknik ve konu açısından çok kaliteli bir şekilde ele alınıp yapılmış. Şahsen ben filmi çok beğendim. Konuyu TRT’nin ele alıp böyle bir yapıma imza atılmış olması beni ayrıca gururlandırmıştır. Sadece Yunanistan’ın değil yeryüzündeki birçok devletin “Türk” ifadesinden bu denli korkmalarının, tarihin derinliklerine kadar uzanan sebepleri olmalı... Türk ve Müslüman kimliği ile ecdadımızın yeryüzünde yüzyıllar boyunca iktidarının hüküm sürmesi ve çeşitli ırk ve inanışta olan onlarca devletin, yüzlerce ırki toplulukların birbirleriyle kardeşçe yaşamış olması, emperyalist devletleri böyle bir korkuya yöneltiyor ne yazık ki... Zira onlar kandan ve kinden beslenmeyi kendilerine yöntem olarak seçmişlerdir. Huzur ve barış ortamında yaşayan bir dünyayı görmek istememektedirler.  Türkler, gittikleri her yere adaleti, barışı, sevgiyi ve dolayısıyla huzuru götürdükleri için bunu düşmanlığa çeviren bir yöntemi yeryüzüne hakim kılmaya çalışanları Allah kahrı perişan etsin.”

Sadık Ahmet

BATI TRAKYA DAVASININ SEMBOLÜ 'DR. SADIK AHMET' KİMDİR?

Batı Trakya Türklerinin haklarını savunmak için bir parti kurdu ve sonuna kadar mücadele etti… Batı Trakya Türklerine "Türk" dediği için hapse atılan Dr. Sadık Ahmet, Batı Trakya'daki azınlığın haklarını koruyan Lozan Barış Antlaşması'nın 73. yıl dönümünde henüz 48 yaşındayken şüpheli bir trafik kazasında hayatını kaybetti. Batı Trakya'daki Gümülcine vilayetinin Küçük Sirkeli köyünde 1947 yılında dünyaya gelen Dr. Sadık Ahmet, Ankara ve Selanik'teki tıp öğreniminin ardından, yaklaşık 3 yıl Yunan ordusunda zorunlu askerlik görevini yaptı.

MUHAMMED ESAD ÇAĞLA

Editör: Birkan Bakay