Konya Aydınlar Ocağı’nın bu haftaki Selçuklu Salı Sohbetleri’nde; “Vefatının 15. Yılında Üstâd Mehmet Lütfi İkiz” konuşuldu. Konya Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, 29 Mayıs 1929’da Kırşehir’de doğan Mehmet Lütfi İkiz’in babasının Ah Evran Camisi’nin imamı İbrahim Ethem olduğunu, entelektüel bir muhitte ve dini müktesebatı olan bir aile ortamında yetiştiğini söyledi.  Kırşehir’de tanıştığı Erol Güngör’ün dedesi Hacı Osman Ağa’dan Arapça dersi alan Lütfi İkiz’in, Erol Göngör’e Osmanlıca öğrettiğini ifade eden Dr. Güçlü, şunları söyledi: “Lütfi abi Erol Güngör ve Doğan Nalçacıgil birlikte Turan Kitaplığı diye bir kitaplık kuruyorlar. Öğrenci harçlıklarıyla kitaplığı oluştururken de “Ya rabbi bana ilerde kitabı çok seven bir hatun nasip et” diye dua ediyor. Yâni bütün harçlığını kitaba yatıran, kitap seven insanları dinleyen ve bana kitap seven bir hatun nasip et diyen genç bir çocuk. Kırşehir Müftüsü Mehmet Efendi’den de Arapça dersler alıyor. 1950’de İstanbul’a gidiyor ve Mahir İz ile Hasan Basri Çantay’la tanışıyor. Abdülhamid Han’ın Paris’te yaşayan oğlu Şehzade Abid Efendi ile mektuplaşıyor. 1952-60 arası Nevşehir Kütüphanesi Müdürü olarak görev yapıyor.

Kastamonu’da Yavuz Bülent Bakiler’in kayınpederi İsmail Hakkı Yılanlıoğlu ile tanışıyor. 1971-73 arası Almanya’ya kitap onarımı ihtisası için gidiyor. Bu sefer tayini Konya’ya çıkıyor. Konya Kütüphanesi Müdürü oluyor. Bu arada kütüphaneye sık gelip giden Çorumlu bir milletvekilin kızı olan, kitabı seven öğretmen Gönül Mumcu ile 1975’te evleniyor. Lütfi İkiz’i 1973’ün sonunda tanıdığını ifade eden 24. Dönem Konya Milletvekili Hüseyin Üzülmez ise, onun bir taraftan teşkilatçı bir yapısının da olduğunu belirterek “Erol Güngör Bey, hocası Lütfi abiden ders almak için evden belli saatlerde gizli ayrılıyor. Erol Bey’in annesi bunu seziyor ve Lütfi Bey’e karşı “Yoksa sen benim oğluma yanlış fikirler mi aşılıyorsun” diye karşı çıkıyor. Sonra devreye Erol Bey’in babası ve dedesi girerek “Biz görev verdik” diyerek iş fazla büyümeden tatlıya bağlanıyor. Lütfi abi dostlarına çok düşkündü. Entelektüel bir çevresi vardı. Enteresan bilgilere sahipti. Lütfi abiyle yola çıkarken biz zaman, mekân ve dönüş tarihi veremezdik. Çünkü Karadeniz’e üç günlüğüne gitmiştik. 15 günde zor geldik” dedi.  Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi Müdürü Bekir Şahin de, kütüphaneci ve yazar M. Lütfi İkiz’in kitaplarından bahsetti. Lütfi Bey’le 2002’de evinde tanıştığını söyleyen Bekir Şahin, “Lütfi Bey bize, evimde kitaplar var. Gelin alın, dedi. Turan Kitaplığı’ndaki o güzel kitapları bizim kütüphanemize bağışlamıştı. 1974’te Burdur’daki sel felaketinden sonra Lütfi abi, o yazma eserleri kurtarmak için 10 yıl mücadele ediyor ve Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi 1984’de açılıyor. Onun hayal ettiği yazma eserlerin gözyaşı silindi. Neredeyse beş yıldızlı otelde o kitaplar saklanıyor. Lütfi abinin uygulamalı öğretileri sayesinde Türkiye’nin ikinci büyük Kitap Hastanesi Konya’da kuruldu. Bunların hepsi Lütfi abinin hayalleriydi. Lütfi abinin ismi ok amaçlı salonumuza verildi” dedi.  

MERVE DURGUT

Editör: TE Bilişim