Tarım ve Orman Bakanlığı ile Konya Valiliği bünyesinde düzenlenen ‘Tıbbi Aromatik Bitkiler Kümelenme Çalıştayı’ dün gerçekleştirildi. Devlet Su İşleri 4. Bölge Müdürlüğü’nde düzenlenen programa; Konya Valisi Vahdettin Özkan, Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürü Mehmet Hasdemir, Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zeki Bayramoğlu, İl Tarım Orman Müdürü Ali Ergin, üreticiler, alanında uzman kişiler ve çok sayıda davetli katıldı. Programda özellikle Tıbbi Aromatik Bitkilerin günümüzde ki yeri ve önemine dikkat çekildi. Açılış konuşmasını yapan Konya Valisi Vahdettin Özkan, tıbbi aromatik bitkilerin üretiminde Konya’da potansiyel olduğunu ve bunun geliştirilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Konya’nın hem tarım hem sanayi şehri olduğuna açıklık getiren Özkan, “Konya sanayinin gelişmesiyle birlikte şehre küresel düzeyde katkı sağlıyor. Konya’nın tarım il vasfı özelliği de vardır. Konya bununla beraber sağlıklı bir şekilde gıda üretimini de sağlıyor. Gelişen ve büyüyen bir dünyada tarımın önemi giderek daha da artmaktadır. Dünya nüfusunun sürdürülebilir bir hayat kavuşma noktasında tarım stratejik bir öneme sahiptir. Hal böyle olunca, tarım alanında ki meslek kuruluşlarımız bu konuyu daha detaylı incelemektedir. Çiftçilerimizin mutlaka tarıma yüksek derece katkıları olacaktır. Tıbbi Aromatik Bitkiler noktasında iyileştirilmesi gereken alanları siz değerli çiftçilerimizden öğreneceğiz. Çünkü sahada tarlada olan sizlersiniz. Tıbbi Aromatik Bitliler ile alakalı üniversitelerimizin dünyada yapılması gerekenleri alakalı çok sağlıklı bir şekilde katkıları olacağını düşünüyorum. Üreticiler ve işin akademik tarafı, kamu tarafı, sanayici ile birlikte bir zincir oluşturduktan sonra esasen konuyla alakalı mevcut durumun analizini de yapılacaktır. İlimizde Tıbbi Aromatik bitkilerde ne durumdayız önce buna bir bakmak gerekir. Bundan sonra ne olabilir? Nasıl geliştirilebilir? Bunlara odaklanmalıyız. Konu Tıbbi Aromatik Bitliler olunca insanların sağlıklı bir şekilde gıdaya erişimle beraber, aynı zamanda sağlıkla ilgili sıkıntı yaşadığı zaman şifa bulma anlamında da bitkilere müracaat etmektedir. Çevre dostu bir anlayış ile Tıbbi Aromatik Bitkileri üretmemiz ve geliştirmemiz lazım. Sağlıksız bir şekilde geliştirilen ilaçlarında kontrol altında tutulması gerekmektedir. Meslek kuruluşlarımızla beraber bu konuda çok duyarlı olmamız şarttır. Hangi ilaçların kullanılıyor olması ve denetlenmesi de çok önemli bir husustur. Kimyasalların oluşturduğu tahribatın niteliği denetim ve izlenebilir zincirinin olması gerekmektedir. Büyükşehir Belediyemizde sağlıklı bir şekilde üreticiler tarımsal faaliyetlere önem veriyor” dedi.

‘KONYA 14 NOKTADA LİDER DURUMDA’

İl Tarım ve Orman Müdürü Ali Ergin ise, Konya’nın tarımın başkenti olduğuna dikkat çekti. Sürdürülebilir bir yaşam için tarımın şart olduğuna işaret eden Ergin, “Konya ilimiz 14 farklı kalem üründe birinci sıradır. Bunlar, buğday, arpa, korunga tohumu, kuş yemi, şeker pancarı, mısır, havuç, yonca, acı bakla, lale, macar fiği, kimyon, bezelye, patatestir. Tıbbi ve Aromatik Bitkililerin ilimizde kümelenmesi ve uygulanması da en az diğer ürettiğimiz ürünler kadar önemlidir. Tıbbi Aromatik Bitkiler, kümelenme modelinin günümüz dünyasında rekabetçi bir ortamda, diğer ülkelerde olduğu gibi bizim ülkemizde de hayata geçirilmelidir. Çünkü Tıbbi Aromatik Bitkiler, dünya ticaretinde sürekli gelişim göstermekte ve daha da büyümektedir. Şuan dünyada önemli bir ticari ivme oluşturmuştur. Türkiye olarak Tıbbi Aromatik Bitkiler ile alakalı dünyada söz sahibi olmak zorundayız. Bunun için üretim miktarını artırarak, kaliteli bir şekilde daha çok üretim yapmak zorundayız” diye konuştu.

Selçukya'da iftarda şiir Selçukya'da iftarda şiir

‘TIBBİ AROMATİK BİTKİ ÜRETMET ZORUNDAYIZ’

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zeki Bayramoğlu ise, ülke olarak Tıbbi Aromatik Bitliler üretimi noktasında geride olunduğunu ve üretimin artırılması gerektiğini kaydetti. Bayramoğlu, “Konya tarımda yüksek potansiyele sahiptir. Konya’da tarımla ilgili önemli kuruşlarımızın olduğunu biliyoruz. Hatta Konya’da Bahri Dağdaş gibi uluslararası dünyada adından söz ettiren çok önemli bir kuruluşumuz vardır. Toprak ve Kuraklıkla Mücadele Enstitümüz gibi sayacağımız birçok kurumumuz vardır. Bunlar Konya’nın avantajıdır ve son derece önemlidir. SÜ Ziraat Fakültesi olarak bizlerde Tıbbi Aromatik Bitkiler noktasında önemli çalışmalar yürütmekteyiz. Araştırmalar noktasında öncülük yapıyoruz. Ziraat Fakültesi bünyesinde 2 bin metrekarelik bir alanda çok farklı bitki türlerini bulunduruyoruz. Burada elde edilen ürünlerin işlenmiş ürünlere dönüştürülmesi noktasında analiz çalışmaları yapılmaktadır. Türkiye olarak Tıbbi Aromatik Bitkilerin yetiştirilmesi adına maalesef istediğimiz noktada olmadığımız da söylemek istiyorum. Şu an dünyada 100 milyar doların üzerinde bir ihracat potansiyeli varken, Türkiye’nin ihracat rakamları 100 milyon dolarla ifade edilmektedir. Bitki türlerimize baktığımız da Türkiye’de biraz geride olduğumuzu görüyoruz. 10 binin üzerinde bitki türü 3 binin üzerinde ise endemik bitki türü vardır. Sonuç olarak Konya ekolojik olarak bir farklılık göstermektedir. Bitki yetiştiriciliği açısından bir zemin oluşturmaktadır. Dağlık arazilerde bile tıbbi aromatik bitkiler yetiştirmek zorundayız. Ülke ekonomisine katkı sağlama açısından bu faaliyetlerin sürdürülmesi büyük önem arz etmektedir. Alternatif gelir oluşturma noktasında Tıbbi Aromatik Bitkilerin önemi daha da artmaktadır” şeklinde konuştu.

‘KÜMELENME ÇALIŞMASI BAŞLATTIK’

Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürü Mehmet Hasdemir, ise Tıbbi Aromatik Bitkilerin üretimi için çiftçilerin ve üretimde kullanılması belirlenen makine ekipmanları sağlanması adına sanayicinin de yoğun gayret göstermesi gerektiğine dikkat çekti. Konya başta olmak üzere, Muğla ve Hatay’da aromatik bitkiler ile alakalı bir kümelenme çalışması başlattıklarına dikkat çeken Hasdemir, “İnsanlar binlerce yıldır tedavi edici etkisinden dolayı tıbbi aromatik bitleri kullanmaktadır. Özellikle sağlık açısından baktığımız zaman tıbbi aromatik bitkiler günümüzde büyük önem arz etmektedir. Üretim noktasında bu bitkilerin kaliteli bir şekilde olması ve devam ettirilmesi sağlanmalıdır. Konya Türkiye’de sabit yağların gerekse uçucu yağların elde edildiği bir merkez haline gelmiştir. Bitkilerin işlenme sürecinin yanında Konya’da tohumda aynı şekilde üretilmektedir. Konya’yı bölge olarak değerlendirecek olursak, Türkiye’de üretilen 100 kilo tohumun 30 kilosu burada üretildiğine şahitlik ediyoruz. Buda gerçekten çok önemli bir potansiyel demektir. Konya’nın tarımda ki mevcut potansiyeli bizleri cesaretlendiriyor. Üretmek ve pazarlamak elbette kolay ama bunları sektörde bir araya getirmek, söz sahibi olmak üründen işlenmeye kadar olan kısımda, yani coğrafi bölgede bir araya gelmek için kümelenme projesi başlatmak ve geliştirmek zorundayız” ifadelerini kullandı.

‘POTANSİYEL DEĞERLENDİRİLMELİ’

Tıbbi Aromatik Bitkilerin üretildiği ve geliştirildiği takdirde ülkeye çok ciddi katma değer sağlayacağını kaydeden Hasdemir, “İklim değişikliğine duyarlı, su tüketimi daha düşük olan bu bitkilerin üretimlerini gerçekleştirdiğimizde çiftçimizin iklim değişikliklerinden etkilenmesini en aza indirip, gelir garantisi sağlayarak daha az suyla daha fazla üretimin yapılmasını kendimize hedef olarak belirledik. Aynı zamanda üretimi de çeşitlendirerek alternatif gelir kaynaklarının oluşturulduğu bir sektörü Konya’da daha da çok geliştirme arzusundayız. Bu noktada gerek çiftçimiz gerek kamu kuruluşlarımız gerekse sanayicilerimiz ile birlikte yoğun çaba sarf etmeliyiz. Konya’nın tarım potansiyelini değerlendirmek ve üretimde söz sahibi olmalıyız” diyerek sözlerini tamamladı.

SAMET AKTAŞ

Editör: TE Bilişim