Türkiye’nin fiziki açıdan en büyük şehri olan Konya’nın kuzeyinden güneyine, doğusundan batısına coğrafi özellikleri, iklimi hatta kültürü bile farklılıklar gösterebiliyor. Konya’nın kuzeyindeki en büyük ilçesi olan Ereğli de tarihi değerlerinden kültürel ögelerine, ürettiği tarım ürünlerinden, turizm alanlarına kadar her alanda dikkat çekmeyi başarıyor. Ereğli, sahip olduğu değerleriyle birlikte gelişimini sürdürürken, aldığı kamu yatırımlarıyla da bu gelişim ve büyüme süreci daha büyük bir ivme kazanıyor.

EVLİYA ÇELEBİ SEYAHATNAMESİ’NDE ÖVZGÜYLE BAHSEDİYOR

Ereğli’nin adının Bizans İmparatoru Herakliyus’tan geldiği yönünde bilgilere tarihi kaynaklarda rastlanılırken, Evliya Çelebi ise Seyahatnamesi’nde Alaeddin Keykubat’ın Ereğli’den bir sefer dönüşü geçerken Peygamber Pınarı denilen (şu an Akhüyük köyünde bulunan) çamurun yaralı askerlerin yaralarına şifa olduğundan dolayı buraya Erkili (Ereğli) dediğini söylüyor.

EREĞLİ ULU CAMİİ

Karamanoğlu Mehmet Bey adına 1426 yılında yaptırılan Ulu Camii Ereğli’nin en önemli kültür varlıklarından biri. Orijinal olarak sadece minaresi kalmış. Minareye yakın kapı üzerinde ve yanında onarım kitabeleri yer alıyor. Mihrap 1940 onarımında yeniden yapılmış. Caminin kuzeydoğu köşesine oturtturulan minare 40 metre yüksekliğinde olup kırmızımsı kesme taştan yapılmış. Minarenin kaidesi ile küp arasına konan mermer kuşakta sülüs yazı ile Ayet-ül Kürsi yer alıyor.

TARİHİ ŞİFA HAMAMI

Ulu Cami’nin güneyinde bulunan Eski Hamam, Selçuklu döneminde yapılmış ve Karamanoğulları döneminde de kullanılmış. Kitabesi bulunmadığından yapım tarihi kesin olarak bilinmiyor. Günümüzde toprak altında kalan hamama batı yönünden on basamakla iniliyor. Hamam soyunmalık, ılıklık ve sıcaklık bölümlerinden oluşuyor. Üzeri kubbe ile örtülü olan hamamın kubbelerinden bir bölümü yıkılmış ve yerine ahşap bir örtü yapılmış.

Hamam Camikebir Mahallesi sınırları içerisinde Ulu Cami’nin güneyinde yer alıyor. Genel görüş, Karamanoğlu İbrahim Bey tarafından yaptırıldığı yönünde. Orijinal binasının büyük bir kısmı aynen durmakta olup, sadece büyük kubbe yıkılmış.

Bu hamam dışında Ereğli’de iki hamamın daha bulunduğu; bunlardan birinin Roma dönemine ait olduğu kaynaklarda zikrolunur. Fakat ikisi de günümüze ulaşmamış. Roma hamamının bu günkü Rüstem Paşa Kervansarayı’nın altında olduğu; diğerinin de Cağaloğlu Bedesteni’nin güneyinde olduğu ifade ediliyor.

RÜSTEM PAŞA KERVANSARAYI

Ereğli ilçesinde Osmalı Padişahı Kanuni Sultan Süleyman döneminde Sadrazam Rüstem Paşa tarafından 1552'de yaptırılan Rüstem Paşa Kervansarayı, şehirdeki en önemli kültürel varlıkların başında geliyor.

Şehir merkezindeki Ulu Cami'nin yanında, Mimar Sinan'ın eseri Rüstem Paşa Kervansarayı, dikdörtgen planlı ve revaklı avlusuyla Osmanlı mimarisinin temel özelliklerini yansıtıyor. Ana duvarı kesme taştan, kemerlerinde ise tuğlaların kullanıldığı yapının odaları, geniş avlusu ve büyük ahır bölümü bulunuyor.

Bağdat ve Konya Kapısı adı verilen iki giriş kapısının yer aldığı, üzeri beşik tonozla örtülü kervansaray, yakın dönemde yapılan restorasyon çalışmalarının ardından "Millet Kıraathanesi" olarak gençlere ve okurlara hizmet ediyor.

OSMANLI DÖNEMİ ESERİ

Yapının Osmanlı döneminin şehirdeki en önemli eserlerinden bir olduğu sanat tarihçiler tarafından ifade ediliyor. Osmanlı dönemi kervansaraylardan bugüne kadar gelen yapıların azlığına dikkati çeken sanat tarihçileri Rüstem Paşa Kervansarayı için "Menzil külliyesi kervansarayları günümüzde çok var. Bunlar büyük ölçekli sağlam yapılar. Osmanlı döneminde bağımsız yapılan kervansaray çok fazla yok. Bunlardan birisi Ereğli Rüstem Paşa Kervansarayı'dır. Şehrin eski dokunun bulunduğu yerleşkede yer alıyor. Ulu Cami ve hamamla bir aradadır” diyor.

HACILARIN UĞRAK YERİYMİŞ

Ereğli'nin Osmanlı döneminde aktif kullanılan hac güzergahında olmasından dolayı, kervansarayın hac yolunda da konaklama ve dinlenme amaçlı olarak kullanıldığı biliniyor. Kervansaray'ın harap durumdayken 1990'lı yıllarda onarımı yapılmış, orijinal yapısıyla ayakta durması, geçmişi günümüze yansıtan bir emanet olarak bugüne miras bırakılmış. Yapının Osmanlının 16'ıncı yüzyıl mimarisini en güzel yansıtan eserlerden biri olduğu da yine tarihçilerin notlarında yer alıyor.

EREĞLİ MÜZESİ

Buram buram tarih ve kültür kokan Ereğli’nin bu değerlerinin korunması ve gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde aktarılması için 1968 yılında ilçeye Ereğli Müzesi kazandırılımış. Müze koleksiyonunda M.Ö. 7000 yıllarından başlayarak Neolotik dönemden beri kurulan medeniyetlere ait eserler sergileniyor. Neolitik Dönem yerleşim yeri olan Can Hasan bölgesindeki kazılardan elde edilen çeşitli eşyalar; el baltaları, duvar freskleri, pişmiş toprak kaplar müzenin raflarında sergileniyor. Müzenin Eski Tunç Çağı eserleri bölümünde hayvan ve insan figürleri ile damga mühürler sergilenirken, Asur Ticaret Kolonilerine ait bulleli testiler, idoller de bulunuyor. Hitit Çağı; pişmiş toprak meyvelikleri, silindir ve damga mühürleri, hiyoroglif ve çizi yazılı ile hazırlanmış heykeller, Frig Çağı; fibula, gaga ağızlı testiler, Helenistik Dönem; Lekythos, Athena sikkeleri, altın varaklar, Roma Dönemi; mimari parçalar, mezar stelleri, Bizan Dönemi; mimari parçalar, Selçuklu ve Karamanoğulları; sırlı kaseler, alçı süslemeler, Osmanlı Dönemi; el yazması Kur’an-ı Kerimler, silahlar, halı ve kilimler burayı ziyaret edenler tarafından gözlemlenip incelenebiliyor.

İVRİZ KAYA ANITI KABARTMALARI

Ereğli’nin en çok ziyaret edilen yerlerinden biri olan İvriz Kaya Anıtı, Hitit döneminden kalma bir kaya anıtı. Ereğli ilçe merkezine 17 kilometre uzaklıktaki İvriz Köyü’nde yer alan kaya anıtı, M.Ö. 1180 ile M.Ö. 700 yılları arasında Tuvana ülkesinin kralı olan Varpalawas tarafından yaptırılmış, Geç Hitit Dönemi’nin en önemli yapılardan. Fırtına Tanrısı Tarhundas ile Kral Varpalavas’ın tasvir edildiği kabartmada, Tanrı figürü güçlü bir insan görünümünde, Kral Varpalavas ise giysileriyle beraber, Tanrı figüründen biraz daha küçük bir şekilde betimlenmiş. İki kabartmanın ortasında hiyeroglif yazı bulunuyor. Yazıda: “Ben hakim ve kahraman Tuvana Kralı Varpalavas sarayda bir prens iken bu asmaları diktim, Tarhundas onlara bereket ve bolluk versin” yazıyor.

İvriz Kaya Anıtı’nın hemen yakınında kayalıkların içinden doğan İvriz Şelalesi de bölgede en çok ziyaretçi çeken yerlerden biri. Özellikle yaz aylarının bunaltıcı sıcak günlerinde kayalıkların arasından fışkıran soğuk su, serinlik sunuyor. Su o kadar soğuk ki, bölgeyi ziyaret edenler kendi aralarında suda ellerini yahut ayaklarını kim daha uzun tutabilecek diye yarışa bile giriyor. İvriz Çayı’nın aktığı güzergah boyunca uzanan yemyeşil ağaçlar ve çayırlar ise piknik için eşine az rastlanacak güzellikle bir imkan sunuyor.

BEYAZ KİRAZ

Türkiye’de nüfus ve ekonomik potansiyel açısından 30 civarında şehirden daha büyük olan Ereğli, tarihi özellikleri ve doğal güzelliklerinin yanında üretimdeki kabiliyetiyle de dikkat çekiyor. Bitkisel ve hayvansal üretim açısından önemli bir potansiyele sahip Ereğli’de meyve tarımı içerisinde Beyaz Kiraz (Starks Gold) önemli bir yere sahip.

Kiraz üretimi dünyada geniş bir alana yayılmış olmasına rağmen en çok kiraz üretimi yapılan ülkeler ABD, Türkiye, İtalya, Fransa olarak sıralanıyor. Kiraz üretiminin bu kadar çok olmasına karşılık beyaz kiraz sadece Ereğli bölgesinde üretiliyor. Bu da Ereğli’ye ekonomik olarak bir farklılık ve artı bir gelir sağlıyor.

BÜYÜKŞEHİR’DEN EREĞLİ’YE 53 MİLYON TL DEĞERİNDE YATIRIM

Ereğli’nin sahip olduğu değerleri korumak, geliştirmek, ilçeyi daha yaşanabilir bir hale getirmek için yerel ve merkezi idarenin yatırımları da hız kesmeden devam ediyor. Özellikle Büyükşehir Yasası merkezden uzak olan ilçeler açısından önemli bir dönüm noktası oldu. İlçelerin fiziki gelişimleri, altyapıları ve temel ihtiyaçlarının giderilmesi noktasında Büyükşehir Belediyesi önemli bir görev üstlenmiş oldu.

Konya Büyükşehir Belediye Başkan Uğur İbrahim Altay, yakın bir zaman önce Ereğli’de vatandaşlarla ve esnafla bir araya gelerek ilçedeki yatırımları incelemişti. İlçelerin standardını Büyükşehir standardına getirmek için sahada yoğun şekilde çalıştıklarını belirten Başkan Altay, “Bu yıl Ereğli’mize 53 milyon liralık hizmeti kazandırmış olacağız. Ereğli’mizin tamamında gece gündüz demeden çalışıyoruz” ifadelerini kullanmıştı. Başkan Altay, Aşıklar Mahallesi’nde 90 dekar alanda domates yetiştirilen tarlada işçilerin de hasat heyecanına ortak olmuştu.

RASİM ATALAY

Editör: TE Bilişim