SURİYELİLER GİTMEK İSTEMİYOR
Arap Baharı kapsamında Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaşta bugüne kadar milyonlarca insan hayatını kaybederken, yine binlerce insan sakat ya da öksüz kaldı. 2022 yılına girdiğimiz şu günlerde ise Suriye’de iç çatışmalar sıcaklığını korumaya devam ediyor. Ülkede ki iç protestolar sonucu Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın Birleşmiş Milletler tarafından savaş suçu işlediği ilan edilmişti. Halkına sert müdahaleler uygulayan ve ülkenin alt yapısını tamamen yok eden Suriye rejimi özellikle hastaneleri, okulları ve sivilleri hedef alarak katliam yapmıştı. Kısa sürede ülke geneline yayılan protestolara savaş uçakları ve askeri güçle karşılık veren Suriye rejimi, halkın tepkisini daha da toplamıştı. Suriye’nin pek çok şehrindeki gösterileri Suriye rejimi kanlı bir şekilde bastırma yoluna gidince, olaylar daha da büyümüş ve çatışmalar daha da artmıştı.
Arap Baharı adı altında ABD, Rusya ve pek çok Avrupa ülkesi Suriye’ye asker, silah göndermiş krizi daha da derinleştirmişti. Silahların ülkeye gelmesiyle birlikte ülke içinde irili ufaklı terörist grupları artmış, ülke yavaş yavaş bölünmeye başlamıştı. Bugün Suriye rejimi, Özgür Suriye Ordusu başta olmak üzere, ayrıca birçok farklı terörist gruplarının olduğunu ifade ediliyor. 15 Mart 2011’de başlayan gösterileri fırsat bilen ve 11 Nisan 2011’de ülke çapına yayılan gösterileri, fırsat bilen terörist gruplar halen toprak kapma çabası içinde varlığını devam ettiriyor. Bugün Suriye topraklarında PKK, PYD, İŞİD, YPG, El Nusra, Hizbullah, SDG gibi irili ufaklı 50’ye yakın farklı terörist gruplarının olduğunu dile getiriliyor.
“TÜRKİYE KAPILARINI AÇTI”
Yaşanan iç savaş sonrası milyonlarca Suriyeli evlerini terk etmek zorunda kalmıştı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriyelilere kapılarını açmış ve son 10 yıldır mülteci konumuna düşen milyonlarca vatandaşa Türkiye ev sahipliği yapmaya devam ediyor. Türkiye verilerine göre 5 milyondan fazla ülkede Suriyeli olduğunu tahmin ediliyor. Savaştan sonra Türkiye’ye gelen milyonlarca Suriyeli, şu an kendi imkanları çerçevesinde ülkenin büyük bir bölümüne dükkân açtı. Yine binlerce Suriyeli, Türk iş adamlarının fabrikalarında ikamet ederek geçimini sağlamaya çalışılıyor.
ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye’de ki yaşanan zulme sessiz kalmayacaklarını belirtmişti. Türkiye’nin sınırına herhangi bir yapay devlet kurulmayacağını bildiren Erdoğan, “Ülkemizin sınırlarını korumaya devam edeceğiz. Sınırımıza herhangi bir devlet yapılanmasına ya da kurulmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Ülkemize tehdit olarak gördüğümüz terör yapılanmalarını vuracağız. Suriye’min kuzeyinde yer alan terör unsurlarına tahammülümüz yok. Cirit atan terör unsurlarını bölgede temizlemeyi sürdüreceğiz. Bu konuda çok kararlıyız. ABD ve rejim destekli gruplarla mücadelemiz devam edecek” açıklaması yapmıştı.
SURİYELİLER HER YERDE
Bugün Türkiye topraklarına ikamet eden Suriyeliler, Konya başta olmak üzere ülkenin büyükşehirlerine yerleşmiş durumda. İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Eskişehir, Antalya, Mersin, Doğu’da ise, Gazi Antep, Şanlı Urfa, Kilis, Diyarbakır gibi büyük şehirlere yerleşen Suriyeliler, her geçen gün sayısını artırmaya devam ediyor. Konya’da ise, Larende Caddesi, Arapoğlu Makası civarı, İstanbul Caddesi, gibi yerlere yerleşen Suriyeliler, lokanta, telefon, tatlı, parfüm nargile gibi alanlarda geçim sağlıyor.
BEŞAR ESAD AF AÇIKLAMASI YAPMIŞTI
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, ülkeden kaçanlar dahil tüm suçlular için genel af ilan etti. Suriye Devlet Başkanlığı Ofisi tarafından yapılan açıklamada, "Devlet Başkanı Beşşar Esad 25 Ocak 2022 tarihine kadar, ülke içinde ve dışındakiler için genel af kararı çıkardı" denildi. Yapılan açıklamaya göre af kapsamına 1950'de kabul edilen ve asker kaçakları için cezalar öngören Savaş Suçu Yasası'ın 100 ve 101'nci maddelerine tabi olan vatandaşlar giriyor. Bu kapsamda, Suriye'dekiler için 3 ay içinde, Suriye dışında bulunanlar içinse 4 ay içinde askerlik şubelerine gelmeleri şartı uygulanacak.
“ESAD REJİMİNE GÜVENMİYORUZ”
Konya’da ikamet eden Suriyelilere bizlerde af sonrası, ülkelerine gidip gitmeyeceklerini sorduk. Larende ve Arapoğlu makası civarında düşüncelerini öğrendiğimiz Suriyeliler, bugün ki şartlarda Türkiye’den ayrılmak istemiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip önderliğinde Türkiye’de kalmaktan memnun olduklarını dile getiren ve görüntü vermek istemeyen Suriyeliler, “Sayın Erdoğan bizlere kapısını açmasaydı, şu an orada ölmüştük. Suriye’de iş savaş devam ediyor. Bugün hala birçok akrabamız orada rejim baskını altından gelemiyor. Bazıları ise öldürüldü. Esad’ın hapislerinde aç ve susuz bir şekilde çürümeye terk edildi. Çoğu kişiyle görüşemiyoruz. Esad rejimi halkına şiddet uyguluyor. Ülkenin alt yapısını tamamen gitti. Her yer darmadağın oldu. Suriye’de bugün elektrik, su, yiyecek yok denecek kadar az. Binlerce insan harabeler de kış şartlarında geçim mücadelesi veriyor. Esad rejiminin doğruyu söylediğini ve bizlere kucak açtığını düşünmüyoruz. Zaten iyi biri olsaydı, kendi halkını öldürmezdi” dediler
“ESAD YALAN SÖYLÜYOR”
El Muhammed El Kalaf adlı bir Suriyeli vatandaş ise Beşar Esad’ın yalan söylediğini vurguladı. Esad’ın çok tehlikeli olduğunu dile getiren El Kalaf, “Her zaman birlik ve beraberlik vurgusu yapıyor ama yalan söylüyor. Benim orada akrabalarımı öldürdü. Savaştan çok zor kaçtık ve Türkiye’ye sığındık. Daha önceki verdiği sözlerini de tutmamış, halkını acımasızca öldürmüştü. Savaş ülkede devam ediyor. İdlib bölgesinde çatışmalar var. İnsanların bir kısmı soğuk şartlar altında çadırda kalarak yaşam mücadelesi veriyor. Ben çadırda savaş bölgesinde yaşamak istemiyorum. Geçtiğimiz günlerde çadırda kalan o bölgede 15 çocuğun donarak öldüğünü öğrendim. Gidersek Esad bizleri de öldürür” dedi.
“ESAD’IN ÜLKEDEN GİTMESİ LAZIM”
Beşar Esad rejiminin ülkeden gitmesi gerektiğini ve milyonlarca insanı katlettiğini ifade eden Hatim El Ahmed, “Esad benimde akrabalarımızı ailemden bazı insanları öldürdü. Bombalardan ve savaş uçaklarından zor kaçtık. Eğer Esad rejimi halkını sevseydi onları öldürmezdi. Suriye’de ki iç savaşı Esad başlatmıştır. Bugün ülkede hala terörist gruplar kol kanat geziyor. Kimin hangi tarafta olduğunu belli değil. Ülkede sağlık koşulları da yetersiz. Önceden insanlar savaş kaynaklı ölüyordu, şimdi de virüs yüzünden ölüyor. Birçok insan hastalıklı. Virüs ülkeye tamamen yayılmış durumda. Tedavi edilebilecek bir hastane bile yok. İlaç yok, ağrı kesici, şurup, hiçbir şey bulunmuyor. Esad rejimi kontrol ettiği bölgelerde bile bize güven vermiyor. Esad’ın ülkeden gitmesi lazım. Onun yüzünden milyonlarca insan hayatını kaybetti. Esad ülkeden giderse, yeniden güven ortamı olursa, teröristler temizlenirse, o zaman bizde gideriz” diyerek sözlerini tamamladı.
TÜRKİYE GÜVENLİ BÖLGELER OLUŞTURDU
Türkiye ise tüm baskılara rağmen Suriye topraklarına girerek operasyon başlamıştı. Türkiye Ordusu iç çatışmalara ve terörist gruplarına karşı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde savaşa dahil oldu. Şah Fırat Operasyonu, Fırat Kalkanı Harekatı, İdlip Operasyonu, Zeytin Dalı Harekatı, Barış Pınarı Harekatı, Bahar Kalkanı Harekatı sonucunda Türkiye Suriye’de bir çok kritik bölgede varlığını sürdürüyor. Türkiye’nin önderliğinde ülkede güvenli alanlar oluşturuldu. Suriye'nin Türk kontrolündeki alanları, Afrin, el-Bab, Azaz, Cerabulus, Jindires, Rajo, Tel Abyad ve Ras al-Ayn gibi şehirler dahil olmak üzere 1000'den fazla yerleşim birimini kapsayan 8.835 kilometrekarelik bir alandan oluşturuyor. Bu noktada Türkiye o bölgelere ev, hastane, karakollar, dükkanlar inşa etti. Bugün pekçok Suriyeli Türkiye’nin oluşturduğu güvenlik koridorlarında kendi ticaretlerini, kendileri yapabiliyor. (SAMET AKTAŞ)
