1984 yılında kurulan HİLALSAN, manuel sac makasları ile başladığı üretime, bugün Hidrolik Kombine Makaslar, Hidrolik Presler, Redüktörlü Giyotin Makaslar, CNC Hidrolik Giyotin Makaslar ve CNC Hidrolik Abkant Presler ile devam ediyor. Sektörü ve Hilalsan hakkında önemli bilgiler veren Mustafa Coplan, “Kuruluşumuzun temelinde yer alan en önemli varlığımız olan hayal gücü ve bu hayallere hayat veren yüksek özgüvenimiz ile Türkiye için çalışıyor, katma değer üretiyor, global bir şirket olma hedefiyle ilerliyoruz” diye konuştu.

Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

İsmim Mustafa Coplan, ailemin dördüncü çocuğuyum. Babam 62 yaşında ben 26 yaşındayım. Tabii bu da aramızdaki nesil farkını da artırıyor açıkçası, ilk ve orta öğrenimimi Konya’da tamamladım. Liseyi Adil Karaağaç Anadolu Teknik Lisesi’nde okudum. Üniversiteyi de KTO Karatay Üniversitesi Uluslararası Ticaret Bölümü’nde okudum. Okul hayatımda sürekli bir hareketlilik vardı, lisede sürekli yarışmalara katılırdım. Bu anlamda okul hayatımda hiçbir zaman, evden okula okuldan eve bir yaşamım olmadı. Üniversitede okurken, Gaziantep’te yapılan uluslararası robot yarışmasına hakem olarak çağırıldım ve mühendislik dışında oraya hakem olarak çağırılan ilk ve tek kişiydim. Yine üniversitede okurken Karatay Üniversitesi olarak 125 adet çalışma gerçekleştirdik. Üniversiteden de 2 sene önce mezun oldum. Makine imalatı haricinde aktif olarak da çiftçilik yapıyoruz. Tabii bunu profesyonel olarak değil de babadan gelen bir iş olduğu için yapıyoruz.

Hilalsan’ın hikayesini de anlatır mısınız?

Hilalsan makine babam tarafından 1984 yılında kurulmuş. İlk kurulduğu yıllarda inşaat makasları üretimi ile başlamış. Tabii bu arada pek çok farklı mekanda çalıştık. Şuanda aktif olarak cnc giyotin makaslar, kombine makaslar ve daha başka şeyler ile 4 kalemde üretimimize aktif olarak devam ediyoruz.

Burada şu anda ne kadar üretim yapılıyor?

Makine üretimi uzun bir zaman aldığı için günlük değil de yıllık olarak 200 adet makine üretimimiz var şu anda.

Ağırlıklı olarak yurtdışı olarak çalışıyorsunuz. Hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz?

Bizim en büyük pazarımız Avrupa daha sonra Amerika kıtası daha sonra Asya ülkeleri ve son olarak Rusya ve civar ülkelere olarak satışımız var.

Müşterilerinizin Konya’yı tercih etme sebepleri nedir?

Aslında bu bizim kendi firmamız için büyük sorunlardan bir tanesi Konya maalesef uzun zamandır ucuz ve üretiyor fakat kalite üretemiyor. Konya Türkiye’de zaten küçük Çin olarak biliniyor.biz bunun için üretim alanımızı Konya dışına taşımayı bile düşündük.

Pandemi dönemi sizi nasıl etkiledi?

Pandemi dönemi bizi tabii ki etkiledi fakat bizi döviz krizi daha çok etkiledi. Pandemi döneminin bize en büyük etkisi, nakliye konusunda oldu zira nakliye alanında çok sıkıntı yaşadık. Satışta bir sıkıntı yaşamadık ama sattığımız ürünü nakletme hususunda ciddi sıkıntılar yaşadık.

Burada bir gününüz nasıl geçiyor?

Sabah 8’de işbaşı yaparız., ilk önce atölyede üretim alanlarını incelerim. Ben her gün sabah ve akşam burada üretim aşamalarını takip ederim. Aynı zamanda gün gün ne kadar yol aldık buna bakarım. Sonrasında genellikle maillerimi kontrol ederim yurt dışından müşterilerimiz ile çoğunlukla ben bizzat temasta bulunurum. Onun dışında ana malzemelerimiz ile ilgilenirim. Sürekli bir alternatif arayışı içerisindeyim. Kullandığımız her malzeme için bir alternatif bulundurmak isterim. Öğleden sonraya kadar bununla ilgilenirim sonrasında tedarikçilerimiz malzemelerimizi getirir. Onları depoya yerleştirme ile ilgileniriz. Bir günüm genel olarak böyle geçiyor.

Peki fabrikada babanız ile ilişkiniz nasıl?

Aslında genel olarak bakarsak patron-müdür ilişkimiz var. İşleyiş bana bağlı ama son karar babama bağlı tabii dengeyi her fırsatta kurmaya çalışıyoruz. Babam her zaman bana işi ve hayatı öğretmeye çalışıyor. En ufak işi dahi bana öğretmeye çalışıyor. Çünkü bunun sonunda 37 yıllık ismimiz ve 40 personelimiz de bana emanet kalacak. Her zaman bu şuur ile kendimi yetiştirmeye çalıştım. Hiçbir zaman sorumluluk almaktan kaçmadım. Inisiyatifi kullanmayı tercih ettim her zaman. Bunu tüm genç arkadaşlarımızın yapmasını tavsiye ediyorum.

İş haricinde sosyal hayatta neler yaparsınız?

Ben liseden bu yana CAD-CAM programlarına çok meraklıydım hala meraklıyım. Bazen aklıma birden bir tasarım gelir ve bilgisayar karşısına oturup sıfırdan onu çizmeye başlayabilirim ve saatlerce uğraşırım ona. Onun dışında keşfetmeyi çok severim özellikle şehirlerarası yolculuğu bu manada çok fazla yaparım.

Hedefleriniz nelerdir?

Aslında benim küçüklüğümden beri her zaman, firmaya yetebilecek bir patron olmak istedim benim isteğim hayalim bu yani. İlk önce kendimi geliştirmek istiyorum. Firma olarak hedefim satış alanımızı çeşitlendirmek ve artırmak. Her zaman yurtiçi yurtdışı en iyisi ve sürekli gelişeni olmak istiyorum.

Genç arkadaşlara tavsiyeleriniz nelerdir?

Genç girişimcilere öneride bulunmam gerekirse, ülkemizde girişimcilik çok parlatılıyor. Maalesef işsizlik rakamlarımız her geçen gün artıyor. Aslında bunu genç arkadaşlarımıza biz dayatıyoruz bir yerde. Genç arkadaşlarıma çok dikkatli olmalarını tavsiye ediyorum. Herkes kendi işinin patronu olmak ister ama bunun için risk almak gerek. Büyük düşünmek gerek. Konya’da yeni açılan bir sürü firmamız var. Giderek büyüyoruz. Girişimcileri tebrik ediyoruz fakat şunu belirtmek isterim; burada şehrin markasını ve rekabetini de gözetmek gerek. Yani kendimiz için çalıştığımız kadar şehrimiz için de çalışmamız gerek. Genç işadamlarına başka bir önerim ise ilk girdiğiniz de maalesef bir başkasının direnci ile karşılaşabiliyor bu da genç arkadaşımızın hevesinin kırılmasına neden olabiliyor. En büyük tavsiyem inisiyatif almaktan çekinmesinler ve bunun sorumluluğunu da almayı bilsinler.

MEHMET ALİ ELMACI

Editör: TE Bilişim