HİKMET ÇETİNER KİMDİR?
Hikmet Çetiner, 1967 yılı Konya Ereğli doğumlu. Aslen Antalya/Akseki Menteşbey köyü nüfusuna kayıtlı ama yıllardır sesli, görüntülü ve basılı yayıncılıkta Konya’ya hizmet eden bir kişi. Konya’nın kültürü, sanatı ve turizmi alanında bir nebze olsun katkı yapmaya çalışıyor.
Konya'nın yakından tanıdığı isimlerden biri de uzun yıllar müzik sektöründe bulunmuş olan Hikmet Çetiner. 37 yıldır müzik sektörü içinde bulunan Çetiner, babadan gelen mesleği geliştirerek devam ettirdi. Müzik yapımcılığı yapan Çetiner, Konya'nın tanıtımına da büyük önem veriyor. Bu kapsamda Mevlana, Mevlevilikle ilgili yapımlar ortaya koydu ve IŞIĞA GELENLER isimli çalışması da devam ediyor. Ayrıca Konya Geceleri ve Barana isimli çalışması, geleneksel kıyafet ve oyun kültürü ile de Konya'nın tanıtılmasına katkı sunuyor. Hikmet Çetiner ile müzik ekseninde Konya'yı ve Konya'nın değerlerini konuştuk.
Uzun yıllar Konya’da müzik sektöründe yapımcı olarak faaliyet gösterdiniz. Müzik sektörüne girişiniz nasıl olmuştu?
Müzik sektöründe 37 yıldır Konya ve İstanbul’da hizmet verdik, İstanbul Unkapanı’nda şubemiz vardı ama şirket merkezimiz Konya’ydı. Müzik sektörüne girişimiz, Türkiye Plakçılar Kralı olan Coşkun Plak Hilmi Coşkun dayım olur. Dayımızdan esinlenerek babam bu sektörde perakendeci olarak başlamış ve zamanla yapımcılığa başlamış bizde baba mesleği olarak bayrağı biz devraldık ve biraz daha geliştirerek devam ettik.
Şu anda da Mesleğimizin Türkiye’deki en önemli temsilcisi ve Birliği olan MÜYAP (Müzik Yapımcıları Birliği) üyesiyiz, Konya’yı orada da temsil ediyoruz.
Ayrıca yapımcılığını yaptığımız tüm albümlerimiz dijital olarak tüm dünyada İTUNES, Amazon, TTnet, Turkcellmüzik, Spotify, Deezer, Youtube gibi yüzlerce dijital platformda 243 ülkede yayına açıktır.
Bugüne kadar hangi sanatçılarla çalıştınız?
Yerel ve Ulusal bazda birçok Sanatçı ve bu Albümlerde Türkiye’nin en önemli Müzisyenleri ile çalıştık. Yerel olarak, Rıza Konyalı, Mustafa Konyalı, Bestekâr Salihi, Ramazan Koyuncu, Mehmet Kayık, Mustafa Kazanova, Cafer Özdemir, Konya Kaşık Ekibi Hasan Kaya, Bozkır Yazdamı Ekibi, Mehmet Çavuş, Beder, Mehmet Kaya gibi...
Ulusal olarak; İsmail Coşar, Süleyman Yardım, Mithat Çömlekçi, Ahmet Özgül, Turay Dinleyen, Hasan Genç, Mustafa Güzel, Suat Orhan, Ali Toprak, ŞekipSayık, Cahit Nazlı, Uğur Demirci, Muzaffer Orhan, Halit Araboğlu, Ozan Nihat, Yusuf Kayya, Kaan Ulaş, Mehmet Uçak, Özgür Yakınlar, Koray Ural, gibi...
Albümlerimizde çalıştığımız Müzisyenlerimiz; Kıvırcık Ali, Musa Eroğlu, Çetin Akdeniz, Okan Murat Öztürk, Ercan Erol gibi TRT’nin Seçkin Saz Sanatçıları, Ercan Irmak, Mercan Dede, Tunus’luDorsafHamdani, Bülent Altınbaş, Halil Karaduman, Göksel Baktagir, Şenol Arkun, İsmail Soyberk, Ersin Ertay, Yaşar Akpençe, Cahit Çiftçi, Sait Büyükçınar, Yavuz Selim Ceylan, Mustafa Acar, Sadi Cesuroğlu, Cüneyt Sözmen, Ferhat Erdem, Hüseyin Yalçın, Salim Kabacı, Halil Çokyürekli, Deniz Göktaş, Can Kökrek, Suat Kuş, İrfan Gürdal, gibi...
Sinema ve Video Yapımcılığınız da var bu alanda ne gibi çalışmalar yaptınız.?
Görüntülü Yayıncılık alanında da Sinema ve Video Yapımcısı olarak; Mevlana ve Mevlevilik alanında dünyada tek eser olan ve Mevlâna Celaleddin-i Rumi adında Mevlâna Müzesi Gül Bahçesi'nde çekimleri yapılan bir DVD çalışmamız var, bu çalışmamızın başında Mevlana ve Mevlevilikle ilgili 15 dakikalık kısa metrajlı bir film ve devamında Bayati Mevlevi Ayini Şerif-i eşliğinde aslına uygun olarak Şeb-i Arus Töreni yer almaktadır. Bu çalışmamızda Ayin esnasında Mevlâna Türbesinden özel çekimlerle Türbe içi kare kare gezdirilmektedir. Dünyada bir ilk olan bu eser Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Farsça, Japonca ve Rusça olarak 9 ayrı dilde yayınlanmıştır.
Ayrıca Farklı ülkelerde yaşayan insanların İslam'la ve Hz. Mevlâna ile nasıl tanıştıklarını, hayatlarında ne gibi değişiklikler olduğunu kendi anlatımlarıyla dile getirdikleri “IŞIĞA GELENLER” adında Belgesel çalışmamız vardır.
Görsel Çalışmalarımızdan Konya Folkloru üzerine şimdiye kadar ilk defa yapılmış olan Müzik, Kıyafet, Yemek, Sosyal Yaşantı Kültürünün ve Konyalı sanatçıların bir arada toplanarak yapılan “Konya Geceleri ve Barana” isimli VCD çalışmamız var. Bunun yanı sıra Konya kaşık ekibi olarak bilinen Bozkır yöresine ait folklor çalışmalarının yer aldığı geleneksel kıyafet ve oyun kültürünün aslına uygun olarak gelecek nesillere aktarılması ve yaşatılması amacı ile birer kaynak eser olarak müzik ve sinema sektörüne kazandırmış olduk.
Kaset, CD, DVD yapım ve satışı olarak müzik sektörünün neden bittiği hakkında bilgi verebilir misiniz?
Son yıllarda bazı sektörlerde olduğu gibi müzik sektörü de dijital teknolojiye yenik düştü diyebiliriz. Bir müzik yapımcısı olarak artık yapım üretmez olduk bunun nedeni nedir derseniz, piyasaya çıkardığımız bir albüm internet ortamında yasal olmayan internet sayfalarında paylaşılarak dinleyiciler tarafından dinlenip hızlıca tüketilmesi ve biz yapımcılara bir getirisinin olmadığından dolayı yatırım yapamaz olduk.
Müzik sektörü son yıllarda biraz duraklama dönemine girmiştir, Bunun nedeni olarak dijital teknolojinin bazı sektörlere mesela fotoğraf sektörünü de bitirdiği gibi sırada Gazetecilik sektörü var gibi görünüyor, Haber de dijital mecralarda daha hızlı ve anlık yayılıyor artık.
Yerel müzik yapımlarının yanı sıra Konya’da Mevlâna ve Mevlevilik kültürü ile ilgili çalışmalarınızın da olduğunu biliyoruz. Biraz da bu çalışmalardan bahsedebilir misiniz?
Yerel Müzik yani Konya Folkloru alanında bir çok eserimizin yanı sıra Sufi Müzik olarak bilinen enstrümantal tarzda bir çok eseri müzik sektörüne kazandırdık. Nedir bunlar derseniz Mevlana Türbesi'nde Türbe iç Müziği olarak yayınlanan Ney Taksimleri Albümü firmamız tarafından yayınlanan bir eserdir. Ayrıca Hz. Mevlâna’nın baş ucunda asılı olan Kandil’den esinlenerek yapmış olduğumuz, Ney ve Tanbur, Ney ve Ud, Ney ve Kanun, Ney ve Gitar ve Ney ve Ritim olarak Kandil Düet Series adlı 5 albümden oluşan bir set çalışmamız oldu. Tabi çalışmalarımız sadece bu albümlerle sınırlı değil, bu tarz bir çok albümü de yayınladık. Bu tarz albümlerimizde dünya müzik sektörüne ışık saçması amacı ile kullandığımız Kandil ismini son olarak yapmış olduğumuz Konya yemek sektöründeki işletmemizde, Konya yemek sektörüne ışık saçmak amacı ile kullanmaktayız.
Konya’nın mahalli sanatçıları hak ettikleri ilgiyi görüyorlar mı? Yoksa yaşlanınca bir köşede unutuluveriyorlar mı?
Mahalli sanatçılarımız Konya için hepsi ayrı değerdedir, bunların hepsi birer kültür elçisidir, ama ne yazık ki unutuluyor gibi görünse de aslında unutulmuyor, unutulmazlar da! Çünkü bu insanlar eser üretiyor ve bu eserler kayıt altına alınıyor. Bu Sanatçılarımızı unutmamak ve unutturmamakta gerekmektedir. Konya olarak kalıcı olarak yaşatabiliriz, Kültür Merkezleri, Yol, Cadde, Sokak ve Park gibi sosyal alanlarda bu sanatçılarımızın isimlerini yaşatmamız lazım. Son yıllarda Mustafa Kazanova, Cafer Özdemir ve Ahmet Özdemir’i kaybettik. Yakın zamanda da Mustafa Konyalı’yı kaybettik, bakıma muhtaç bir durumdayken sağolsun Konya Valimiz sahip çıktı, buradan kendisine teşekkür ediyorum. Ölenler unutuldu, unutmamamız lazım. Yaşayanları da pek arayan soranımız yok. Bu değerlerimize sahip çıkmamız lazım.
Son olarak yayınladığınız kitap çalışmalarından da biraz bahsedebilir misiniz?
Konya’nın tanıtımı açısından turizm piyasasında yayınlanan kapsamlı bir yayın yoktu, biz firma olarak Konya ve Mevlâna adında 108 sayfadan oluşan komple Konya merkez ve ilçelerdeki gezilecek görülecek Türbe, Cami, Müze, Han, Hamam, Göl, Ören Yeri gibi yerleri kendi Fotoğraflarımdan oluşan bir kitap hazırladık ve bunu Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca ve İspanyolca olarak yayınladık.
ALAADDİN ALADAĞ
