Konya Selçuklu Merkez Cami’nde İmam Hatiplik yapan ve aynı zamanda Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) Konya İl Yönetiminde olan Hidayet Eskici; TDV, Selçuklu Belediyesi ve kendi cami cemaatinden yardımsever insanların katkılarıyla başlattığı çeşitli yardım çalışmalarını sürdürüyor. Kendisine gelen kurban, giysi ve erzak gibi yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını sosyal medya aracılığıyla da insanlara duyuran Hidayet Eskici, insanların böylelikle çalışmalardan haberdar olup hem katkıda bulunduklarını hem de yardımların sahiplerine ulaştığı haberi ile sevinçlerine ortak olduklarını dile getirdi.
Hidayet Eskici kimdir, ne işle meşgul olur?
Ben Konya Selçuklu Mahallesi’nde bulunan Merkez Cami İmam Hatibi Hidayet Eskici. Cami imamlığı ve caminin işleri dışında Türkiye Diyanet Vakfı’nda Konya İl Yönetimindeyim ve vakıfla, cemaatimle gerektiği zaman Selçuklu Belediyesinin katkılarıyla çeşitli yardım çalışmalarını yürütmekteyim.
Yardım çalışmalarınızdaki gönüllülük amacınız nedir?
Hep söylerim benim iki tane cemaatim var. Birincisi namazıma gelen, beni tanıyan insanlar; diğeri ise henüz cami ile tanışmamış, cami merkezli hayatı olmayan insanlardır. İşte biz imamlık yaparken sadece içerideki cemaati değil, dışarıdakileri de gözetmek zorundayız. Benim amacım dışarıdaki o topluluğa ulaşmaktır.
Ne gibi yardım çalışmaları yapıyorsunuz?
Sadece tek bir yardım değil, ihtiyaca yönelik hareket ediyoruz. Mesela bayramlarda çocuklarımızı bayramlıklarla sevindiriyoruz, camimize vakfedilen kurbanları, kurban kesemeyen ailelere dağıtacağız. Yardım etmeye kendi komşumuzdan başlayarak 18’i yetim aile olmak üzere 56 aileyi takibe aldık ve ihtiyaçlarını karşılıyoruz.
Yardıma ihtiyacı olan insanları nasıl tespit ediyorsunuz?
Mahallemiz muhtarlığı ve komşumuz olan Selçuklu Belediyesiyle birlikte sürekli bir takip içerisindeyiz. Zaten yaptığımız yardımlarda Selçuklu Belediyesinin de katkıları azımsanamaz.
Yardımlarınız sadece Konya’yı mı kapsıyor?
Kardeş sivil toplum kuruluşlarıyla ortak olarak, cemaatimizin de katkılarıyla Bangladeş’te 48 tane su kuyusu açtık. Aynı zamanda Suriye’deki kardeşlerimize de mahallemizdeki gönüllülerin desteğiyle 7 tır yardım gönderdik. Sadece Konya’da değil, bizim işimiz insanla ve insanın olduğu her yerde biz de bulunmak durumundayız.
Camiler, yardımlar için nasıl bir konumda?
Peygamberimiz öyle bir mescit modeli inşa etmiş ki elinde bir fazla eşyası olan gelip mescide bırakmış, evinde olmayan da gelip mescitten ihtiyacını gidermiş. Yani mescitler köprü görevini üstlenmiş. İnşallah bizlerde burada peygamberimizin sünnetini gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Ben bu hususta bütün meslektaşlarımı kutluyorum ve teşekkür ediyorum ancak içinde insan sevgisi olmayan birisi bu mesleği yapmamalı. Ne yazık ki kimi mahalle hocalarımız var ki, yolda gördüğü cemaatini, mahallesindeki insanları tanımıyor. İmam, sadece camide kalmamalı, halkın içinde olmalıdır.
Çalışmalarınızın ses getirmesi için ne gibi duyurular yapıyorsunuz?
Dediğim gibi farklı dönemlerde çeşitli çalışmalar yapıyoruz ve başlattığımız kampanyayı her hafta cuma namazından sonra cemaatime duyuruyorum. Sosyal medyada da camimiz ve şahsım adına olan hesaplardan duyurularımızı yapıyoruz, böylelikle insanları çalışmalarımızdan haberdar ederken aynı zamanda yaptığımız yardımların yerine ulaştığını görmek insanlarda güven oluşturuyor, hayırseverleri mutlu oluyorlar.
Selçuklu Belediyesi size bu konularda katkı sağlıyor mu?
Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı ve ekibiyle sürekli temas halindeyiz. Yaz Kur’an Kursu’na gelen şu anda 713 tane öğrencimiz var ve çocuklarımızla çeşitli etkinlikler yapıyoruz. Bu konuda belediyemiz bizlere etkinlik alanı, aktarma için otobüs ya da ikram gibi katkılar sağlıyor.
Sizin belediyeden ne gibi talepleriniz var?
Yaz bitiminde de çocuklarımızın yine aynı çatı altında olabilmesi adına belediyemizden bir kütüphane, kıraathane gibi aynı zamanda yaşlarına göre oyunların yer aldığı alanların yapılmasını ilgili makamlara ilettik. Bu konu destek vereceklerini söylediler, gençlere yönelik çalışmalar devam ediyor.
Kendi işinizin yanı sıra bu çalışmalarla ilgilenmek sizleri yormuyor mu?
Biz aldığımız maaşın hakkını vermeye çalışıyoruz. Bunu yaparken de insanları mutlu etmek, çocukların sevindiğini görmek, bizlerin içindeki aşkı körüklüyor. Bazen eve gidemediğimiz, ailelerimizi göremediğimiz zamanlar bile oluyor. Ama işimizi Allah’ın rızası için yaptığımızın farkında olduğumuzda insan yorulmuyor. Çocuklarımızla ilgilenirken onlarla bazen sesli dua yapıyoruz, onları 'amin' deyişi, inanıyorum ki bütün yorgunluklara değer ve dualarımızın kabul olma sebebidir. İnanıyorum ki bütün mesleklerde insan, görevini hakkıyla ve bir vizyon ortaya koyarak yaparsa zevk alır.
Yenigün gazetesi olarak sizlere de böyle bir projeden dolayı teşekkür ediyorum.
Biz teşekkür ederiz.
HACER CEYLAN
