Türkiye son yılların en çetin kışlarından birini geride bırakmıştı. Ülkenin tamamı kışa teslim olmuş, yıllardır kar görmeyen yerlerde bile yağış olmuştu. Yağışlar üreticiler açısından umutları artırmış, rekor seviyede üretim bekleniyordu. Yağışların uzun süre devam etmesi yeraltı su kaynaklarını beslemiş, Konya Ovası ise kuraklık riskinden uzak kalmıştı. Yağışların zaman zaman dona çevirmesi nedeniyle üretim yapan çiftçiler yeteri kadar gübre atamamıştı. Don olayların uzun süre devam etmesinin ardından tarlaya giden üreticiler, önceden devam eden aşırı soğuğun şu an çimlenmeyi olumsuz yönde etkilediğine vurgu yaptı. 
Geçen yılın Ekim ayında üreticilerin beklediği yağışı alamadığını kaydeden Karatay Ziraat Odası Başkanı Rifat Kavuneker, “Tabi yağışların en ihtiyaç olduğu Ekim ayında beklendiğimiz yağışlar gelmemişti. 2021 Aralık ayından itibaren Türkiye genelinde umduğumuz yağışlar gelmeye başladı. Bu yağışlar 2022 Ocak ayından Mart ayına kadar devam etmişti. Tabi çok soğuk bir kışı geride bıraktık. Aşırı soğuk yüzünden hububatların bir kısmı ciddi olarak olumsuz yönde etkilenmiş. Soğuk ekim alanlarını vurmuş. Bu nedenden dolayı ekim arazilerinin bazılarında çimlenmesinde sıkıntı var. İlerleyen dönemlerde yağışların devam etmesini diliyoruz. Nisan yağışları büyük önem taşıyor” dedi.  


‘KUYUSU OLMAYAN TARLALAR SIKINTILI’
Tarla başında kuyusu olanlarda sıkıntı olmadığını kaydeden Kavuneker, “Lakin kurak tarım alanlarında ve kuyusu olmayan yerlerde yeteri kadar çimlenme yok. Kuyusu olanlar zaten hububatın çimlenmesi için gerekli sulamayı yapabilir. Olmayanların ise umudu elbette yağışların devam etmesi olacak. Yani burada Konya Ovası’nda suyun önemi bir kez daha ortaya çıkmış oldu. Çiftçimiz şu an pahalıktan dolayı ne yapabileceğini bilmiyor. Gübre fiyatları hala yüksek. Bazı arazilere gübre atılamadı. İlaçlarda aynı şekilde pahalılığını korumaya devam ediyor. Sulama maliyetleri de maalesef aşırı pahalı. Tabi üretim açısından belki erken konuşuyoruz ama her şey aşağı yukarı 15 güne netleşir. Aksi takdirde bu durum üretimi etkileyebilir. Aşırı soğuk, gübre yetersizliğini, çimlenmeyi engelledi. Allah’tan tabi ümit kesilmez. Her halimize şükür. Yağış bekliyoruz inşallah” diye konuştu. 


‘AYÇİÇEĞİ FİYATLARI AÇIKLANSIN’
Türkiye’nin yağ noktasında üretim sıkıntısı olmadığını kaydeden Kavuneker, yüzde 70 oranında yeterlilik bulunduğunu sözlerine ekleyerek, “Diğer yüzde 30’luk kısmını da yurt dışından temin ediyoruz. Özellikle söylüyorum panik yapmaya gerek yok. Türkiye’de ayçiçeği yağı sıkıntısı bulunmuyor. Bu sıkıntısının yaşanmaması için devletten de üreticilerin beklentisi var. Ayçiçeği fiyatları daha açıklanmadı. Çünkü çiftçi ne olacağını bilmiyor. Ayçiçeği fiyatlarının bir an önce belirlenmesi ve açıklanması lazım. Bakın pancar fiyatları belli oldu, çiftçimiz hemen ona göre adımını attı. Aynı durum ayçiçeği içinde geçerli. Fiyatların en kısa sürede belli olmasını bekliyoruz. Böylece iç piyasa daha da rahatlar. Çünkü üreticiler 3-5 esnafın eline kalmamalı” diyerek sözlerini sonlandırdı. 
SAMET AKTAŞ
 

Editör: TE Bilişim