OSM Makine ikinci kuşak yöneticisi Abdürrahim Küçüktopal sektöre dair önemli değerlendirmeler yaptı. Hedefinin dünyaya açılmak olduğunu söyleyen Küçüktopal, en büyük hobisinin çalışmak olduğunu ifade ederek özel hayatıyla ilgili de “canım sıkılırsa dükkâna gelirim” dedi.

Abdürrahim Küçüktopal kimdir?

Ben Abdürrahim Küçüktopal. 1987 Konya doğumluyum. Selçuk Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü mezunuyum. OSM Makine’nın ikinci kuşak yöneticisiyim. 3 kardeş ve babamız işlerimizi yürütüyoruz.

Bu işe ne zaman başladınız?

2000 yılında kayır olduğum teknik liseye devam ederken sanayiye bir kalıpçının yanında çalıştım. Yine üniversitede de makine sektörüne dair eğitimim tamamladım. Aslında babamla benim alanım çok farklı. Babam çelik kapı imalatı yapıyordu. 2014 yılında babamla amcam ayrılma kararı aldılar. Biz de böyle işe 2015 yılından itibaren girmiş olduk. Mesleğim de demir talaş üzerine olunca ilk tercihimiz de talaş imalatı oldu. Ama tabanımız benim eğitimimle birlikte bu işin olması bizi bu sektöre yöneltti.

Ne üretiyorsunuz?

1985 yılında babamların talip olduğu saç kesim büküm işlerinde kullanılan makinaların üretimini yapıyoruz. 1985’ten 2015 yılına kadar bu makinaları kullandık dolayısıyla bizim en iyi anlayacağımız iş de bu makinaların özellikle idi ve bu alanda en verimli olabilecek makinaları da biliyorduk. Felsefesini bile çözdüğümüz makinaları yapmak bizim için en doğru şey olduğunu düşündük. Önce bu makinaların parçalarını üretmeye başladık. Dünyada ses getiren kalitesini ispatlamış firmalara montaja hazır parçaları üretmeye başladık. Numuneleri yaptık, olumlu gördüler ve teşekkür ettiler. Şu anda Baykal, Durmaz gibi Türkiye’nin en büyükleri ile çalışıyoruz. Bizim makinaları yaparken özel talep üzerine ürettiğimiz ürünler de var. Bu talepler de devasa firmalardan geliyor. Biz kalitemizle bir şeyleri ispat ettiğimiz ürünler. Öte yandan şu anda Türkiye’nin ilk ve tek en büyük makinasını yapıyoruz. Bizden önce talip olan firmaları da sollamış olacağız yaptığımız işlerle.

Kaç kişi istihdam ediyorsunuz?

İstihdam sayımız 20 ile 25 arasında değişiyor.

Yurtdışına çalışıyor musunuz?

Şu anda direkt olarak çalıştığımız yurtdışı yok ama üretimimizi hızlandırdığımız zaman hedefimizde yurtdışı çalışmak da var.

Pandemi nasıl geçti, sizi nasıl etkiledi?

Pandemi başladığında tedirgin olduk açıkçası, işimize nasıl yansıyacağını bilmiyorduk. Fakat süreç başladığından bu yana işlerimiz daha da hızlandı. Vardiya sayısını artırdık, Pazar günleri de dahil olmak üzere hiç kepenk indirmedik. Bunun sebebini biraz araştırdık. Fransa Çin’den aldığı ürünleri kesti Türkiye’ye yüklendi. Romanya, Almaya aynı şekilde satın almaları Türkiye’den yapar hale geldi. Biz bu süreçte çok hızlı çalıştık. Bunu kesinlikle sevinerek söylemiyorum ama tabiri caizse biz turnayı gözünden vurduk. Nasibimizde bir fırsat olarak geri döndü. Sonra biraz yavaşladı ama şu anda eski yoğunluğumuza tekrar döndük.

Bu dönemde devlet desteklerinden faydalandınız mı?

İşin esasında bu zamana kadar desteğe ihtiyacımız olmadığını düşünerek devletten bir destek talebinde bulunmadık. Devlet destek destek verecekse benim sermayemi beton yığınına bağlamamı engellesin. Devlet TOKİ aracılığıyla dükkanlar yaparsa biz de üretimle devletimize katkıda bulunuruz.

Hedefleriniz neler?

Bünyemde çalıştıracağım kişilere önce ilgili kurumlar tarafından eğitim vererek alım yapmak istiyorum. Yani kalifiye eleman yetiştirme merkezinin acil kurulması lazım. Ben bir sanayici olarak bu konuda gereken desteği vermeye hazırım. Dolayısıyla gençler kolay işlere kaçıyor biz de kalifiye eleman bulmakta zorlanıyoruz. Dolayısıyla kapasitemizi büyütüp 100 bin metrekare kapalı alanda üretim yapmak ve şehre katkı sağlamak istiyorum. Şu anda halihazırda yapmış olduğumuz makinaları Avrupa’nın üretim hızına yetiştirmek için gayret ediyoruz. Avrupa’nın hızına yetişmeden biz ülkemizi daha iyi yerlere getiremeyiz. Yüksek teknolojiyi sanayimizde aktif ederek Avrupa’nın kaymağını yediği üretimi ülkemize kazandırmak istiyorum. Biz günü kurtarma derdindeyiz ama adamlar ARGE gibi bölümlere önem verip bizden hep bir adım önde gidiyorlar.

Abdürrahim Küçüktopal iş haricinde ne yapar?

Okul hayatımızdan sonra tamamen sanayi hayatına geçince bütün heveslerimiz sanayi üzerine kurulmuş. Ailemin haricinde ayıracağım bir sosyal hayatım yok. Canım sıkılırsa dükkana gelirim. Bazen bahçemizde ailemle vakit geçirmeyi severim.

Gençlere tavsiyeleriniz nelerdir?

Önce eğitimde kendilerini geliştirsinler. Artık alaylı işi bitti. Eğitim şart.

MEHMET ALİ ELMACI

Editör: TE Bilişim