Yaptığı işlerle ve zekasıyla döneme damga vurmuş ve telefondaki motor sesinden bile aracın arızasını anlamasıyla gündem olmuş ağır vasıta tamircisi Koca Mehmet lakaplı Mehmet Uçarok’un hayatını, oğlu Taner Uçarok anlattı. Uçarok, babasının Türkiye çapında bilindiğini ve insanların tamiri öğrenmek için farklı illerden ustasının yanına geldiğini ifade ederken, “Ağır vasıtalarda küçük bir sorun için bile farklı şehirlerden kendisine geliyordu. Kamyon arızasını telefondan anlayıp, uzaktaki birine tarif ederek araç tamir etmişliği var. Herkes tarafından saygı gören bir insandı.” ifadelerine yer verdi.

İNSANLAR LAKAPLARIYLA TANINIRDI

Koca Mehmet lakaplı Mehmet Uçarok’un hayatını anlatan oğlu Taner Uçarok, “Babam, 1940’lı yılların sonunda Bozkır’ın Sarıoğlan kasabasında doğdu. İlkokulu bitirdikten sonra 1960’lı yıllarda merkeze gelmişler. İş hayatına ilk olarak Sarı Mehmet Usta’nın yanında tamircilikle başlamış. Ağır vasıta tamirini de orada öğreniyor.” dedi. Uçarok’un askerden geldikten sonra iş yeri açtığını belirten Uçarok, o yılları şöyle anlatıyor: “Askerden geldikten sonra, o yaşlarda tabi usta olunurdu, kendi iş yerini açıyor. O zamanlar ticaret merkezi olan eski otobüs garajının orada bir iş yeri açmış. Cüssesi de biraz iri olunca diğer Mehmet ismindeki ustalarla karıştırılmaması için ‘Koca Mehmet’ diyorlarmış ve açtığı iş yerine de bir isim vermek gerekiyor. O da ‘Koca Mehmet’ ismini almış ve öyle tanınmış. Zaten o dönemlerde insanlar soyadlarıyla değil, lakaplarıyla tanınırdı. Mehmet ustanın ustasına da Sarı Mehmet derlerdi.”

‘USTA ÇIRAK İLİŞKİSİ BAMBAŞKAYDI’

Dönemin usta- çırak ilişkisini anlatan Taner Uçarok, insanların o dönemlerde 20’li yaşlarda bir işte usta olduklarını ifade ederken, “O dönemlerde insanlar usta- çırak ilişkisi içerisinde yetişiyordu. Usta, çırağını sever ama belli etmezdi. Şimdi usta çırak ilişkisi, çırağın ustaya saygısı kalmadı. Çırağın ustanın yanında sigara içmesi bile söz konusu olamazdı. Rahmetli ustamız, akşama kadar yapılması gerek işleri bitirir, akşam ise toplanması gereken motorları toplamaya başlardı. O esnada ustanın yardımcısı olan başteknisyenle usta, motorları toplar; diğer usta ve çıraklar ise motor sehpasına ikişer metre uzaklıkta çember halinde, titizlikle toplanan motoru ve ustayı izlerdi. Şimdiki zamanlarda bu görüntüyü görmemiz mümkün değil.” diye konuştu.  

‘İŞE DÖRT ELLE SARILINIRDI’

21. yüzyılda hayat şartlarının şimdiye göre çok başka olduğunu ifade eden Uçarok, “O yıllara göre şimdiki yaşam şartları bambaşka. 1990’lı ve 2000’li yıllarda aile fertleri çocuklarının okumayacaklarını anladıklarında çocuklar hemen bir meslek öğrenmeye verilirdi. Ustalara ‘eti senin, kemiği benim’ denirdi. O dönem zorluğunu gören çıraklar da işlerine dört elle sarılırdı, yokluğu ve zorluğu görenler yüksek mevkilere ulaşıyordu. Şimdi bunu diyen aile kalmadı. Bu yüzden yeni yetişen ustalarda ciddiyet yok. Ciddiyet olmayınca da memnuniyetsizlikler çok yaşanıyor.” dedi. Günümüz nesli hakkında değerlendirmelerde bulunan Uçarok, “Yeni nesil zorluk görmediği ve ciddiyetsiz bir iş ortamında yetiştirildikleri için müşteriye ilgi, alaka azaldı. Ben babamın Koca Mehmet’ken, kendi elleriyle müşterisine çay ikram ettiği zamanları da gördük. Bizler de babamızın izinden gidiyoruz. Ben hala kendi ellerimle müşterilere çay getiriyorum. Bu, müşteriler tarafından çok seviliyor. Günümüzde müşteriye ilgi, alaka kalmadı.” ifadelerini kullandı.

‘ŞEHİR DIŞINDAN MÜŞTERİ GELİYORDU’

Mehmet Uçarok ’un 1990’lı yıllarda Ford bayiliğini aldığını vurgulayan Uçarok, babası için önceliğin müşteri memnuniyeti ve işi olduğunu ifade etti. Uçarok, “Onun için öncelikli olan insanlık ve mesleğiydi. Önce müşterisinin memnuniyetini düşünürdü. Esnaflığıyla da herkese

örnek olurdu. Bu meslek aşkını zamanla zekasıyla birleştirdi. Sadece Konya’da değil, Türkiye’nin birçok yerinden gelen müşterileri olurdu. Kendisi il dışına çok giden biri değildi ancak o dönemlerde namı tüm Türkiye’ye yayıldı diyebiliriz. Bir subap ayarını yapmak en fazla yarım saat süren bir iş ancak bunun için bile farklı şehirden gelen müşteriler oluyordu. 1990’lı yıllarda Ford’un yetkili bayiliğini aldı. O yıllardan önce yetkili servisçilik Türkiye’de yoktu. İleri görüşlülüğünden de kaynaklı olarak bu işe ilk başlayanlardan biri olmuş ve Konya’nın Ford yetkili bayisi olmuştu.” ifadelerine yer verdi. Şehir dışında yaşanan arızalarda babasını arayıp bilgi alındığını ifade eden Uçarok, “Arızanın durumuna göre müşterinin isteği doğrultusunda araç tamirhaneye gelemeyecek durumda ise, örneğin motorda arıza varsa kendisi bulunduğu şehirden motoru götürüp montajını orada yapıyordu.” dedi.

ŞEHİR DIŞINDAN ZANAAT ÖĞRENMEYE ONUN YANINA GELDİLER!

Babasının yanında yetişip kendi dükkanını açan birçok kişi olduğunu söyleyen Uçarok, “Yetiştirdiği insanlar sadece Konya’da değil, ülkenin birçok yerindedir çünkü onun ününü duyanlar gelip onun yanında kendini yetiştiriyordu. Koca usta ismi için gurbetten gelip de işi öğrenmek isteyen birçok kişi vardı. Çok şükür Koca Mehmet’in ustalığı sayesinde, onun izinden giden ustalarımız bile hala dualarını eksik etmiyorlar. 1984 yılında abim Ali İhsan Uçarok’u yanına destekçi olarak aldı. 1998 yılında da ben yedek parça işinde babamın yanında işe başladım. Herkes tarafından sevilip saygı gören bir insandı. Yaptığı işlerden randıman da alırdı.” dedi. Dönemin zorluklarından bahseden Uçarok, “Çalışacak insan vardı ancak işyerleri çok gelişmiş değildi. Makineleşme yoktu. Yapılan tamirler el işçiliğiyle, insanların kendi imkanlarıyla yapılıyordu. Yedek parça kısıtlı olduğu için insanlar bozulan bir parçayı atmıyor, tamir ettiriyordu. Şimdi her şey elektronik, otomasyona döndü. Artık bozulan parçaların yedeği olunca tamirle uğraşan sayısı da fazla değil.” diye konuştu.

FORD’A DEĞİŞİM YAŞATTI!

Ford müdürlerinin bile ustasından çekindiğini ve saygı duyduğunu söyleyen Uçarok, o dönemlerde yaşanan bir hatırayı anlattı. Uçarok, “Ford, o yıllarda 100 bin kilometrede arıza yapan araçları geri isteyerek değiştiriyordu. Arızalanan araç sayısı da çok fazlaydı. Bunun sebebi de sekman hatasıymış. Babam, kendisine gelen müşteriye Ford’un ürettiği sekmanı takmayarak o sekmanı değiştirdi. Mühendislerle çatıştı ancak onun dediği oldu ve aracın sekmanını değiştirdi. Aracın sıkıntısının giderildiğini gören Ford mühendisleri, diğer araçlara da o motor sekmanını takmaya başladılar ve artık araçlarda sıkıntı çıkmamaya başladı.” diye aktardı.

Koca Mehmet’in Türkiye geneli bilindiğine dikkat çeken Uçarok, “Ben oğlu olarak Konya sanayisini bırak, Türkiye genelinde babamın tanınmasından gurur duyuyorum. Gittiğimiz birçok il ve ilçede ayakta karşılanıyoruz, ismini duyup kendisini görmeyen kişilerle oturup muhabbet ettiğimiz kişilerle çok karşılaştık. Allah rahmet eylesin.” dedi.

HACER CEYLAN

Editör: TE Bilişim