Kurtulmuş, İslam İşbirliği Parlamenter Asamblesi (İSİPAB) 18'inci Konferansı'na katılmak ve resmi ziyarette bulunmak üzere gittiği Fildişi Sahili'nden dönüşünde, uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Fildişi Sahili Cumhurbaşkanı Alassane Ouattara'nın 2015'te Türkiye'yi, ardından da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Fildişi Sahili'ni ziyaret ettiğini hatırlatan Kurtulmuş, bu ziyaretlerden sonra yeni dönemin başladığını vurguladı.

Numan Kurtulmuş, Fildişi Sahili'nde yoğun programlar gerçekleştirdiklerini, Cumhurbaşkanı Ouattara'nın kabulünde iki ülke arasındaki ilişkilerin ele alındığını anlattı.

Fildişi Sahili Ulusal Meclisi Başkanı Adama Bictogo, Fildişi Sahili Senato Başkanı Kandia Kamissoko Camara ve Fildişi Sahili Başbakanı Robert Beugre Mambe ile görüştüklerini aktaran Kurtulmuş, Fildişi Sahili'nin, Batı Afrika'daki en önemli ülkelerden birisi olduğunu söyledi.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Fildişi Sahili'nin, Türkiye ile işbirliğini ve Türkiye'nin yapacağı yatırımları önemsediğini belirtti.

Fildişi Sahili'nin, savunma sanayisinden inşaat sektörüne kadar birçok alanda Türkiye ile işbirliğine hazır olduğuna işaret eden Kurtulmuş, faydalı görüşmelerin yapıldığını dile getirdi.

Görüşmelerdeki notları ilgili bakanlara aktaracağını bildiren Kurtulmuş, enerji alanında büyük bir yatırımın gerçekleştirileceğini kaydederek, "Bir Türkiye firması enerji alanında burada büyük yatırım yapacak, tek başına o yatırım aşağı yukarı 1,5 milyar dolar seviyesinde. Burada enerji santrali kuruyorlar ve eğer bu santralin kurulumu gerçekleşirse bütün ülkenin enerji ihtiyacının üçte biri karşılanmış olacak. Savunma sanayisinde işbirliğine son derece açık olduklarını görüyoruz. Özellikle ülkenin kuzey bölgelerindeki sınır güvenliği bakımından birçok alanda Türkiye'nin ürettiği ürünlere ihtiyaçları var. Bunları söylüyorlar. Güven ve istikrarı en temel meseleleri olarak görüyorlar." değerlendirmesinde bulundu.

Afrika ziyaretlerinde Türkiye'nin temel politikasını anlattıklarını ifade eden Kurtulmuş, "Temel yaklaşım, 'gelin biz size öğretelim' değil 'gelin elinizi uzatın, hep beraber kalkınalım...' Kazan kazan prensibi çerçevesinde hangi alanlarda işbirliği yapılacaksa bunları gerçekleştirmek ve Afrika'nın daha güçlü kalkınmasını temin etmek." diye konuştu.

'İsrail ile ilişkileri kestik, kesiyoruz' 'İsrail ile ilişkileri kestik, kesiyoruz'

Bir "Afrika bilinci"nin olması gerektiğini belirten Kurtulmuş, "Evet, emperyalizmden kurtulmuşlar, kolonyalizm büyük oranda geride kalmış, ülkeler bağımsızlıklarını kazanmış ama kolonyalist dönemlerden kalma tortunun bir kısmı hala duruyor. Buradaki tüm görüşmelerde bunu çok açık ifade ettim." dedi.

"Büyük bir mücadele dönemine hazır olmamız gerektiğini ifade ettik"

İSİPAB'ın 18'inci Konferansı'nın da önemli olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, burada da insanlığın sabrının taştığını, İsrail'e karşı bütün tedbirlerin alınması gerektiğini ifade ettiklerini aktardı. Numan Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Güney Afrika'nın başvurusu üzerine Uluslararası Adalet Divanı'ndaki ara kararın Filistin davası bakımından yeni bir dönemin başlangıcı olduğunu, bundan sonra daha fazla safları sıklaştırarak büyük bir mücadele dönemine hazır olmamız gerektiğini ifade ettik. Üç konunun altını çizdik; bunlardan birisi, Siyonist rejimin ve Netanyahu hükümetinin uluslararası alanda yalnızlaştırılması. İkincisi, uluslararası alanda oluşmaya başlayan ve çok hızlı, pozitif anlamda gelişen insanlık cephesinin tahkim edilmesi; yani dünyanın her yerinde vicdan ve insaf sahibi insanlarla işbirliğinin arttırılarak uluslararası kamuoyunda ciddi bir baskının İsrail üzerine ve İsrail dostları üzerine oluşturulması. Üçüncü alan da İslam ülkelerinin maalesef dağınıklığı, parçalanmışlığı, iradesizliği, kararsızlığı… Bundan da süratle soyutlanarak saflarımızı sıklaştırmamız ve ortak hareket etmemiz gerektiğini ifade ettik. Bu üç alandaki çalışmaların, önümüzdeki dönemin, İslam ülkeleri açısından ana gündemi olması gerektiği konusunda anlattıklarımızın hüsnükabul gördüğünü müşahede ettim."

Kurtulmuş, toplantı marjında katılımcı ülkelerle ikili görüşmeler yaptıklarını hatırlattı.

Fildişi Sahili'nin, İsrail'in saldırganlığı karşısında temkinli yaklaşımlarının olduğunu söyleyen Kurtulmuş, "Saldırının başladığı ilk zamanda birçok ülke için kendi kamuoylarında açıkça İsrail'i eleştirmek neredeyse mümkün değildi. Fildişi Sahili Meclis Başkanı, İSİPAB toplantısında çok açık, çok net bir şekilde İsrail'i kınayan, bu saldırganlığın durdurulmasının gerekli olduğunu ifade eden sözler söyledi. Hem de o sözler, ertesi gün ilk sefer belki de bu kadar net İsrail aleyhtarı cümleler olarak buradaki gazetelerin manşetine çıktı. Dolayısıyla artık hakikaten insanlık, böylesine büyük bir saldırganlığı taşıyamıyor. Güçlü sesle söyleyemeyen ülkeler de var. Türkiye güçlü olduğu için bunları söyleyebiliyor, gündeme getirebiliyor gibi bir yaklaşım içerisindeler." görüşünü paylaştı.

Editör: Samet Aktaş